imza: KOBRA

Ayrıca, tebrikler Torku! Çünkü kısa zamanda yüzlerce ürüne, onlarca kategoriye adını verdin. Pınar’ı çoktan aştın, geçtin gittin.

Hele tam da Türkiye “Biz nasıl mocha içeceğiz?” diye dert ederken Torku Mocha da çıktı. Bir teşekkür de bunun için borçluyuz. Coca Cola, Lipton, Pepsi, Didi, Sütaş, Uludağ, Dimes gibi Türkiye’nin en fazla içecek satan markalarının akıl edemediğini akıl etti ve Türkiye’yi mocha ile buluşturdu. Sadece mocha mı? machiatto ve latte gibi lezzetlerle de bizi tanıştırdı.

• Şeker

• Süt

• Yoğurt

• Peynir

• Bisküvi

• Gofret

• Çikolata

• Salam

• Sucuk

• Şalgam Suyu

• Ayçiçek Yağı

• Sirke

• Elma Suyu

• Üzüm Suyu

• Helva

• Pekmez

• Dondurulmuş Pizza

• Kuzu Çöp Şiş

• Kuzu Tandır

• Adana Köfte

• Kasap Köfte

• Dana Kıyma

• Hamburger

• Pastırma

• Kavurma

• Dilimli Burger Peyniri

ve daha yüzlerce kategoriye hızla dalan Torku, bütün çocuklarına Torku adını vererek Pınar’ı bile kıskandıracak başarılı bir marka karmaşasına imza attı.

(Yukarıda yazılan ürünler şaka değil gerçek. Torku’nun web sitesine girip “ürün ailesi” linkine tıklarsanız daha neler neler olduğunu görebilirsiniz. Aslında, o linke ürün ailesi değil ürün aşireti demek gerek ama neyse).

Peki ya şeker erirse?

130 yıllık Coca-Cola Company’nin kırmızısının adı Coca-Cola, sarısının adı Fanta, şeffafının adı Sprite, enerji içeceğinin adı Burn, soğuk çayının adı Fuse Tea… Coca-Cola, derhal bu yanlıştan dönmeli ve hemen Torku’yu örnek almalı. Hatta hazır buzdolapları varken onları ayran, süt, şalgam suyu, donmuş gıdalar, peynir, yoğurt gibi ürünlerle doldurmalı ve hepsine Coca-Cola adını vermeli. Yoksa Coca-Cola’nın ismiyle gurur duymadığına inanacağız.

Şekerden kazandığını, neredeyse üretilebilecek her gıda ürününü üretmeye çalışarak eriten Torku kimin umurunda acaba? CEO’nun, mu, yönetimin mi, pazarlamacılarının mı, reklamcılarının mı? Gerçekten merak ediyorum.

Dünya’da bir markayı bu kadar çok kategorinin ve ürünün üstüne koyan ve başarılı olan hiçbir örnek yok. Torku bir ilk olacak İnşallah, biz de diyeceğiz Maaşallah!

Hazır hala şekerin parası eriyip tükenmemişken bir çözüm önerim var

Normalde, bu köşeden çözüm anlatmıyorum. Ama nihayetinde işin ucunda 900.000 çiftçinin olduğunu düşünerek Torku’nun nasıl kârlı bir markaya dönüşebileceğini yazmak istedim. Umarım uygulayıp bu kötü gidişata dur derler.

Pazarlama bir savaştır. 100-200 cephede birden mücadele verdiğiniz bir savaşı asla kazanamazsınız. Torku’nun bu saatten sonra tek bir kurtuluşu var. O da:

Torku Marketleri açmak

Reklamı, pazarlamayı, dağıtımı yapamıyorlar. Yapamazlar da…100’lerce çeşit ürünü hangi markete sokabilirsiniz? Hangi birine raf parası ödeyebilirsiniz? 100’lerce cephede birden nasıl savaşabilirsiniz? Hangi birine pazarlama yatırımı yapabilirsiniz? O yüzden cepheyi teke indirmezseniz, çıkardığınız her yeni ürünle birlikte kazancınızı değil; kaybınızı artırırsınız.

Torku’nun da 100’lerce kategoride marka olmaya çalışmaktan vazgeçip market markası olmaya odaklanması şart.

Torku market markası olmaya karar verirse ne olur?

• Mesela “Doğal Ürünler Marketi” olarak kendini konumlandırabilirse pazarda bir fark yaratabilir. BİM, Migros gibi marketlerin “doğal” kelimesini sahiplenmelerine imkan yok. Diğer “doğal-sağlıklı” algısı yaratabilecek marketlerinse ölçek ekonomisi yaratarak halka inmesi, neredeyse imkansız.

• 100’lerce kategoride sıradan bir oyuncu olmak yerine, bu yeni kategoride güçlü bir marka olabilir. (Torku’nun bulunduğu kategorilerin %95’inde pazar payının %2-3’ü geçmediğine emin olabilirsiniz.)

Evet Torku’nun birkaç tane “Doğrudan” isimli fabrikadan halka satış yaptığı mağazası var. Ancak yılda birkaç market açarak bu iş kurtarılamaz. Burada 3-5 tane fabrikadan halka satış mağazası açmayı önermiyorum. Diğer tüm marketlerdeki ürünlerini çekerek bir anda yüzlerce market açmasını öneriyorum.

Ya da mocha basmaya devam!