8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaşırken The Brand Age olarak geçtiğimiz yıl, yılın kendi alanında farklı kategorilerde başarılı kadınlarını belirlemiştik, haydi o kadınları tekrar bir hatırlayalım.
Kadınların toplumda varlıklarını gösterdiği dönem, üretim sürecine katıldıkları, ağır şartlarda çalıştıkları ve kadın işçi hareketlerini başlattıkları döneme denk gelir. İş hayatında kadınlar, hak ettikleri haklara hem çok geç hem de sıkı bir mücadelenin ardından ulaştı. Günümüzde hala dünyanın pek çok ülkesinde kadınlara, sadece iş hayatında değil, toplumsal hayatın kendisinde dahi yer verilmediğine ve hor görüldüğüne üzülerek şahit oluyoruz. Oysa ki kadının aktif olarak yer aldığı her platform, her mecra, her organizasyon ve her yapı yeniliğe daha açık, daha üretken, daha estetik ve daha vizyoner bir yapı sergiliyor. Markalar da topluma karşı sorumlulukları çerçevesinde kadınlara ait her türlü sosyal sorumluluk projelerinde aktif olarak yer alıyor ve destekliyor. Markaların bu ilham veren çabası uzun vadede toplumsal bakış açısını değiştirirken bürokraside ve yasalarda kadının önünü açıyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle, bulundukları alanda geriden gelenlere ilham olan, toplumu daha iyiye taşımak için mücadele veren, gençlere rol model olan kadınları belirledik. The Brand Age Dergisi yazarları, aşağıda belirlenen kategorilerde yakın zamanda ismini duyuran, başarılı ve vizyoner kadınları seçti. Amacımız yoğun emek harcayarak hayatı güzelleştiren ve kolaylaştıran bu kadınları desteklemek ve onların başarı hikayelerini sizlerle paylaşmak.
Yılın Duyarlı Kadınları
Gülben Ergen
Kariyerine mankenlik, oyunculuk ve şarkıcılık gibi farklı alanları sığdıran Ergen, son zamanlarda yazdığı kitaplar, televizyon programları ve yer aldığı sosyal sorumluluk projeleriyle dikkatleri üzerine çekti. Gülben Ergen, pek çok sosyal sorumluluk projesinin yüzü oldu, reklamlarda oynadı ve kendi kurduğu Çocuklar Gülsün Diye Derneği ile sosyal sorumlulukla özdeşleşen sanatçı oldu. 2010 yılında başlatılan Çocuklar Gülsün Diye Kampanyası beraberinde dernekleşerek kurumsallaştı. Gülben Ergen’in başkanlığını üstlendiği dernek, Türkiye’de okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor. Şimdiye kadar toplam 27 anaokulu inşaatı tamamlanıp, içlerini çağdaş bir eğitim için gereken tüm materyallerle donatılarak Milli Eğitim Bakanlığı’na teslim edildi.
Nurgül Yeşilçay
Oyunculuk ve sanat alanında yer aldığı projelerin yanı sıra, sosyal- toplumsal konulara da duyarsız kalmayan Yeşilçay, korunmaya muhtaç çocuklar için C&A tarafından, Koruncuk Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı yararına başlatılan kampanyanın hem yüzü hem de destekçisi oldu. Güzel oyuncu, “Meleklerin kocaman gözleri var, sadece gülünce küçülen… Sebebi ol” sözleriyle kampanyada yer alıp “Çocuklara daha güzel yarınlar bırakalım” dedi.Şubat ve Mart ayı boyunca %100 BioCotton ürünlerinin satışından elde edilecek gelirin önemli bir kısmı Koruncuk Vakfı’na bağışlanıyor. Vakfa yapılacak bağış Koruncukların eğitim giderlerine katkı sağlayacak.
Sema Yakar
Türkiye’nin ilk aktivist eşcinsel annelerinden biri olan Sema Yakar’ın hikayesi bundan yıllar öncesinde başladı. Oğlunun eşcinse olduğunu açıklamasıyla birlikte annenin de hayatı topyekün değişti. Oğlunu reddederek onu kaybetmeyi değil, onunla birlikte yan yana yürümeyi tercih eden Yakar, LISTAG LGBT Aileleri İstanbul Grubu’nun kuruluşunda bulundu ve bundan sonra kendi yaşadıklarını yaşayan ailelere yol göstermek için kolları sıvadı. Türkiye için hala hassasiyetini koruyan böyle bir konuda, cesur ve hoşgörülü bir tavır sergileyen Sema Yakar, bu durumla karşılaşan pek çok anneye de ilham kaynağı oldu.
