HABER GİRİŞİ
Markalar Dijital Dünyayı Aplikasyonlarla Fethediyor
Mert Uzman
Cep telefonlarımız, tabletlerimiz ve diğer mobil araçlarımız aplikasyondan geçilmiyor. Markalar da kendi aplikasyonlarını üreterek müşterileriyle yeni bir iletişim tarzı ortaya koyuyor. Bu yeni iletişim biçimine uygun tasarımlar geliştirmek ve mobilizasyon sürecinde boy göstermek markalar açısından bir zorunluluk olarak algılanmaya başlandı.
Böylece, müşteri deneyimini ve hayatı kolaylaştırmak için araç konumunda bulunan aplikasyonlar neredeyse bir amaca dönüştü. Piyasaya gerekli – gereksiz birçok uygulamanın saçılmış olması bu anlayıştan kaynaklanıyor.
Başarılı bir markaya, aplikasyon geliştirme aşamasında yön gösteren temel motivasyonun; pozitif ayrışabilen ve müşteri deneyimine katkı sağlayabilen nitelikli çalışmalar ortaya koymak olduğunu söylersek yanılmış olmayız.
Bu varsayımla hiç vakit kaybetmeden kolları sıvadık, dünyanın ve Türkiye’nin en değerli markalar listelerinde üst sıralarda bulunan büyük markaların aplikasyonlarını inceledik. Her dosyamızda olduğu gibi iletişim uzmanlarından ve marka temsilcilerinden aldığımız görüşlerle konuya yeni bir bakış açısı kazandırmak istedik.
Aplikasyon rekabeti artıyor
Teknolojinin mobilize olmasıyla birlikte, yeni - dijital dünyanın tüm bilgisini ve olanağını bir nevi temsil ettiği kabul edilen küçük araçlar da insanlığın ayrılmaz bir parçası oldu. Akıllı telefonlar sayesinde insanların her an her şeyi beraberinde taşıyabilmesi, markaları da harekete geçirdi ve mobil işletim sistemleri üzerinden çalışabilecek ve müşterilere yeni deneyimler yaşatabilecek, onların hayatlarını kolaylaştırabilecek teknolojik tasarımların yolunu açtı.
Aplikasyonlar üzerinden açılacak yeni bir marka – müşteri ilişkisi marka iletişimi ve müşteri memnuniyeti açısından bazı olumlu getiriler vadederek iştah kabartıcı olsa da markaların geliştirdiği aplikasyonların bir boşluğu doldurması, benzersiz bir önermesi olması ve kendine has bir işlevi yerine getiriyor olması gerekiyor.
Bunlar sağlanamadığı takdirde tasarlanacak aplikasyonun kullanıcılarda pek heyecan yaratmayacağı ve kısa zamanda telefonlardan silinerek işlevsiz bir yalnızlığa terk edileceği düşüncesi iletişim uzmanlarının büyük kısmı tarafından paylaşılıyor. Bu uzlaşımlara rağmen hazırladıkları aplikasyonların gerçekten anlamlı, işlevsel ya da eğlendirici olması için markaların ne kadar ciddi ve sosyolojik – bilimsel araştırmalara dayanan çalışmalar yaptığıysa ayrı bir tartışma konusu oluyor.
Çünkü, son zamanlardaki marka aplikasyonu enflasyonuna baktığımızda dijital dünyanın uygulama bombardımanına maruz kaldığı açık biçimde görülüyor. Markaların tümüne haksızlık yapmak da olmaz, bazı markalar gerçekten tüketicinin hayatını kolaylaştıran, deneyimlerini kusursuza taşıyan ve hayatlarının vazgeçilmezi olabilen uygulamalar üretiyorlar.
Bankalara parantez açmak gerekiyor
Aplikasyonlar konu olduğunda birçok kişinin aklına kullanım kolaylığı ve tasarım geliyor. Sokağa inip insanlara en çok kullandıkları aplikasyonları sorduğumuzda, sosyal medya ağları işlevselliği, bireyi topluma entegre edişi (bu platformların “gerçek” toplumsal ortamlarla benzerliği tartışmalı olsa da) ve bireyi bütünün bir parçası yaparak ağ içindeki ilişkiyi güçlendirmesiyle en sık alınan cevaplardan biri oluyor.
Bankacılık hizmetleri de dijitalleşmeyi müşteri deneyimini geliştirmek için kullanarak kaliteyi artırıyor ve bankaların aplikasyon dünyasından uzak durmasını neredeyse imkansız kılıyor. Bu nedenle neredeyse tüm bankaların bir aplikasyon hizmeti bulunuyor.
Global markalar milyarlarca kişiye ulaşıyor
Brand Finance marka değerlendirme şirketinin 2017 yılında gerçekleştirdiği değer araştırmalarında, dünyada ve Türkiye’de öne çıkan en değerli markaları ele alarak aplikasyonları incelediğimizde, her markanın aplikasyonlara aynı tutumla yaklaşmadığı ortaya çıkıyor. Bazı markalar birden fazla aplikasyon üreterek bunların yeni eklentilerle geliştirilmesi için çalışmalar gerçekleştirirken, yalnızca tek bir aplikasyon üzerinde yoğunlaşan markalar da var.
