ETİ ve Aktif Yaşam Derneği’nin, hareketli yaşama öncülük etmek amacıyla 2014’ten bu yana yürüttüğü Sarı Bisiklet Sosyal Sorumluluk Projesi kapsamında ETİ çalışanları ve aileleri Sapanca’da bir araya gelerek bisiklete bindi. İstanbul ve Eskişehir’den 400’ü aşkın ETİ çalışanının, bisikletle toplu sürüş yaptığı Sarı Bisiklet etkinliği kapsamında bisikletin ve sağlıklı yaşam için hareketin önemi anlatıldı. Sarı Bisiklet sosyal sorumluluk projesine gönülden destek veren ETİ çalışanları mavi ve beyaz yakanın geniş katılımı ile Sapanca’da toplu bir bisiklet sürüşü gerçekleştirdi. Eskişehir ve İstanbul’dan 400’ü aşkın ETİ çalışanlarının ve ailelerinin katıldığı sürüş sonrası hep birlikte göl kenarında keyifli bir gün geçirildi. ETİ İcra Kurulu Başkanı Hakan Polatoğlu’nun önderliğinde düzenlenen Sarı Bisiklet çalışan etkinliğinde daha hareketli bir yaşamın bisikletle mümkün olduğunu belirten Polatoğlu “Genç yaşlı demeden bisiklet kullanımının ülkemizde hızla yaygınlaştığını görmek bizim için paha biçilemez bir gurur kaynağı oldu” dedi. Hakan Polatoğlu, proje kapsamında gelinen durumu özetledi ve çalışanlarla beraber bisiklete bindi. “Türklerin dörtte üçü hareketsiz, ofislerde merdiven bile kullanmıyoruz” 2014 yılında Sarı Bisiklet projesini hayata geçirmeden önce inceledikleri araştırmalarda hareketsizliğin önemli bir sorun olarak öne çıktığını vurgulayan Polatoğlu şöyle devam etti: “Araştırmalara göre toplumumuzun dörtte üçü hareketsiz bir yaşam sürüyor. Yakın mesafe bir yere giderken hareket içeren bir aktivite yerine arabaya binmeyi tercih ediyoruz, boş zamanlarımız çoğunlukla televizyon veya bilgisayar karşısında geçiyor. İşimiz gereği günümüzün önemli bir bölümü genellikle kapalı ortamlarda geçiyor ama katlar arasında merdiven yerine asansör kullanıyoruz.” Bu çarpıcı sonuçların kendilerini harekete dair bir proje geliştirmek için motive ettiğini belirten Polatoğlu şöyle devam etti: “İnsanların gündelik hayatına hareketi katmanın hem kolay hem de eğlenceli yolu olarak bisiklete binmeyi teşvik ediyoruz. Bisiklet, sınıfsız, yaşsız, medeni, eğlenceli ve mutluluk veren bir araç. Biz bisikleti çocukluk hatıralarından çıkarıp gündelik hayatın tam da içine almayı hedefledik ve Sarı Bisiklet projesini hayata geçirdik.” Hakan Polatoğlu, Sarı Bisiklet projesinde dünden bugüne izlenen süreci şu sözlerle değerlendirdi: “Bu süreçte, Eskişehir ve İstanbul’daki ilkokullarda 10 binlerce çocuğumuza bisiklet eğitimleri verdik, mobil tamir aracımız ile atıl duran 3.000’den fazla bisikletin ücretsiz bakım ve onarımını sağlayarak sokaklara kazandırdık. Üniversite kampüslerinde gençlere fakülte binaları arasında bisikletle ulaşım imkanı sunduk, semt pazarlarında ise ev hanımlarımıza bisikletle alışveriş yapma tecrübesi yaşattık. 1200’den fazla bisikletli ile Eskişehir’in en büyük katılımlı bisiklet etkinliğini gerçekleştirdik. Geçtiğimiz yıl yaptığımız etki analizi sonuçlarına göre ayrıca Sarı Bisiklet, bir sosyal sorumluluk projesi olarak %72 gibi oldukça yüksek bir beğeni oranına sahip. Bu da bize projemizin toplum tarafından kabul gördüğünü gösteriyor. Bu sonuçlar bu yıl yola daha yüksek bir motivasyonla çıkmamıza yardımcı oldu. ETİ olarak ürünlerimizle olduğu kadar projelerimiz ile de hayata mutluluk katmayı hedefleyen bir markayız.” “Projenin başarıya ulaşmasında kadınlar en iyi paydaşımız oldu” ETİ Sarı Bisiklet Projesi, 2015 yılında odağına kadınları aldı ve kadınlarla birlikte bisikletin gündelik hayatta mümkün olduğuna dair algıda fark yaratmayı hedefledi. Bu kapsamda öğretmenden hemşireye, ev hanımından mühendise kadar farklı hayatlara sahip ama ortak özellikleri bisiklet kullanmak olan kadınlar, büyük bir heyecanla Bisikletli Kadın İnisiyatifi’ni kurdular. Bu inisiyatif, 2015 yılı boyunca gerçekleştirdikleri bisiklet eğitimleri, tamir atölyeleri, toplu sürüşler ve sosyal medyadaki etkili iletişimleri ile bugün 5 bin kadına ulaştı. 2016 yılında ise odak noktasına mahalleli kadınları alan Sarı Bisiklet projesi kapsamında kadınların geçtiğimiz yıllardan bu yana bisiklet kullanımını yaygınlaştırma konusunda başarılı rol modeller olduklarını ifade eden Polatoğlu, “Projenin başarıya ulaşmasında kadınlardan daha iyi bir kitle yakalayamazdık. Bu yılki amacımız da bu anlamda sadece çalışan kadınların değil, ev kadınlarının da hayatına bisikleti daha fazla sokmak; onların liderliğinde tüm aile üyelerinin etkinlikler gerçekleştirmek oldu. Projemizde en büyük destekçilerimiz olan kadınlar, mahallede bisiklet günleri düzenlemeye başladı ve artık çocuklarını okuldan alma, pazara, markete ya da güne gitme gibi günlük çoğu işlerini bisiklet eşliğinde yapmaya başladılar” açıklamasını yaptı. İstanbul’da mahalle kültürünü en güzel yansıtan ve koruyan semtlerden Beykoz’u pilot bölge olarak seçen ETİ, bu mahallede derinlemesine etki bırakmak üzere yıl boyunca çalışmalar gerçekleştirdi. Mahalledeki ilkokullarda bisiklet eğitimleri verildi. Bisiklet kullanmayı bilmeyen çocuklara bisiklet sürme, bilenlere ise ileri sürüşün püf noktaları öğretildi. Mahalledeki kadınların altın günlerini, sağlık ve hareketi teşvik etmek üzere bisiklet gününe çevirmek için çalışmalar yapıldı. Bu konuda istekli mahalle sakinleri ile bisiklet günleri yapılmaya başlandı. Mahalleli hanımlar kendi aralarında bisiklet günlerini organize etmeye devam ediyorlar. Bunun yanı sıra, mahalledeki annelerin çocuklarıyla okula bisikletle gidebilecekleri sürüş etkinlikleri düzenleniyor.