Yılın İş Kadınları
Güler Sabancı
Başarılı iş hayatına Sabancı Holding’in şirketlerinden biri olan LASSA Lastik Sanayi A.Ş.’de başlayan Güler Sabancı, daha sonra holdingin farklı şirketlerinde çeşitli görevler üstlendi. 14 yıl KORDSA Kordbezi Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Müdürü olarak görev yaptı. 1997 yılında Sabancı Holding Lastik ve Takviye Malzemeleri Grup Başkanı oldu. Sakıp Sabancı’nın 2004 yılındaki ölümünden sonra; Sabancı Holding’in başına Güler Sabancı geçmiştir. Güler Sabancı, Sabancı Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı ve murahhas üyesidir. Sabancı Üniversitesi’nin Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı, Sakıp Sabancı Müzesi Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye’nin Hacı Ömer Sabancı Vakfı’nın da Mütevelli Heyeti Başkanıdır. Güler Sabancı, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) ilk kadın Yönetim Kurulu Üyesi oldu. Aynı zamanda da European Round Table of Industrialists’in (ERT) halen ilk ve tek kadın üyesidir. 2004 yılında Financial Times tarafından ‘Avrupa’nın en güçlü 30 Kadını’ arasında gösterildi. 2009 yılında Financial Times tarafından ilk kez hazırlanan Dünyanın Zirvedeki 50 İş Kadını listesinde beşinci sırada yer aldı. Aynı yıl Forbes tarafından hazırlanan Dünyanın Zirvedeki 50 İş Kadını listesinde sekizinci oldu. Sabancı, Türkiye’de iş kadını denildiğinde ilk akla gelen isim olmakla birlikte, ‘’Türkiye’’ markasını dünyada başarıyla temsil ediyor.
Gülsüm Azeri
Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği lisans ve Endüstri Mühendisliği lisansüstü programlarını tamamlayan Gülsüm Azeri, 1994-2011 yılları arasında Şişecam Kimyasallar, Cam Ev Eşyası ve Düzcam Grup Başkanlığı görevlerinde bulundu ve bu yıllarda Şişecam İcra Komitesi Üyeliği’ni sürdürdü. 2004-2008 yılları arasında Avrupa Cam Federasyonu Cam Ev Eşyası Komitesi Başkanlığı ve 2009-2011 yılları arasında “Glass for Europe”ta Yönetim Kurulu Üyeliği yapan Azeri, İstanbul Sanayii Odası (ISO) Yönetim Kurulu Üyeliği, ISO Meclis Üyeliği, ISO Meslek Komitesi Başkanlığı, TİM Yürütme Kurulu Üyeliği, Toprak ve Çimento Ürünleri İhracatçılar Birliği Başkanlığı, DEİK Yönetim Kurulu Üyeliği ve İcra Kurulu Üyeliği yaptı. 2005- 2011 yılları arasında Başbakanlık Etik Kurulu’nda özel sektörü temsilen görev aldı, 2011-2013 yılları arasında Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Üyeliği yaptı. 1 Temmuz 2011 tarihinden itibaren OMV Gaz ve Enerji Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Üyeliği ve İcra Komitesi Başkanlığı ile OMV Petrol O si Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerini ve OMV Petrol O si A.Ş. Yönetim Kurulu Üyeliği ve İcra Komitesi Başkanlığı görevlerini yürütüyor.
Serpil Timuray
Boğaziçi Üniversitesi’nde işletme okuyan Timuray, kariyer hayatına 1991’de Procter&Gamble pazarlama departmanında başladı. 1999 yılında DanoneSA’ya Tikveşli Pazarlama Direktörü ve İcra Kurulu üyesi olarak katıldı. Haziran 2002’de DanoneSA Süt Ürünleri Genel Müdürü ve İcra Kurulu Başkanı oldu. Danone’nin Türkiye Genel Müdürü olduğu dönemde, 2003’te DanoneSA şirketlerinin Danone Grubu tarafından % 100 hisse satın alımı konsolidasyonunu ve entegrasyonunu, Ocak 2004’te Nestle Türkiye sütlü ürünler işinin satın alımı ve entegrasyonunu, 2003-2006 döneminde Groupe Danone’nin dünyadaki en kapsamlı endüstriyel yatırım programlarından birinin Türkiye’de gerçekleşmesini ve bu sayede Türkiye’de %100 yerli üretime geçilmesini yönetti. 1 Ocak 2009’da Vodafone Türkiye’nin CEO’luğuna getirildi, bu süreçle birlikte Vodafone, yüzde 30’ların üzerinde büyüdü. Timuray, Vodefone’un sektöründe güçlü bir marka olmasında büyük katkı sağladı.