Ancak burada, az önce bahsettiğimiz sektörel etkilerin varlığını da unutmamak gerekiyor. Henüz aplikasyon geliştirme aşamasında olan ya da tüketicilere aplikasyonlar yoluyla ulaşmayı tercih etmeyen markalardan söz etmek de mümkün.
Dünyanın en değerli markaları arasında bulunan AT&T, Verizon, Valmart’ın uygulama dünyasında çok fazla boy göstermemesine benzer biçimde yerli markalarımız arasından Ford Otosan, BİM ya da Anadolu Efes’in de kitlelere ulaşmış aplikasyonları bulunmuyor.
Kullanıcı sayıları açısından dünya devi markalarla yerli markaları karşılaştırdığımızda doğal olarak büyük bir fark göze çarpıyor. Global markaların tasarımları 1 milyar bandını bile geçebilecek kadar yaygınlaşabiliyor. Yerli markaların kullanıcılar tarafından ilgi gören aplikasyonları 1 – 5 milyon arasında seyrediyor.
Aslında yerli markalar açısından bu rakamlara ulaşabilmek aplikasyonun önemli bir başarı yakaladığının göstergesi olarak kabul edilebilir.
Marka aplikasyonlarını uzmanlarla ve markaların kendileriyle masaya yatırmadan önce dünyanın ve Türkiye’nin en değerli markalarının aplikasyonlarını kısaca gözden geçirdik. Öne çıkan marka aplikasyonlarına göz attığımızda asıl ağırlığın işlevsellikte ve deneyimi kolaylaştırmakta yattığı görülüyor.
Global markaların uygulamalarından bahsederek başlayalım. Dünya devi markalardan Google, öncelikle Chrome adlı tarayıcısıyla 1 milyar kullanıcısına pratik bir kullanım sunuyor. Aynı zamanda arama motoru olarak da kullanılan uygulama kişiselleşme olanağının yanı sıra cihazlar arası senkronizasyonla kullanıcılarına yardımcı oluyor.
Aramalarda otomatik tamamlama ile daha hızlı arama yapmayı, gizli moduyla da iz bırakmadan özel gezinme imkanı sağlıyor. Sayfaları indirerek çevrimdışı da görüntüleyeceğiniz sayfalarda gezinirken otomatik çevirme özelliği de farklı dil sorunlarına çözüm oluyor.
Youtube uygulaması, web sitesi olan Youtube’u kullanmak isteyenler için bir uygulama olarak sunuldu. 1 milyar indirme sayısıyla Youtube izleyicilerine site üzerinden yapılan her şeyi uygulama üzerinden de yapma imkanı tanırken bunu bütün cihazlarınız üzerinden senkronize ederek büyük kolaylık sağlıyor.
Bu sayede videoları izleyebiliyor, kanalları takip edebiliyor, izleme geçmişinize ulaşabiliyor ve ilginizi çeken kanalların yeni videolarından anında cihazınıza gelen bildirimle haberdar olabiliyorsunuz. Haritalar uygulaması da 1 milyar kullanıcısına bir yeri bulma ve oraya ulaşma konularında hizmet veriyor. Bu uygulama sayesinde gideceğiniz yeri kolaylıkla bulabilir; yürüyüş, araba, toplu taşıma gibi seçeneklerinizi değerlendirmek için aralarındaki mesafe ve süreyi karşılaştırabilirsiniz. Navigasyon görevi gören uygulama gideceğiniz veya merak ettiğiniz yerler hakkında diğer kullanıcıların yorumlarını veya mekanın resimlerini görme imkanı da sağlıyor.
Apple
Apple’ ın kendi cihazları için sunduğu iPhone’umu Bul uygulaması kullanıcılarına cihazlarını kaybetme veya çaldırma durumunda cihazın izini kolayca sürme teknolojisi sağlıyor. Aynı zamanda cihazınızı uzaktan kilitlemenize, konumunu bulmanıza, sesli çalma veya mesaj gönderme gibi uzaktan kumanda işlevi görmenize imkan sunuyor. Apple Destek uygulamasıysa yardım istediğiniz anlarda kullanabileceğiniz bir kılavuz olarak sorularınıza cevap bulamadığınız durumlarda uzmanlarla anında irtibat kurmanıza veya en yakın yetkili Apple mağazasından hizmet almanıza olanak tanıyor. Bir diğer öne çıkan uygulama ise iMovie. Bu uygulama ile videolar yaratabiliyor, videoları düzenleyebiliyor ve yarattığınız bu videoları paylaşabiliyorsunuz.
Amazon
Amazon.com, alışveriş söz konusu olduğunda yoğun ilgi gören
bir site olarak uygulamasıyla da 100 milyon kullanıcıya direkt hizmet sunuyor.
Uygulama sayesinde alışveriş yapmak çok daha kolay bir hale geliyor. Arama
kısmından milyonlarca ürün arasından istediğinize kolaylıkla ulaşabiliyor ve
sesli arama yapabiliyorsunuz. Ürün hakkında resim, fiyat ve pek çok detaylı
bilgiyi anında görebildiğiniz ve satıcının önceki satışlarından aldığı yorum
ve değerlendirmeleri öğrenebildiğiniz bu uygulamayla bildirimleri
kişiselleştirmenin yanı sıra dünyanın dört bir yanından alışveriş
yapabilirsiniz.
