Uydurma haberler ve medyada sazan avı

Serdar Başeğmez, “Uydurma haberler ve medyada sazan avı”   Sıradan bir gün, sosyal medyada paylaşımlar hızla akıp gidiyor. 10 dakikalık molanızda hızlıca bakmak istediniz neler oluyor diye. Bir çok haber görüyorsunuz, başlıkları okuyorsunuz ama detaylara bakacak zamanınız yok. Basit bir haber gözünüzün önünden akıp geçiyor: Haber ilginç, acaba bir insanın 6 kez kalp nakli geçirmesi normal mi? Kritik düşünce kasınız o an için çalışıyor mu? Elinizdeki veriler nedir?
  • Haber başlığı,
  • Haberi yapan medya organı
  • Bu haberi paylaşan arkadaş(lar)ınız
Karar verdiniz mi? Tekrar paylaşacak mısınız? Yoksa doğrusu araştırmak ya da görmezden gelmek mi? Üzerine düşünmezseniz, siz farkında olmadan beyniniz bu haberi kaydedecek. Belki de birkaç saat içerisinde yemek sohbetinizde açılacak bu konu ve detaylarını pek bilmediğiniz bu bilgi kırıntısı ağzınızdan dökülecek. Belki hiç şüphelenmeyecek ve diğer arkadaşlarınızla paylaşacaksınız. Ne de olsa haber tüm medyada. Al Jazeera ya da diğer tanınmış haber kanalları yalan söyleyecek değil ya. Haberi sizden önce paylaşan arkadaşınız da güvenilir birisi, yalan haber olsaydı paylaşmazdı. Ama yanılıyorsunuz. Bu haberdeki organ nakli detayının kaynağı, World News Daily Report isimli bir uydurma haber sitesi (1). Daha vahimi, buradaki rakamlar Doğan Haber Ajansı tarafından servis edildiği için onlarca haber sitesi tarafından tekrarlandı ve birçoğu işin doğrusunu öğrense de bu haberi sitelerinde tutmaya devam edecekler. Bu yanlış bilgi artık Internet’in yalan haber yığınının bir parçası. Yalan haber konusunda çok yazdık, yazmaya da devam edeceğiz. Çünkü, medya neden yalan haber yapar sorusunun basit bir cevabı yok: Zaman zaman bilinçli bir tercih, bazen de habercilik pratiklerinin atlanması ya da sadece bilgi eksikliği… Fakat bu yazıda konunun ilginç ve düşündürücü bir tarafına değinelim: Parodi haber siteleri ve uydurma haberlerin ciddiye alınması… Habercilikte Hiciv ve Uydurma Haberlerin Tarihçesi Hiciv haberciliği (Satire News), haber formatında hazırlanan ve takip edeni eğlendirmeyi amaçlayan bir parodi formatı olarak tanımlanıyor (2). Bu format genellikle güncel haber akışının mizahi bir bakışla yeniden yorumlanmasına dayanıyor. Bazen de tamamen uydurma içerikle hazırlanan gerçekçi haberler kurgulanıyor. Kurmaca haberler absürt içerikler ile ironi ve abartı unsurlarını kullanıyorlar (*). Uydurma habercilik internetle birlikte yaygınlaşmış olsa da, kökleri 18.yüzyıla kadar gidiyor. Örneğin Amerikan tarihinin ünlü siması Benjamin Franklin mizah amacıyla uydurma haberler yazmaktaydı (3). Tarihin en ünlü kurmaca haberlerinden birisi de 1835 yılında The Sun New York gazetesinde (İngiliz tabloid gazetesi The Sun ile ilgisi yoktur) yer alan “The Great Moon Hoax” serisidir (4). Uydurma haber serisi, ünlü İngiliz astronom Sir John Herschel tarafından ayda hayat bulunduğunu müjdeliyordu. Haber Amerika ve Avrupa’da büyük ilgi görmüştü. Sıradan gazeteciler dışında ünlü yazarların da zaman zaman haber uydurdukları oluyordu. Edgar Allan Poe, 1844 yılında The Sun New York gazetesinde yazdığı imzasız bir haberde Atlantik okyanusunun balonla geçildiğini anlatıyordu (5). Ünlü yazar Mark Twain, tanınmadan önce Samuel Clemens adıyla gazetecilik yapıyor ve gerçek olmayan haberler yazıyordu (6). Yazar, bu tip hikayeleri eğlenceli bir formatta ‘ders vermek’ için kurguladığını açıklasa da bu çabaları sıklıkla hüsranla sonuçlanıyordu. Hatta -bir iddiaya göre- Nevada’yı terketmesine de uydurduğu bir haber neden oldu (Meraklısı için…).