Yılın Girişimci Kadınları
Neslişah Alkoçlar
İngiltere’de eğitim gördüğü yıllarda organik beslenmeyle tanışan ve beslenme tarzını bu yönde değiştiren Alkoçlar; kendi yaşamına eklediği sağlıklı, doğal ve iyi beslenmeyi insanların hayatına da katmak istedi. Türkiye’ye her gelişinde organiğe uygun toprak alanlarını inceleyip 12 sene boyunca konuyla ilgili birçok araştırma yaptı. Alkoçlar, 2012 yılında insanların hayatına sağlık ve doğallık katmak adına ‘’doğal yaşam çizgisi’’ anlamı taşıyan Raya Organik’i kurdu. Kendi markası olan Raya Organik kısa sürede büyük başarı göstererek ürün çeşitliliğini 100’ün üzerine çıkardı.
Sedef Dördüncü
Detoks ve sağlıklı beslenme ürünleri markası Juico’nun kurucularından Sedef Dördüncü, Robert Koleji’ni bitirdikten sonra lisans ve MBA derecelerini Amerika’da aldı. Mezuniyet sonrası Barclays’in yatırım bankacılığı bölümünde iki sene çalıştı. 2013’te Türkiye’ye kesin dönüş yaparken, yaşam ve beslenme tarzı ne olursa olsun herkesin kolaylıkla gündelik hayatına sokabileceği bir juice cleanse markasını İstanbul’da yaratmaya karar verdi. Juico markası, lokal damak tadını ve şehrin koşuşturmalı yaşamını dikkate alarak uygulanan ve aylarca süren test sürecinin sonunda ortaya çıktı. Nisan 2014’te Juico.com.tr üzerinden satışa başlayan şirketin kendi verilerine göre aylık ortalama ziyaretçi sayısı bugün 20 bin civarına ulaştı.
Melis Tasacı
Tasacı, henüz 30 yaşında genç bir kadın girişimci. Ankara Atatürk Anadolu Lisesi ardından Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi İstatistik Bölümü’nden mezun oldu. 2006-2008 yılları arasında Avrupa’da katıldığı uluslararası fuarlarda ve yaptığı araştırmalarda ortopedik engelli kişilerin günlük hayatlarını kolaylaştıracak ürünlerin Türkiye’de henüz olmadığını arketti. Tasacı, kendisine hayran bıraktıracak cesaretiyle arabasını satıp kredi çekerek engellilerin günlük yaşamda karşılaştığı erişim zorluğunu çözüme kavuşturmak için ‘’Medlis Engelsiz Yaşam Ürünleri’’ni kurdu. Bu projesi Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu önemli bir konuya katkı ağlaması sebebiyle hem beğeni topladı hem de pek çok alanda ödüle layık görüldü.
Yılın Gazeteci Kadınları
Ece Üner
Koç Özel Lisesi’nden mezun olan Ece Üner, Koç Üniversitesi Tarih ve Sosyoloji bölümlerini çift dal okudu. Öğrenciliği sırasında NTV‘de stajyerliğe başlayan Üner, Paris‘te Sorbonne Üniversitesi‘nde Fransızca dil eğitimi, Brüksel‘de ise Avrupa Birliği konusunda eğitim aldı. Kariyerine muhabirlikle başlayıp sunuculukla devam eden Üner, 6 Ocak 2014 tarihinden itibaren Show Tv hafta içi ana haberi sundu. Uzun yıllar Habertürk TV’de hem ana haberi hem de Türkiye gündemine ses getiren tartışma programlarına imza attı. Ekranların sayılı güzellerinden olan Üner başarısına, sahip olduğu donanımı ve ekran önündeki performansıyla ulaştı ve çok sayıda ödüle layık görüldü.