Microsoft
Microsoft bilgisayar üzerindeki hizmetlerini telefon ve
tablete uyumlu hale getirerek programları kullanımı pratik ve ulaşılabilir
kılıyor. En çok kullanılan hizmetlerinden biri olan Microsoft Word uygulaması
100 milyon civarı kullanıcısına telefon ve tabletler için kullanım imkanı
sunuyor. Bilgisayarda word üzerinden yapılan her şeyi bu uygulama sayesinde
taşınabilir cihazlarınızdan da yapabilir, word dosyalarını düzenleyebilir,
paylaşabilir veya gönderebilirsiniz.
Aynı amaçla sunulan bir diğer uygulaması ise Microsoft
PowerPoint. Bu uygulamanın 100 milyondan fazla olan kullanıcılarından
biriyseniz hareket halindeyken bile telefon veya tabletlerinden sunu
hazırlayabilir, düzenleyebilir veya sadece görüntüleyebilirsiniz.
Aynı zamanda sunularınızı başkalarıyla paylaşabilir ya da
direkt e-postalarınızda ek olarak gönderebilirsiniz. Microsoft Excel
uygulaması da yine 100 milyona yakın kişiye hizmet veriyor ve bilgisayarların
aksine dokunmatik ekranda kullanım kolaylığı sunuyor.
Excel programındaki gibi verilerinizi telefon veya
tabletinizde formül, grafik veya tablo gibi görselleştirebilir ve anında kayıt
güvencesiyle bunları kaybetme korkusu yaşamazsınız. Diğer uygulamalarında
olduğu gibi Microsoft’un bu uygulamasında da anında gönderim mevcut.
Buna ek olarak Microsoft Outlook uygulaması da e-posta konusunda
100 milyon abonesine kolay bir kullanım deneyimi sunuyor. Bu uygulama sayesinde
e-posta yazabilir, gönderebilir veya gelenleri görüntüleyebilirsiniz. Aynı
zamanda planlarınızı yazmanız için takvim olarak da kullanabilir, hesaplarınızı
aplikasyona bağlayarak hız kazanabilirsiniz.
Samsung
Samsung’un müşterilerine bir yaşam arkadaşı olmasını
hedeflediği Samsung Health uygulaması 100 milyon kullanıcısına kilo, diyet,
gıda ve uyku konusunda yol gösterici olmak için geliştirildi. Bu uygulama sayesinde
günlük attığınız adım, aldığınız kalori miktarı ve uyku saatlerinizle ilgili
hesaplamaları yapabilirsiniz.
Arkadaşlarınızla bunları paylaşarak sağlıklı bir hayatı oyun
haline getirip yarışabilirsiniz. 100 milyon aboneye hizmet veren bir başka
uygulamaysa Samsung Internet Browser. Bu uygulama farklı bir tarayıcı arayışı
içinde olanlara basit, hızlı ve güvenilir bir deneyim getiriyor.
Samsung tarayıcı ile açılan sayfayı paylaşabilir, yakınlaştırabilir, daha sonra göz atmak için kaydedebilir ve yakınlarınızdaki yerler hakkında kolaylıkla bilgi almak için kullanabilirsiniz. Aynı zamanda gizli modda kullanmak isteyenler için parmak iziyle açılan gizli tarayıcı imkanından da yararlanabilirsiniz.
Facebook
Dünyanın en büyük sosyal ağlarından Facebook 1 milyar
kullanıcısına sitesini kullanmak adına uygulama kolaylığı sunuyor. Eski
arkadaşları bulma, kendi profilinizi oluşturma, ücretsiz mesajlaşma,
arkadaşlarınızın yaptığından anında haberdar olma gibi sosyal anlamda pek çok
imkan sunan bu uygulama siteye girmek için gereken tarayıcı ihtiyacını ortadan
kaldırıyor ve tek tıkla bunlara erişim kolaylığı sunuyor.
Güncellemelerle beraber gelişen Facebook uygulaması
arkadaşlarınızla iletişim anlamında gün geçtikçe daha çeşitli imkanlar
sağlıyor. Facebook’un yazışma ve konuşma konusunda özelleşen uygulaması
Messenger ise 1 milyar abonesine mesajlaşırken ayrıcalık tanıyor. Profilinize
girmeden haberleşme sağlayabildiğiniz bu uygulama arkadaşlarınızla yazışırken,
sesli ya da görüntülü konuşurken iletişime hız kazandırıyor.
ICBC Türkiye
Bir Çin bankası olan ICBC, Türkiye’ye gelmesinin ardından
ICBC Turkey Mobil uygulamasını müşterilerinin hizmetine sundu. Bankanın mobil
şube olarak kullanılan bu uygulaması döviz takibi, en yakın ATM ve şubeyi
arama, kredi ve kampanya hesaplamaları konusunda yardım ederken hesap bilgi ve
hareketlerini görme gibi imkanlar sağlıyor. Aynı zamanda bankanın yabancı
uygulamaları da mevcut. ICBC Mobil Banking, farklı dillerde çeşitli ülkelere
sunduğu uygulamalarla globalde müşterilerine hizmet veriyor ve yoğun ilgi
görüyor.