Samuel Clemens adıyla kurmaca haberler yazan Mark Twain’in 1862 tarihli haberi, Nevada’da bulunan taşlaşmış insan fosilinden bahsediyor. Haber fazlasıyla ciddiye alınmış ve dünyanın her yanına yayılmıştı. Kaynak: http://hoaxes.org/archive/permalink/the_petrified_man

Bu dönemler aynı zamanda bugün “clickbait” olarak bildiğimiz formatın atası sayılan sarı gazeteciliğin ABD’de yayılmaya başladığı dönemlerdi. Gazeteler, daha çok satmak amacıyla habercilik ilkelerinden ayrılmaya, sansasyonel başlıklara ve yanıltıcı fotoğraflara dayalı dayanaksız hikayeler üretmeye başlamışlardı. Gazeteciliğin kendi doğası üzerine bir tartışma alevleniyordu; insanların neden haber okuduğu, eğlendirmek/iyi vakit geçirtmek veya bilgilendirmek arasında gidip gelmeler, partizan gazetecilik sorunu ve benzeri tartışmaların ortasında haberleri parodileştirmek veya yeni haberler uydurmak eleştirel gazeteciliğin bir yöntemi olarak politika ve ana akım haberciliğe cephe almasıyla dikkat çekti (7). İlerleyen dönemde mizaha dayalı haber anlayışı radyolara ve daha sonra televizyonlara da sıçradı. BBC’de 1960’larda başlayan “That Was the Week That Was”, NBC’de 1968-1973 arası yayımlanan “Rowan & Martin’s Laugh-In”, Saturday Night Live içinde 1975’ten bu yana devam eden “Weekend Update” ve HBO’da 1980’lerde yayına başlayan “Not Necessarily the News” programları önde gelen örneklerdendi. 1990’lar ve 2000’lere gelindiğinde ise önemli bazı gelişmeler oldu. Internet’in yaygınlaşmaya başlaması ve Amerikan seçmen trendleriyle ilgili araştırmalar mizahi haberciliğin hedef kitlesinin değiştiğini gösteriyordu. Espri tarzları farklılaşmaya ve daha genç nesli hedef almaya başladı (7). Parodi, bireysel bir şakacılıktan çıkmış, tüketilmesi arzulanan bir habercilik türüne dönüşmüştü artık. Comedy Central tarafından yayınlanan meşhur “The Colbert Report” ve “The Daily Show” programları bu yeni eğilimin en gözde temsilcileriydi. Türkiye’ye gelirsek, Türk edebiyatında çok köklü ve eskilere dayanan bir hiciv kültürü olsa da batıdaki anlamıyla hiciv haberciliği konusunda uzmanlaşmış bir tarz dikkat çekmiyordu. Televizyonculuk tarafında ise 1986-2010 arasında yayımlanan “Olacak O Kadar”, 1994-1999 arasında “Şok” ve 2010-2013 arasında “Heberler” bu kategoride akılda kalan örnekler diyebiliriz. Televizyon ve radyo söz konusu olduğunda bu örnekler ana akım haberleri mizahi yönden ele almak ve haber tüketimini eğlenceli bir sürece dönüştürmeyi hedefliyordu. Konu edilen haberler genelde tamamen uydurma değil; mevcut haberlerin farklı şekle sokulması veya esprili şekilde yorumlanmasına dayalıydı. Zaten bu tip programların “haberin veya yorumun ciddiye alınması” gibi bir derdi olmamıştı. Çünkü izleyiciyle yapımcı arasında önceden uzlaşılmış gizli bir anlaşma vardı: Program eğlendirmeyi vadederken izleyici de eğlenmeyi amaçlıyordu. Oysa internetin gelişiyle mizahi haber tarzı değişmeye başladı. Internet ve Uydurma Haberler 2000’lerden itibaren tüm işi uydurma haber üretmek olan siteler ortaya çıktı. Bunların şüphesiz en ünlüsü 1988 yılında gazete olarak başlayan, 1996’dan itibaren Internet üzerinden yayımlanan Amerika kökenli “The Onion”dur. The Onion benzeri yüzlerce uydurma haber sitesine birkaç örnek daha vermek gerekirse; yine dergi olarak yayıma başlayan, 2005’den bu yana Internet üzerinden yayımlanan “Cracked.com”, 2014’de Ebola salgını haberleriyle eleştirilere hedef olan “National Report”, doğaüstü ve paranormal konularda uydurma haberler üreten “Weekly World News” ve girişte verdiğimiz habere kaynaklık eden “World News Daily Report” sayılabilir. Amerika dışında da epey popüler ve köklü bir kurmaca haber yayıncılığı süregelmektedir: Kanada’da “The Beaverton”, Hollanda’da “De Speld”, Almanya’da “Der Postillon”, Mısır’da “El Koshary Today”, Hindistan’da “Faking News” ve “The UnReal Times”, Fransa’da “Le Gorafi.fr”, İngiltere’de “NewsBiscuit” ve “Daily Squib”, Avustralya’da “The Chaser” yalnızca birkaç örnek (8, 9).