Nazlı Öztarhan
İlk ve orta okulu İstanbul Özel Dost Koleji’nde tamamladıktan sonra lise eğitimi için İsviçre’ye gitti ve Amerika’da bulunan Emerson Üniversite’sinden televizyon- video ve psikoloji olmak üzere çift dalda, yüksek onur listesinden mezun oldu. Türkiye’ye döndüğünde NTV Haber merkezinde polis-adliye muhabiri olarak işe başladı. 2002 yılında Amerikan Dışişleri Bakanlığı’nın davetlisi olarak Beyaz Saray, Pentagon gezilerini de içeren “televizyon gazeteciliği” programını tamamladı. Öztarhan “İlhami Erdil” röportajı ile 2004 yılında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından haber dalında övgüye değer bulundu. Meslek hayatında aldığı onlarca ödülün yanısıra en iyi kadın haber sunucusu dalında da Altın Kelebek sahibi.
Pelin Çift
Yılın Parlayan Kadınları
Elçin Sangu

Neslihan Atagül
Henüz 8 yaşındayken oyuncu olmayı kafasına koyan Atagül, Yeditepe Üniversitesi Tiyatro Bölümü’nde okuyor. 2006 yılında çocuk yaşta Yaprak Dökümü dizisinde canlandırdığı Deniz karakteri ile oyunculuk dünyasına adım attı. Ayrıca aynı yıl ilk uzun metrajlı projesi olan ‘’İlk Aşk’’ lmindeki rolü ile Altın Koza Film Festivali’nde ‘’Umut Veren Genç Kadın Oyuncu Ödülü’’nün sahibi oldu. Sanatçının yıldızının parlaması ise Burak Özçivit ile başrolleri paylaştığı Kara Sevda dizisiyle başladı.
Hande Erçel
Yılın Yazar Kadınları
Gülse Birsel

Alev Alatlı
Şebnem Burcuoğlu
Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden 2004 yılında mezun olan Şebnem Burcuoğlu, Boğaziçi Üniversitesi’nde yüksek lisansını tamamladı. Kendisini her yönden geliştirmeye çalışan Burcuoğlu doğum fotoğra arı çekmek, şarkı söylemek, iyi derecede salsa yapmak gibi birçok farklı alanla da ilgileniyor. Yazdığı ilk kitap Kocan Kadar Konuş, satış rekorları kırdı ve aynı zamanda beyaz perdeye uyarlandı. “Fırsat yarattıkça ruhumu beslemeyi iş edindim. Yazı yazmak, merakımı en iyi gideren uğraş” diyen Burcuoğlu, şu an kariyerine Milliyet Gazetesi’nde devam ediyor.
Yılın Sanatçı Kadınları
Gülşen
Gülşen’in 5-6 yaşlarından bu yana müziğe ilgisi ve yeteneği vardı. İlk bestesini yaptığında henüz 16 yaşındaydı. Şehremini Lisesi’ni bitirdikten sonraİstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Bölümü’ne girdi ancak 2 yıl okuyabildi. Konservatuvarla eş zamanlı olarak İstanbul’da kulüplerde sahne aldı. 90’lı yıllarda şarkılarıyla ekranda boy gösteren Gülşen’in asıl yükselişi 2004 yılında çıkardığı “Of.. Of..” adlı albümle oldu. Kariyeri dışında ebru sanatına ilgi duyan sanatçı, squash oynamayı seviyor ve aynı zamanda Karate’de siyah kuşak sahibi. Geçtiğimiz yıl pek çok farklı kurumdan ve mecradan ödüle layık görülürken halk üzerinde yapılan araştırmalarda da en beğenilen şarkıcı oldu.
Emel Vardar
Sanat eğitimini Mimar Sinan Üniversitesi Resim ve Heykel Müzeleri Derneği atölyelerinde alan Vardar, heykellerinde değişik malzeme ve farklı teknikler uygulayarak ‘’Kadın’’ konusunu işliyor. Çalışmalarıyla kadını anlatan ve kadın güzelliğinin yalnızca ziksel bir güzellik olmadığının altını çizen sanatçı heykellerine de bunu yansıtıyor. Emel Vardar, kadının içsel dünyasının zenginliğini önemsiyor ve bu güzel duyguların yoğunluğunun “Kadının Gücü” olduğuna inanıyor. Sanatçı Türkiye’de kişisel sergiler, grup sergileri, sanat fuarları ve festivaller içinde yer almakla birlikte yurt dışında pek çok ülkede uluslararası sanat etkinliklerinde aktif olarak bulunuyor.