Türk Telekom
Yerli markalara baktığımızda, Türk Telekom’un Online
İşlemler adını taşıyan uygulaması 5 milyondan fazla indirme rakamına sahip
olarak önemli bir yaygınlık kazanmış durumda. İnternet, mobil ve ev telefonu
olarak üç ayrı bölümde hizmet sunan bu uygulama operatör kullanıcılarına
kolaylık sağlıyor.
Markaya ait bir diğer uygulama olan Türk Telekom Müzik ise 1
milyon indirme rakamıyla kendi kullanıcılarına geniş bir yelpazede ücretsiz ve
kesintisiz müzik dinleme imkanı sunuyor.
Türk Telekom Tivibu uygulamasını indiren 1 milyon
kullanıcıysa cep telefonundan canlı olarak televizyon veya uygulama içeriğinde
bulunan filmleri seyretme, daha sonrası için kaydetme ve televizyon rehberine
ulaşma olanağını elinde bulunduruyor.
Turkcell
Turkcell’in en önemli uygulamalarından biri olan Hesabım, 10
milyonu geçen indirme rakamıyla büyük bir başarıya imza attı. Kalan kullanım
hakkı, fatura bilgisi gibi verilere kolayca ulaşarak hesabınızı kontrol altında
tutabildiğiniz bu uygulamanın içinde bulunan Turkcell Sarı Kutu, biriken puan
tutarında kullanıcılarına aylık abonelikler, ekstra dakika, internet, mesaj
hakkı veya çeşitli markalardan indirimler sunuyor, Salla Kazan kampanyasıyla da
her hafta bir kere olmak üzere hediyeler veriyor.
Müşterilerinin kullanıcı farklılıklarına yönelik Turkcell
Platinum ve GNÇ uygulamalarını da hayata geçiren marka, Turkcell Platinum
uygulamasında 500 bin indirme rakamına ulaşmış durumda. Turkcell, Hesabım
uygulamasındaki hizmetlere ek olarak platinum üyelerine özel ayrıcalıklar ve
platinum kullanıcılarına özel canlı destek sağlıyor. 1 milyonu aşan indirme
rakamına sahip GNÇ uygulamasıysa Turkcell’in genç kullanıcılarına kalan
kullanım ve fatura bilgilerine ek olarak özel fırsatların bilgilerini ve
kullanılan kampanyalardan kazanılan rozetlerle fazladan hediye imkanı sunuyor.
Marka, Gencaver adlı ekibiyle de genç kullanıcılarına GNÇ hakkında canlı destek
sağlıyor.
Turkcell’in hesap uygulamalarına ek olarak geliştirdiği
dergi uygulaması Turkcell Dergilik’se 2.5 milyondan fazla kullanıcısına pek çok
dergiyi anında ulaştırıyor.
Kullanıcılar buradaki dergileri cep telefonlarından okuyor,
aylık olarak abone oluyor ve dergilerin geçmiş sayılarına da ulaşabiliyor.
Markanın kendi bünyesinde sunduğu bir başka uygulama olan Fizy de 5 milyondan
fazla kullanıcı sayısına sahip olarak müzik ve radyo dinleme, klip izleme,
müzik listesi yapma ve yeniliklerden haberdar olma olanağı sunuyor.
Turkcell’in bir diğer hizmeti Lifebox ise 1 milyondan fazla
kullanıcısına güvenli depolama teknolojisi sağlıyor. Cep telefonlarında
yaşanabilecek herhangi bir terslik durumunda Lifebox, fotoğrafların ve
videoların güvenli biçimde saklanmasına ve istenildiğinde erişilebilmesine
yardımcı olarak önemli bir fonksiyonu yerine getiriyor.
Televizyon izleme
olanağını cep telefonlarına getiren TV+ ise, canlı televizyon izleme imkanının
yanı sıra müşterilere içeriğinde bulunan filmleri seyretme ya da programları
kaydedip daha sonra seyredebilme avantajını getiriyor.
THY
Tasarladığı uygulamayla uçak bileti alımını fazlasıyla basit ve erişilebilir bir eyleme dönüştüren Türk Hava Yolları rezervasyon yapmayı, uçak bileti almayı, check-in yapmayı ve barkod teknolojisi sayesinde cep telefonunu uçak biletiymişçesine kullanabilme yeniliklerini getiriyor. Kısacası, uçuşla ilgili akla gelebilecek her hizmet telefon aracılığıyla gerçekleştirilebiliyor.
Akbank
Kullanıcı sayısı bakımından büyük başarı yakalayarak 5
milyon bandını geçmiş olan Akbank Direkt, bankacılık işlemleri için pek çok
kolaylık sağlıyor. Uygulama sayesinde, kredi kartıyla ilgili bilgilerinize
kolayca ulaşabiliyor, kart ve kredi borçlarını ödeme, para çekme, para
yatırma, kredi veya kredi kartı başvurusunda bulunma, kendinize ya da bir
başkasına para transfer etme, ödeme talimatı verme gibi birçok banka işlemini
telefonunuzdan kolaylıkla yapma şansını yakalayabiliyorsunuz.
Garanti
5 milyon indirme rakamını geçen bir başka uygulama olan
Garanti Cep, bütün bankacılık işlemlerinin yapılmasına olanak sağlayan
özelliklerine erişilebilmesi için göz tanıma teknolojisiyle parolasız giriş
kolaylığı sunuyor.