Zaytung sitesi

Türkiye ise uydurma habercilik kavramıyla “Zaytung” ile tanıştı. 2010’da kurulan site o kadar başarılı oldu ki “Zaytungvari haber” gibi memler yarattı ve bir çok benzerine ilham kaynağı oldu. Yine aynı dönemde kurulan “incigaste”, “ne güzel haber”, “Krampon.net”, “Volsitrit”, “Asparagaz” ile daha yakın zamanda kurulan “ResmiGaste” ve “Kirpice” sitelerini unutmayalım. Özellikle Kirpice’nin altını çizmek lazım. Bu site, kurguladığı haberlerde daha inanılır görünüyor olmalı ki ana akım medyayı defalarca kandırmayı (ya da trollemeyi) başardı. Uydurma haberlerin aynı dildeki medyaya geçişkenliğinin çok sık görülmediği düşünülürse Kirpice’yi özel bir kategoriye almak gerekebilir. Uydurma Haber Gerçek Habere Dönüşünce… Televizyonda yayımlanan haber parodilerinde izleyici ile yapımcı arasında bir bağ oluştuğundan bahsetmiştik. Oysa söz konusu Internet olduğunda ortaya çıkan problemlerin en büyüğü haberlerin e-posta ya da sosyal medya paylaşımlarıyla yayılması ve bu esnada haberin kaynağıyla okuyucu arasındaki bağın kopması oluyor. Bu sebeple Internet üzerinden yayımlanan uydurma haberler, televizyon ve radyodan farklı olarak, doğru habermiş gibi algılanabiliyor ve sosyal medyada gerçekmiş gibi paylaşılarak yayılabiliyorlar. Öte yandan parodinin haberciler tarafından ciddiye alınması da hiç sıradan değil. Amerika ve Avrupa’da çıkan uydurma haberler zaman zaman ana akım medyaya garip şekillerde sızıyor: Bir 1 Nisan şakası olan selfie ayakkabılarının USA Today tarafından haberleştirilmesi, The Onion’ın Obama’nın resmini monte ettiği, ergenlere yönelik bir gençlik dergisi olan Tiger Beat’in kapağının The New York Times’da kullanılması ve Comedy Central tarafından hazırlanan “yavru keçiyi boğulmaktan kurtaran kahraman domuzcuk” videosunun ABC ve Fox News’de yer bulması gibi (11). Bu liste uzayıp gidiyor. Bazen de gazetecilerin kurmaca bir haberden okudukları yanlış bilgileri haber programlarında kullandıklarına şahit oluyoruz. Örneğin yakın zamanda Banu Avar’ın bir zaytung haberini televizyon programında gerçekmiş gibi anlattığını hatırlıyoruz. Fakat daha yaygın olan, İngilizce bir haber parodisinin çok ilgisiz bir ülkede ciddiye alınması ve o ülkenin haber kaynaklarını ve sosyal medyasını meşgul etmesi. Çin’den İran’a kadar birçok ülkede The Onion haberlerine atlanır da Türk medyası eksik kalır mı? Girişteki haber bunun son örneklerinden birisiydi. Bu hata son yıllarda çok sık yapılıyor. Dolayısıyla bu konuyu irdelememiz, eleştirel düşünce açısından oldukça elzem hale geldi. Gelin bu konuda akılda kalan bazı örneklere göz atalım: Güneşe Şempanze Göndermek: 2014 yılında The Onion tarafından yapılan bir haber, NASA’nın güneşe bir şempanze yollayacağı ve bu sayede güneşe düzenli olarak astronot gönderilmesi amacıyla veri toplanması hakkındaydı. Haber 23 Mart 2017 tarihinde The Onion’ın twitter hesabından tekrar paylaşıldı. Uydurma haber, Milliyet ve Hürriyet gazetelerinden gerçekmiş gibi yayımlandı. Daha sonra pek çok haber sitesine yayıldı (12).

