Zihin Açan Akıllı Şehirler

İstanbul’un da dinamik nüfus yapısı, çevresindeki yaşam alanlarını bir koridor hüviyetiyle birleştirip bünyesine katıyor olması, sürekli genişlemesi ve tüm bu devinimi sınırlı kaynaklar çerçevesinde gerçekleştirmesi akıllı çözümlere duyulan ihtiyacı artırıyor. “Açık Hava Reklamcılığı” şehirleri dönüştürüyor.  İnsan hayatını ve yaşam kalitesini etkileyen faktörler olan sayı, çeşitlilik ve kompleksite bakımından her geçen gün takip etmesi daha zor bir hal alıyor. Yaşam alanlarımız geçtiğimiz on yıllarda tecrübe etmediğimiz bir hızda değişiyor. Şehirlerin sınırları her geçen gün genişleyerek ana merkezi çevreleyen alt nüfus bölgelerini kapsamına alıyor ve daha büyük şehirler oluşageliyor. Bu yapılar yıllık %4'ü aşan birleşik büyüme oranlarıyla tüm ekonomik aritmetiği altüst etmeye, ekonominin, pazarlamanın, mühendisliğin, tarımın kısacası insan hayatının yapı taşlarını yeniden tanımlamaya hazırlanıyor. Hong Kong-Shenzen koridorunun 2025 yılına değin 120 milyon insanı barındıran mega bir yerleşim alanı hüviyeti kazanacak olması, şehirleşme minvalinde dinamiklerin nasıl köklü bir değişim geçireceğini gözler önüne seriyor. Ülkemizde dahil olmak üzere tüm dünyada nüfusun şehirlere doğru gravite-büyüme halinde olduğunu müşahede ediyoruz. Asimetrik olarak artan nüfus daha fazla hava kirliliği, daha fazla enerji kıtlığı, daha fazla trafik sıkışıklığı ve daha fazla atık demek. 2050 yılına değin artan şehirleşme ve nüfus hareketleri mevcut dünya nüfusuna 2 buçuk milyar insanın daha eklenmesiyle sonuçlanacak. Kıtlaşacak kaynaklarımızın hayat stillerimize, hobilerimize, zevklerimize hatta en temel ihtiyaçlarımıza sekte vurmasını engellemek adına verimliliği artıracak akıllı çözümler bularak mümkün. Bu çözümleri şehir hayatının bir parçası haline getirmek ve söz konusu çözümlerin insan hayatının vazgeçilmez bir parçası haline gelmesi adına doğru bir şekilde iletişiminin yapılması tek çıkar yol olarak öne çıkıyor. 2025 yılına dek tüm dünyada 40'ı aşkın akıllı şehir kurulacağı tahmin ediliyor. Hindistan bu bağlamda 100 akıllı şehir kuracağını tüm dünyaya şimdiden duyurdu. İngiltere’nin Bristol şehri geleceğin akıllı kentini tasarlamak üzere çalışmaların başlatıldığı milyonlarca poundluk `Bristol is open´ projesini başlattı. Dünyamızın doğusunda, Asya pasifik bloğunda Japon hükümeti eko şehir konsepti uyarınca inşa edilecek 13 ayrı lokasyon belirledi. Bu seyre ve işin erbaplarının gösterdiği istikamete bakınca gözbebeğimiz İstanbul’un da dinamik nüfus yapısı, çevresindeki yaşam alanlarını bir koridor hüviyetiyle birleştirip bünyesine katıyor olması, sürekli genişlemesi ve tüm bu devinimi sınırlı kaynaklar çerçevesinde gerçekleştirmesi nedeniyle akıllı çözümlere ihtiyaç duyulduğuna kanaat getiriyoruz. Daha akıllı binalara, daha akıllı enerji çözümlerine, daha akıllı iletişim ve bilgi teknolojilerine kısaca daha akıllı bir İstanbul’a duyulan gereksinim belirginleşiyor. Dünya nüfusunun yarısından fazlası şu an şehirlerde bir arada yaşıyor. Gelişen teknolojiler ve yoğunlaşan şehirleşme insanların şehirlerle daha fazla etkileşime girmesini, insanların kamu alanlarını daha iyi değerlendirmesini, açık alanlarda yer alan inovatif çözümlerden daha etkin bir şekilde yararlanmalarını mümkün kıldı. Gerek kamuya açık alanlarda gerekse toplu taşıma araçlarında şehir sakinleriyle angajman kurulacak kanallar çok çeşitlendi. Sürekli genişleyen şehirlerin açık hava reklamcılığı kanalları vesilesiyle daha fazla ziyaretçi çekmesi, gelirlerini artırması, kültürel çeşitliliğe ve kamu yararına girişimleri öne çıkarması mümkün. Açık hava reklamcılığı mevhumu-anlayışı yurt dışında pek çok farklı şekilde kullanıldı. Kaçak suçluların yakalanmasından, kayıp şahısları bulunmasına ve insan kaçakçılığıyla mücadeleye pek çok alanda açık hava mecraları çok önemli roller üstlendi. Bakıldığında Piccadily Circus’tan Times Meydanı’na önde gelen kentsel alanlarda çok uzun zamandır faal bulunan açık hava mecraları kamu hareketliliğini ve sağlığını iyileştirecek bisiklet projelerini desteklemek için kullanılmakta. Yakın zamanda açık hava mecralarını ele alan bir araştırma sonuçlarının kamu beğenisinin de üst düzeyde olduğunu ortaya koyuyor. Araştırmaya katılanların %82’si açık hava mecralarının şehri canlandırdığını belirtiyor. Araştırmaya katılan Barcelona sakinlerinden %87’si açık hava iletişimine onay verirken yalnızca %’5’lik kısmı açıkça karşı çıkıyor. Dünyanın 70 mega şehri belediye başkanlarını bir araya getiren “C40” oluşumunun ve Rio De Janeiro Belediyesi’nin başkanı Eduardo Paes’in de belirttiği üzere elde etmek istediğimiz değişim ancak fikirlerin ve deneyimlerin paylaşılması yoluyla mümkün kılınabilir. Açık hava mecraları, toplu taşıma araçları ve kamu alanları bu paylaşım için en ideal kanalları teşkil eder. Sürekli artan nüfusuyla İstanbul dünyanın en dinamik mega şehirleri arasında başı çekiyor. Modern şehir hayatının beraberinde getirdiği zorluklar, açık hava mecrasının sunduğu faydalarla dengelenebilir. Akıllı şehircilik uygulamalarının konvansiyonel metotlarla analitik bir biçimde harmanlanması sıkışan yaşam alanları, trafik, çevre kirliliği ve altyapı sorunları gibi faktörlerle mücadele için en etkin yöntem olacak, şehirlerin dönüşümünü hızlandıracaktır.
 Anasayfa'ya Dön

YORUM YAZIN

Max. 255 karakter girebilirsiniz

Yorumunuz Alınıyor

Boş Yorum Gönderemezsiniz

YORUMLAR

Hiç Yorum Yok

BENZER HABERLER