Ayrıca sesle işlem yapma ve telefona gelen bildirimler ile
gelişmelerden anında haberdar olma imkanı sağlayan uygulama, bankacılık
işlemlerinde piyasaları kolaylıkla takip etme, hesapları kontrol altında
tutmanın yanı sıra kart ve kredi kartı başvurusunda bulunma, borç ödeme, para
transfer etme ve kampanyaları takip etme imkanı sağlıyor.
Bankanın bir diğer uygulaması Garanti One ise 18-25 yaş
arasındaki gençler için özel olarak hazırlandı ve şu anda 1 milyon gence hizmet
veriyor. QR koduyla para çekme, en yakın ATM ve şubeyi görme, benzer kişilerle
kendi harcamalarını kıyaslama ve gençlere özel kampanyaları görme Garanti One
hizmetleri arasında yer alıyor.
Garanti’nin Bonus Flaş uygulaması 1 milyonu geçen
kullanıcısına kart bilgileri ile kampanyaları bir arada görme imkanı sunuyor.
Kampanyalardan kazanılanları takip etme şansı sağlarken bir yandan da
harcamaları, işlemleri, gelecek ödemeleri ve limiti tek sayfada buluşturuyor,
bankanın sunduğu ekstre erteleme veya harcamayı taksitlendirme gibi imkanlarla
birlikte bütçenizi kontrol altında tutmanıza da yardımcı oluyor.
Ziraat Bankası
Ziraat Bankası’nın kullanıcılarının mobil banka deneyimi
kolaylaştırma işlevini gören Ziraat Mobil, 5 milyon indirme barajını geçen ve
sık kullanılan uygulamaların başında geliyor. En yakın bankayı gösterme,
finansal verilere ulaşım, başvuru takibi, kampanyaları görme, randevu alma gibi
pek çok seçenek sunan Ziraat Mobil; borç ödeme, havale yapma, döviz alma, SGK
bilgilerine ulaşma ve kredi kartı, kredi, döviz/ altın işlemlerini cep
telefonu aracılığıyla halletmek için yardım sağlıyor.
Arçelik
Arçelik Akıllı Kumanda uygulaması, yoğun talep gören bir
başka uygulama olarak öne çıkıyor. 1 milyon kullanıcı bu uygulama sayesinde cep
telefonlarını kullanarak televizyonlarını kumanda edebiliyor. Arçelik Akıllı
Kumanda’yla telefonunuzdan kumanda işlevi görmenizin yanı sıra klavye ya da TV
rehberi olarak da yararlanabiliyorsunuz. Ayrıca bu uygulamayla, izlemeyi düşündüğünüz
film, program ya da dizinin içeriği hakkında bilgi edinebilir, kayıt yapabilir
ve ileriki tarih için hatırlatma ekleyebilirsiniz.
Türkiye İş Bankası
Türkiye İş Bankası’nın 5 milyon indirme bandını aşan
uygulaması İşCep ile kredi ve banka kartlarını kontrol edebilir, şubeye
gitmeden kartları açıp kapatabilir, taksitli nakit avans çekebilir,
kredilerinizle ilgili pek çok işlemi anında telefonunuzdan gerçekleştirebilirsiniz.
Taksitlendirme ve erteleme gibi başvuru işlemlerinizi yapıp borsayı yakından
takip edebilirsiniz. Bankanın sunduğu diğer bir uygulamanın adı ise Maximum
Mobil. Bu uygulama 500 bin kullanıcısına kampanyalar konusunda kolaylık
sağlıyor. Maximum Mobil ile kampanyalara katılım ve katılımınızın durum
kontrolünü yapabilir, tüm detaylarıyla harcamalarınızı görebilir, sinema
biletinizi uygulama üzerinden telefonunuzla alabilir, kart yerine cep telefonunuzu
kullanabilirsiniz. Limit yükseltme, taksitli avans ve başvuru işlemlerini bu
uygulamadan da gerçekleştirebilir, aynı zamanda belirli benzin istasyonlarında
uygulama sayesinde aracınızdan inmeden telefonla ödeme yapabilirsiniz.
Yapı Kredi
Yapı Kredi Mobil uygulaması da 5 milyondan fazla
kullanıcısına pek çok kolaylık sağlıyor. Telefonunuzdan göz tanımayla şifre
kullanmadan hesabınıza girebilir, QR koduyla bankamatikten temassız para
çekebilirsiniz. Uygulamanın arama kısmıyla aradığınız şeye ulaşmanız
kolaylaşırken ödeme gibi banka işlemlerinizi de Yapı Kredi Mobil üzerinden
halledebilirsiniz.
Banka, ayrıca size son hareketlerinizi takip ederek ödeme planı konusunda yardımcı oluyor. Yapı Kredi Cüzdan uygulaması ise World kampanyalarından yararlanmak isteyen kullanıcılarına odaklanıyor. Bu sayede limitinizin ne kadarını kullandığınızı, markaların kampanyalarını ve en yakın alışveriş noktalarını görebiliyor, borç bilgilerinize kolay ulaşımla hesabınızı kontrol altında tutabiliyorsunuz
Halkbank
1 milyon kullanıcıya sahip Halkbank Mobil uygulaması,
yapılan işlemleri görme, banka hesaplarına ulaşma, dönem içi harcamaları ve
ekstreleri öğrenme seçenekleri sunuyor. Para transfer imkanı da sağlayan
uygulamaya giriş için şifre kullanımının dışında ŞifreÇiz seçeneği tercih
edilerek belirli çizim hareketleriyle giriş yapılabiliyor.