NASA’nın güneşe şempanze göndereceği haberi The Onion tarafından bu görselle servis edildi. Görsel aslında, 2006 yılında The Honda Classic isimli golf turnuvasındaki basın toplantısına ait bir resimden üretilmiş (12)

179 yaşındaki adam… Daha önce Yalansavar radarımıza takılan bu haber Türk medyasında epey yer bulmuştu. 2014 yılında World News Daily Report tarafından hazırlanan uydurma haberde Hindistan’da yaşayan Mahashta Mûrasi isimli bir kişinin 179 yaşında olduğu iddia ediliyordu. Bu da Hürriyet, Milliyet, Sabah ve Radikal öncülüğünde bir çok haber sitesi tarafından ciddiye alındı. Samsung’dan Apple’a 30 kamyon bozuk para… Yine Yalansavar’da ele aldığımız eski bir haber. 2012 yılında Apple-Samsung arasındaki bir patent davası Samsung’un 1,05 milyar dolar ceza ödemesi kararıyla sonuçlanmıştı. İspanyolca yayın yapan bir parodi haber sitesi El Deforma konuyla ilgili esprili bir haber yayımlamıştı(Haberin İngilizce çevirisi, Paperblog adlı bir sitenin esprili haberler köşesinden paylaşıldı.) Konu ciddiye alınıp TRT, HaberTürk ve benzeri pek çok kaynaktan büyük bir hızla yayılmaya başlayınca biz de Yalansavar’da yazmıştık. Bu noktada bir detaya daha dikkat çekmek gerekiyor. Ne konuda olursa olsun yalan haber insanların hafızalarında yer ediyor, yıllar sonra bile peşimizi bırakmıyor. Başka bir Samsung-Apple davasını haberleştiren Milliyet’in, 2015 yılındaki haberi şöyle (13): Samsung Bu Sefer Apple’a Bozuk Para Gönderemeyecek! (…) Son davada mahkeme tarafından Samsung haksız bulunmuş ve tazminat ödemesine karar verilmişti. (…) Ancak Samsung “sanki” dalga geçer gibi milyonlarca dolarlık tazminatı tırlar dolusu bozuk para ile Apple şirketine göndermişti. Aydaki Yarık NASA’nın Gündeminde! İslam inancında sözü edilen mucizelerden birisi ayın ikiye yarılıp tekrar birleşmesidir (14). Kirpice sitesi de bundan yola çıkmış olsa gerek, Mart 2015’te NASA’nın ayda devasa bir yarık bulduğunu (!) müjdeledi. Haber muhafazakar medya tarafından ciddiye alındı. Takvim, A Haber gibi gazetelerce yayımlanması yetmedi, ATV kanalındaki Ramazan programında Nihat Hatipoğlu tarafından dakikalarca anlatıldı.

Aydaki yarık hakkında bilgi veren NASA yetkilileri (14).