Ayşe Birsel
Tasarımcı Ayşe Birsel, Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde Endüstri Ürünleri Tasarımı öğreniminin ardından Fulbright bursu aldı. Yüksek lisans çalışmasını New York Pratt Institute’de tamamladı. Yenilik, Birsen’in genellikle çalışmalarının sonucu olsa da, asla amacı değil. “Yeniliğin üzerinde çok fazla durulması çok fazla ıvır zıvır doğurur” diyen Birsel, tasarımı bencil bir süreç olarak tanımlıyor. Pratt’taki “Su Odası” tezi, ID Konseptler Ödülünü ve Japonya’da Geleceğin Tasarımı Ödülü’nü kazandı.
Yılın Sporcu Kadınları
Neslihan Demir
Eskişehir doğumlu milli voleybolcu Neslihan Demir’in voleybola başlangıcı 1995 yılında Eskişehir DSİ’de oldu. 14 yaşında iken, ilk transferini yaptı ve Yeşilyurt Spor Kulübü’nde oynamaya başladı. Yeşilyurt’da 4 sene forma giydikten sonra Neslihan Demir’in yıldızı 2002’de transfer olduğu Vakıfbank Güneş Sigorta’da oynarken parladı. Bu kulüp altında 2 şampiyonluk, 1 Top Teams Cup kazandıktan sonar 2006 yılında Cannes’da düzenlenen Indesit Şampiyonlar Ligi Final Four’unda forma giydi. Neslihan Demir, 2006-07 sezonunda İspanya’nin Spar Tenerife Marichal takımıyla 4 senelik anlaşma imzaladı. Bu kulüp takımıyla çıktığı ilk maçta 34 sayı yapan Neslihan Demir’e takımın taraftarları; “Demir Yumruk” lakabını taktı. Dünyada Neslihan Demir için kullanılan bazı lakaplar ise şöyle; ”Voleybolun Messi’si, Demir Lady, Çekiç” Türkiye’de ise Neslihan Demir’e “Türk Voleybolu’nun Demir Lady’si” deniyor. Demir, Milli takımlar düzeyinde Dünya Şampiyonası’nda 2 sene art arda en skorer oyuncu ünvanını kazanan tek oyuncudur. 2006 Dünya Şampiyonası’nda 225, 2010 dünya şampiyonasında 251 sayıyla en skorer oyuncu ödülünü aldı. Demir, kariyerine Eczacıbaşı Spor Kulübü’nde devam ediyor.
Çocuk yaşındayken konservatuvarla tenis arasında bir seçim yapması gereken Büyükakçay’ın, tenise olan tutkusu galip geldi. Bu tutkunun verdiği güçle henüz 12 yaşında Türkiye Klasman Turnuvası ve Türkiye Kapalı Kort Turnuvası şampiyonluklarını kazandı. 15 yaşında Türkiye Fed Kupası Takımı’na seçilerek Türk tarihindeki en genç bayan milli tenis takımı oyuncusu oldu. 2010’da ise ITF turnuvası kazanan ilk bayan Türk tenisçisi ünvanını aldı. Başarılı kariyeri dur durak bilmeyen Büyükakçay, 2014’te düzenlenen BMW Malezya Open turnuvasında, WTA turnuvasında çeyrek nale çıkan ilk Türk tenisçi oldu.
23 Şubat 2015 tarihinde açıklanan WTA sıralamasında 108. sırada yer alarak kariyerindeki en parlak konuma ulaştı. Katar Açık Kadınlar Turnuvası’
Migros’un Dijital Medya Stratejisi WPP’ye Emanet
Migros Grup, dijital medya yatırımlarında WPP Media Türkiye ile stratejik bir iş...
Kültürel Mirasın Peşinde Bir Roman: Kutsal Taç
Muammer Karadeniz’in ilk romanı Kutsal Taç, kadim medeniyetlerin izinde kültürler arası bir...
İletişim Dünyasının Acı Kaybı: A. Selim Tuncer hayatını kaybetti
Genna Reklam’ın Kurucusu ve Başkanı A. Selim Tuncer, bir süredir tedavi gördüğü...
Watsons Ödülleri Yöneticilerin Rap Performansıyla Renklendi
Watsons’ın 20. yılına denk gelen 11. Watsons Güzellik ve Kişisel Bakım Ödülleri,...