Hatırlatmalar kısmında günlük ödemeleri takip etme ve giriş
yapmadan piyasanın son durumunu kontrol etme gibi fonksiyonlar sunan Halkbank
Mobil, en yakın banka şubesini ve ATM’yi göstermenin yanında yol tarifi yaparak
da hayatı kolaylaştırıyor. Favori kartınızı ve favori hesabınızı seçmeniz
durumunda işlemler için favorilerinize ulaşmanıza yardımcı olması uygulamanın
sunduğu bir diğer kolaylık olarak öne çıkıyor.
Vakıfbank
Vakıfbank’ın uygulaması olan Vakıfbank Mobil Bankacılık
uygulaması 1 milyon indirmeyle kullanıcılarına hesaplarına ulaşım, para
gönderme, kart bilgilerini ve yatırımlarını görme, ödeme yapma ve güvenlik ile
ilgili kolaylıklar sunuyor.
Aynı zamanda en yakın şube ve ATM’yi öğrenmek, döviz
kurlarına göz atmak için de uygulamayı kullanmak yeterli oluyor. Vakıfbank
Mobil Bankacılık’ın içerisinde ürünler ve kampanyalarla ilgili bilgilere de ulaşmak
mümkün.
İnternet bankacılığını daha kısa ve hızlı bir deneyime
dönüştürmek amacıyla kullanıcılarına mobil imza seçeneği de sunan markanın bir
diğer uygulamasıysa Vakıfbank Cep Şifre adını taşıyor. Güvenlik konusunda
endişe duyan mobil kullanıcılar Vakıfbank Cep Şifre aracılığıyla tek
kullanımlık bir şifre sağlayabiliyorlar ve böylelikle güvenlik sorunlarını
çözebiliyorlar.
MİGROS
Migros’un uygulaması olan Migros Sanal Market 500 binden
fazla kullanıcısına markete gitmeden telefonlarından market alışverişi yapma
olanağı sunuyor. Kullanıcıları ellerinde olan bir ürünü tekrar almak isterse
ürünün üzerindeki barkodu okutarak sipariş verebildikleri gibi uygulama
üzerinden de almak istediklerini seçebiliyorlar. Kapıda nakit ve kredi kartı
olmak üzere iki ödeme seçeneği sağlayan marka, uygulama sayesinde daha sonra
alacaklarını not alma ve ileri bir tarih için siparişte bulunma
Markanın bir diğer uygulamasıysa 1 milyonu aşmış durumda olan Migros: Güncel Kampanya Fırsat. Bu uygulama kampanyaları öğrenmenizde kolaylık sağlamasının yanı sıra, Money kartınızla giriş yaptığınızda alışveriş alışkanlıklarınıza uygun olarak ilgilenebileceğiniz kampanyaları size haber veriyor, en yakın Migros’u görmenize olanak sağlıyor ve kataloglarında olan her şeyi cep telefonunuza getiriyor
Vestel
Vestel ise Vestel Smart Remote ile 1 milyon kullanıcısına
telefonunu kumanda olarak kullanma ayrıcalığını sağlıyor. Telefon ekranının
kumanda tuşlarına dönüşmesi ile ekstra bir kumandaya ihtiyaç duymadan
televizyonunuzu kolayca kullanabiliyorsunuz.
Marka ayrıca 500 bin kullanıcısı olan Vestel Smart Center
uygulamasıyla farklı bir televizyon izleme deneyimi sunuyor. Vestel’den aldığınız
SmartTv televizyonlar için kullanılan bu uygulama telefonunuzdaki uygulamayı
televizyonunuzdan izleme imkanı sunarken tam tersi olarak televizyonunuzu da
telefonunuzdan izleyebilmenizi sağlıyor.
Yayın bilgilerini telefonunuzdan görmenize de olanak
sağlayarak telefonu televizyonunuzun bir uzantısı haline getiriyor. Bunların
dışında programları cep telefonunuza kaydedebiliyor ya da ileriki tarihler için
hatırlatıcıyı ayarlayabiliyorsunuz
Denizbank
Denizbank’ın 1 milyon kullanıcısı bulunan MobilDeniz
uygulaması bankacılık işlemlerinin telefondan halledilmesini sağlıyor.
Parolayla girişin dışında ÇizGir adlı bir görsel modelle de uygulamaya giriş
çeşitlendirilmiş bulunuyor.
Uygulama sayesinde bütün gelir ve giderlerinizi görmenin
dışında ödemelerinizi takip edip arzu ederseniz ödeyebilir, kredi başvurusunda
bulunabilir, vergi ödemeleri, doğalgaz, elektrik, şans oyunları ve diğer
kurumlarla ilgili de işlem yapabilirsiniz.
Bankanın farklı bir uygulaması ise fastPay. 1 milyon indirme rakamına sahip uygulama, müşteri olmasanız dahi cep telefonunuzu cüzdan olarak kullanmanıza olanak yaratıyor. Bu uygulamayla para gönderebiliyor, çekebiliyor, ödeme yapabiliyor, telefonunuza tl yükleyebiliyorsunuz.