Hadron Çarpıştırmak Günah mı? Yine Kirpice sitesinden haziran 2015 tarihli “TUBİTAK: Hadron çarpıştırmak Allah’a şirk koşmaktır” başlıklı haber, bu kez muhalif medya tarafından sevilecek detaylar içeriyordu. Fazla dayanamadılar ve habere atladılar (15). CNN Türk, Sol Haber, Cumhuriyet ve T24 gibi yayın organları habere yer verdi. 72 Yıllık Nazi Roketi Sonunda Hedefini Vuracak mı? Yine World News Daily Report sitesinden 2016 Aralık tarihli bir haber: 1944 yılında Naziler tarafından fırlatılan bir V-3 roketi yakında Amerika’yı vuracak. Bu olağanüstü havacılık teknolojisine şapka çıkartan Sabah ve Türkiye gazeteleri habere sitelerinde yer verdiler (16). Sabah okur temsilcisi birkaç gün sonra haberi incelemeye karar verdi. Tekzip sonrası haber siteden kaldırılsa da Avrupa baskısının henüz karardan haberi yok.

Almanların teknoloji harikası roketi 72 yıl sonra ABD’yi vuracak (kaynak)

Afrikalı Göçmenler ve Hamile Kalan Rahibeler Bu seferki haberimiz İtalya’da yayım yapan Giornale Italiano adlı bir siteden: İtalya’da bir manastır beş Afrikalı göçmeni misafir ediyor ve dokuz rahibe hamile kalıyor. Irkçılık konusunda derin krizlerden geçtiğimiz ortamda hiç de komik olmayan bir haber aslında. Fakat Sputnik Türkiye, Akit, Karar, Sözcü, Yurt, Akşam, Milliyet ve Hürriyet başta olmak üzere bir çok site haberi ciddiye aldı (17). Bu sitelerin çoğu henüz haberi kaldırmış değil. Aklımda kalanlar ve kısa bir teyit.org taramasıyla oluşturduğum bu liste ciddiye alınan uydurma haberlerin en dikkat çekenleri. Daha fazlasını yazının altındaki “Meraklısına” bölümde okuyabilirsiniz (**). Bunlara eklenebilecek örnekler olduğu gibi ana akım medyaya düşmediği halde sosyal medyada gerçekmiş gibi paylaşılmaya devam eden kurmaca haberler de hiç az değil. Peki bu haberler ana akım medyaya nasıl sızıyorlar? Uydurma Haberin Gerçeğe Seyahati Uydurma haberler zaman zaman medya kuruluşunun politik eğilimine uygun düştüğü için dikkat çekebiliyor ve sorgulanmadan haber akışına giriyorlar. Yukarıda örneklerine yer verdiğimiz gibi, muhalif bir gazete Tübitak’ın skandal sözlerini haberleştirirken muhafazakar medya da NASA’nın onayladığı mucize haberine atlıyor. Bazen uydurma haberi gören muhabir araştırma ve mantık yürütme safhalarını es geçiyor ve haberi yayıma sokuyor. Bu noktada anladığımız kadarıyla editörün bir içerik denetimi söz konusu değil ya da yetersiz. Hele bu haberi yayımlayan ana akımda güçlü bir gazeteyse, kurmaca hikaye kısa bir süre içerisinde bütün medyaya sızıyor. En kötü senaryoda ise haberi ciddiye alan taraf bir haber ajansı oluyor. Bazı gazetelerin haber botları kullanarak ajanstan gelen akışı otomatik olarak yayıma aldığı düşünülürse içerik denetlenmemiş oluyor. Bu tip haberler neredeyse bütün medya tarafından sorgulan(a)madan yayımlanıyor. Haber bir kere yayıma girdikten sonra doğrusu anlaşılsa bile çoğu gazete haberi silmiyor. Bu da ayrı bir sorun. Haber silinmediğinde bağlantılı tüm sosyal medya paylaşımları da dolaşmaya devam ediyor. Bu noktada kabul etmek lazım ki son zamanlarda daha sorumlu bir davranış söz konusu. Bazı haber siteleri haberi siliyor ya da daha iyisi, haberin yanlış olduğuna dair bir açıklama yayımlıyorlar. Kuşkusuz Teyit.org ve Doğruluk Payı gibi haber doğrulama sitelerinin bu düzelmede payı çok büyük. İğne ve Çuvaldız Muhabirlere ve editörlere gazetecilik öğretecek değiliz. Fakat bu yazıyı okuduklarında ortada bir yanlış olduğunun farkına varacaklarına inanmak istiyoruz. Parodi haberciliği yapan sitelerin bir listesini tutmak, haberin doğrudan kaynağına ulaşıp kontrol etmek veya daha özenli içerik kontrolü yapmak gibi önlemler alınması gerekiyor, aksi halde bu yalan haber çöplüğü büyümeye devam edecek. Haberin tüketicisi olan bizler bu yalan haber akışının dışında değiliz. Biraz klişe gibi görünüyor belki ama sosyal medya paylaşımlarımız sayesinde artık biz de bir üretici konumuna geldik. Dolayısıyla “Retweet” ya da “Share” tuşuna basmadan önce 3-5 saniye de olsa düşünmemiz gerekiyor. Nelere kolayca inanmaya eğilimimiz olduğu konusunda bilinçli olmamız da yalan haberler konusundaki dikkatliliğimizi arttırabilir. Özellikle uydurma haberlerin çoğunluğu “doğru olamayacak kadar saçma”. Bu yazıyı okuduktan sonra saygın bir gazetenin herhangi bir habere yer vermesinin ya da sevdiğiniz bir arkadaşınızın daha önce o haberi paylaşmış olmasının çok da güvenilir bir veri olmadığını görmüşsünüzdür. Hurafe belirtilerine dikkat edin ve şüphelendiğiniz haberleri paylaşmadan önce güvenilir kaynaklardan sorgulayın. Yalan olduğunu öğrendiğiniz haber konusunda başkalarını uyarmanız da çok etkili olacaktır (18). Bu şekilde yalan haberin yayılımını yavaşlatabilirsiniz. Meraklısı için… (*) Uydurma haber kavramı, son zamanlarda popüler başlıklardan biri olan yalan habercilik (Fake News) ile karıştırılabilir. İkisi de gerçek olmayan haberler üretmeye dayansa da format, motivasyon ve amaç itibariyle ayrılıyorlar. Yalan habercilik, fikirleri veya tercihleri etkilemek amacıyla kasıtlı olarak yanlış bilgi üretmek ve bu yalanda ısrar etmek şeklinde tanımlanabilir. Öte yandan uydurma haber abartıya ve ince mizaha dayalı eleştiriyi amaçlıyor. (**) Türkiye ve dünyadan ciddiye alınan uydurma haber örneklerine devam edelim:
  • Yalansavar’da ele aldığımız başka bir örnek, yine esprili haberler yayımlayan Adobo Chronicles sitesinden 2014 tarihli bir habere dayanıyor. Amerikan Psikiyatri Derneğinin (haberde yanlışlıkla Amerikan Psikoloji Derneği’nin kısaltması olan APA kullanılmış) selfie çekmeyi zihinsel bir hastalık olarak tanımladığı esprisi üzerinden kurgulanan haber bizim medyamızda da ciddiye alınarak yayımlandı.
  • 2002’de bir Usenet mesajıyla başlayan ve Amerikalı evrim inkarcılarının “Akıllı Tasarım” (Intelligent design) kuramıyla dalga geçmek için üretilen “Zeki Düşüş” (Intelligent falling) kuramı 2005 yılında The Onion’da tekrar ele alınmıştı. The Onion tarafından uydurulan haber iki yıl sonra Cumhuriyet gazetesinin Bilim Teknik ekinde “‘Zeki tasarım’dan sonra Amerikalı dinciler şimdi de ‘Zeki Düşüş’ü keşfetti” başlığıyla yayımlanmıştı (19).
  • Nisan 2016’da Kirpice sitesinde yeralan haberde timsaha tecavüz eden bir hayvanat bahçesi görevlisinin iyi hal indirimi alarak beraat ettiği uydurulmuştu. Aradan 11 ay geçtiği halde bir anda hatırlanan bu haber çeşitli sitelerde ciddiye alınarak sosyal medyada da epey yer buldu (20).