Biscolata’dan ilginç
bir aplikasyon
Biscolata, Carlos uygulaması ile bambaşka bir uygulamayı kullanıcılarına sundu. Bu uygulama Carlos adlı mükemmel sevgiliyi telefonunuza kadar getiriyor. Uygulamanın içerisinde farklı seçeneklerle sizden özür dilemesini ya da size iltifat etmesini isteyebilir, sizi uyandırmasını isteyebilir istediğiniz zaman susturabilir ya da ondan ayrılabilirsiniz. Kısa videolar halinde alacağınız karşılıkla gerçeklik hissinizi maksimuma çıkaran bu uygulama anlatacağınız her şeyi ilgiyle dinleyen bir Biscolata erkeğini bir tık ötenize kadar getiriyor. 50 bin kullanıcının telefonunda olan bu uygulama Türkçe altyazı imkanı da sunuyor.
Çiçeği burnunda uygulamalar
Starbucks, 2017’de piyasaya sürdüğü Starbucks Türkiye
uygulaması ile 500 bine yaklaşan kullanıcısına hizmet veriyor ve cep telefonu
ile ödeme yapma imkanı sunuyor. Uygulamayı indirdikten sonra üye olarak
bilgilerinizi girmenizle hesabınıza para yükleyebilir, sonrasında sadece QR
kodu ile ödeme yapabilirsiniz. Bu uygulama sayesinde yıldız toplayarak hediye
kazanabilir, menüye telefonunuzdan kolaylıkla ulaşabilir ve gitmek istediğiniz
Starbucks şubesinin bilgilerine erişebilirsiniz.
Şok ise yeni uygulaması Cepte Şok ile kullanıcılarına cep
telefonlarından kolay bir alışveriş deneyimi sunuyor. Uygulama üzerinden Şok
marketinin lokasyonunu seçerek alışverişe başlayacağınız bu uygulama ile size
en uygun Şok marketini tercih edebilirsiniz. Daha sonrasında istediğiniz
ürünleri seçerek sepetinizi doldurabilir ve size en uygun saati belirterek
ödemeyi yapabilirsiniz. Böylece ürünlerinizi almaya gittiğinizde sıra
beklemeden kolaylıkla hazır olan siparişinizi alabilirsiniz.
TÜKETİCİ GÖRÜŞÜ
Nazlı İslamoğlu 23 yaş, Sağlık görevlisi
Instagram en sevdiğim uygulamaların başında geliyor. Çünkü fotoğraf çekmeyi, çekilmeyi seviyorum. Bunları profilimde paylaşabileceğim gibi hikayemde paylaşmak da bana farklı seçenek sunduğu için daha cazip hale geliyor. En çok kullandığım uygulamaysa tartışmasız Whatsapp. İnsanlarla bütün iletişimimi burdan sağlıyorum ve yazışmanın yanı sıra görüntülü de konuşabiliyorum.
Bazen mesaj yazacak durumum olmadığında ise ses kaydı göndermek bana büyük kolaylık sağlıyor. Ben bir aplikasyon yapacak olsaydım moda ve kozmetik hakkında olurdu. Çeşitli giyim önerileri, sezonun öne çıkan modelleri, saç ve cilt bakımı gibi konularda doğal veya kimyasal çözümler sunan, aynı zamanda kullanıcı yorumlarını da içerisinde bulunduran, bana güzellik hakkında her türlü bilgiyi verebilecek olan bir uygulama.
Aynı zamanda aklımdaki soruları sorabileceğim ve anahtar kelimelerle daha fazla sonuca ulaşabileceğim bir arama kısmı da olsa güzel olurdu. Bu sayede tüm kadınlar ortak bilgi ve sorunlarını kolayca paylaşabilirlerdi.
Eda Mangut 30 yaş, İşletmeci
En sevdiğim uygulama Twitter. Az karakterle yazma imkanına
karşın güncel olaylardan anında haberdar olmanın yanı sıra kendimden de bir
şeyler paylaşabildiğim, düşüncelerini merak ettiğim kişileri kolayca takip
edebildiğim ve ortak ilgi alanlarım olan insanlarla paylaşımlar yapabildiğim
bir platform.
En çok kullandıklarım ise Twitter ve Instagram. Çünkü
Instagram, Twitter’ın resmedilmiş hali gibi. Kendimi ifade etmek için
kullanabildiğim gibi ilgi alanlarımı da güncel olarak yakından takip etmeme
olanak sağlıyorlar. Eğer bir uygulama yapacak olsaydım kesinlikle edebiyat ve
sinema hakkında olurdu.
Film - yönetmen ya da kitap - yazar ismi girildiğinde anında
tüm özelliklerine ve haklarındaki bilgilere erişim olurdu. Örneğin bir
yönetmenin adını girdiğimde filmlerini ve filmlerinin konularını da bu sayede
kolaylıkla bir arada görebilirdim.
Tolga Pelvanoğlu 28 yaş, Araştırma Görevlisi
En sevdiğim uygulama Nike+ Training Club. Spor yaparken bana
kolaylık sağlıyor. Bu aplikasyon sayesinde kendi kişisel antreman planımı
hazırlayabiliyor aynı zamanda içeriğindeki videoları kendim için rehber olarak
da kullanıyorum.