  • Ağustos 2016’da World News Daily Report sitesinde çıkan bir kurmaca haber, Suudi Arabistan’da bilim insanlarının katıldığı bir panelden kadınların insan değil, memeli hayvan olduğu görüşü çıktığı üzerineydi. Kadına bakış konusunda pek de iyi bir karneye sahip olmayan bu ülke için normal bir habermiş gibi görünse de iddianın kaynağını araştırmayan Internet Haber sitesi öncülük ederek haberi ciddiye aldı. Sonrası malum, başka haber siteleri ve kopyala yapıştır habercilik (21)
  • 2015 yılında Papiroom sitesinde Yaşar Üniversitesi ile ilgili parodi haberler yayımlayan yasarparody isimli bir kullanıcı Beren Saat’in dizi çektiği yalı önünde yapılan bir protesto eylemini hicvetmek amacıyla “Kurt Cobain’i Kürt olarak okuyan grup Yaşar Üniversitesi’ne saldırdı” başlıklı esprili bir yazı kaleme aldı. Posta tarafından ciddiye alınınca bir çok haber sitesine de sızmış oldu. Olay büyüyünce Yaşar Üniversitesi bile açıklama yapma gereği duydu ve yazar yazıyı siteden kaldırdığını duyurdu.
  • 2000’lerin başında “Harry Potter kitapları çocuklar arasında satanizmin yükselişini tetikliyor” isimli bir haber The Onion’da yer aldıktan sonra e-posta paylaşımlarıyla yayılmış ve köktenci dindarlar tarafından da ciddiye alıp köşe yazılarına taşınmıştı. (22)
  • ABD’de Ebola salgını olduğu konusunda bir dizi uydurma habere imza atan National Report sitesi en sonunda Texas’ta Dallas’a 70 mil mesafede bulunan Purdon kasabasının karantinaya alındığını iddia etti. Haber Facebook’da paylaşım rekorları kırarken 2 milyon görüntülemeye ulaştı (23).
  • 2008 yılında İngiliz The Daily Squib sitesi “Obama’nın başkanlık seçimlerinde ırkçı Ku Klux Klan örgütünün desteğini aldığı” üzerine bir haber yayınladı. Uydurma haber e-postalarda, sosyal medyada ve hatta Reuters ve The Times London köşelerinde ciddiye alındı (24).
  • 2010 yılında gene The Daily Squib sitesi “Colorado havalimanında X ışını tarayıcısında çalışan bir operatörün mastürbasyon yaparken yakalandığını” yazdı. Haber, mahremiyetle ilgili hassasiyetler dolayısıyla bir anda yayıldı. Öyle ki, TSA bir blog yazısı yazarak haberlerin yalan olduğunu açıklamak zorunda kaldı. (25)
  • 2014 yılında The World News Daily Report sitesi “Amazon’da bulunan dünyanın en yaşlı ağacının yanlışlıkla kesildiğini” bildirdi. Bu uydurma haber bir anda sosyal medyada yayıldı ve çevre aktivisti siteler tarafından alıntılandı. (26)
  • 2015 yılında yine The World News Daily Report sitesi “20 milyon yıl önce neslinin tükendiği düşünülen 15 tonluk devasa bir köpek balığının Pakistan’da balıkçılarca yakalandığını” yayımladı. Bu haber de epey paylaşıldı ve Pakistan da dahil olmak üzere bir çok ülkede ciddiye alındı. (27)
  • Son olarak, sıradan sosyal medya kullanıcılarının uydurma haberlere gösterdiği komik tepkileri derleyen Literally Unbelievable sitesini de inceleyebilirsiniz.
  Kaynak: Serdar Başeğmez, “Uydurma haberler ve medyada sazan avı”   https://yalansavar.org/2017/04/05/uydurma-haberler-ve-medyada-sazan-avi/
 Anasayfa'ya Dön

YORUM YAZIN

Max. 255 karakter girebilirsiniz

Yorumunuz Alınıyor

Boş Yorum Gönderemezsiniz

YORUMLAR

Hiç Yorum Yok

BENZER HABERLER