En çok kullandığım uygulama ise Gmail. İş gereği bütün
yazışmaları mail olarak yaptığımdan ve sürekli olarak takip etme gereği
duyduğum için en aktif kullandığım uygulama. Çalışma ortamında gerekli iletişim
ve işlemler mail üzerinden ilerlediğinden benim için vazgeçilmez.
Eğer ben bir aplikasyon yapacak olsaydım, akademide Eskiçağ
üzerine çalıştığımdan dolayı kendi işim gereği kullanmak üzere çiviyazılı ve
hiyeroglif işaretlerinin hepsini içinde bulunduran, bu sayede hepsini bir arada
görmenin kolaylığını bana sağlayacak rehber tarzında bir uygulama olurdu.
İzzet Caymaz 40 yaş, Reklamcı
En sevdiğim uygulama Youtube. Gündemdeki olayları takip
etmenin ve yeni trendleri öğrenmenin en kolay yollarından birisi olduğunu
düşünüyorum. Mesleğim gereği görsellikle iç içe olmamda Youtube bana büyük
kolaylık sağlıyor.
En çok kullandığım uygulama haberleşmenin gereği olarak
Whatsapp. Yurt dışı iletişimini de kolay hale getirmesi benim için büyük bir
artı olan bu uygulama aynı zamanda günlük haberleşme ihtiyacımı da kolay ve
hızlı bir şekilde karşılıyor.
Mesajla konuşmanın yanı sıra telefon etme olanağı da
sunması, gerekli dosya, resim vb. şeyleri anında paylaşmamı kolaylaştırması
benim en çok kullandığım aplikasyon haline gelmesini kaçınılmaz yapıyor. Eğer
bir aplikasyon yapma imkanım olsaydı bu faturalarımı tek bir uygulama üzerinden
topluca anında ödememi sağlayan bir şey olurdu.
Aynı zamanda yaklaşan ödeme tarihleri, geçmiş dönem borçları
gibi şeyleri de tek bir uygulamadan öğrenmek hem takibi kolaylaştırır hem de
ilerisi için bana bir uyarı mahiyetinde olurdu. Yoğun iş temposu bu tarz
şeylerin takibini zorlaştırdığı için çalışanlara büyük kolaylık sağlayacağını
düşünüyorum
Aplikasyonlar, tüketicilere birbirinden farklı hizmetler
sunarken, genel olarak aplikasyonların markalar ve iletişim dünyası için neyi
ifade ettiği ayrı bir önem taşıyor. İşlevsellik ve getirilen kolaylıkların
yanında boş zamanlarda oyalanma ya da eğlenceli vakit geçirmenin de önemli
kabul edildiği bu yepyeni dünyada tüketiciler aplikasyonlardan tam olarak
neler bekliyor? Markalar başarılı uygulamalar geliştirmek için nasıl bir yol
izlemeli ve nelere dikkat etmeli? Gelecekte aplikasyonlarda ne gibi yenilikler
ve değişimler gerçekleşecek? Bu soruların yanıtlarını iletişim uzmanları ve
markalar, konuya dair bilgilerinin vermiş olduğu derin bakış açısıyla verdiler.
Eren Özata - Marka Danışmanı
Aplikasyonların tüketiciye hissettirdiği duygu önemli
Eğer markalar uygulama geliştirirken kendi pencerelerinden bakmayı bırakır ve tüketiciye hissettirdikleri duyguya odaklanırlarsa doğru uygulamalar geliştirip markaya fayda sağlayabilirler.
Eren Özata - Goodjob Kurucu Ortak / Marka Danışmanı
Markalar günümüzde giderek artan bir şekilde
aplikasyon geliştirmeye başladı. Bunun temel sebepleri neler, markalar için
aplikasyonlar artık bir zorunluluk mu oldu?
Öncelikle bunun bir zorunluluk olduğunu düşünmüyorum. Çünkü
tüketicinin o kadar zamanı yok. Hayatındaki tüm markalar için bir platform
takip edemez. Aplikasyonun gerekli olduğu bazı durumlar var.
Öncelikle, tüketicinin satınalma sıklığının yüksek olduğu
ürün gruplarında promosyon yönetimi için kullanılabiliyor ve gerçekten hem
tüketiciye hem de markaya hız ve kolaylık sağlıyor. İkincisi, ürünün teknolojik
bir parçası olarak kullanılıp ürün özelliği olabiliyor. İklimlendirme, otomotiv
gibi kategorilerde görüyoruz bunu. Üçüncüsü, satış kanalı olarak da
kullanılabiliyor. Ama bir medya gibi hayal edilip, üretildiğinde tüketicide
karşılığı olmuyor. Çünkü o medyanın izleyicisinin olması için bir neden yok
ortada.
Uygulama, bir zorunluluk değil
Bir marka aplikasyon geliştirirken özellikle hangi
noktalara dikkat etmeli?
Öncelikle tüketicinin hayatında bir boşluğu doldurmalı, çok
zor ama böyle olmazsa başarı şansı olmaz. Tüketici hayatındaki onlarca markanın
uygulamasını indirip düzenli bir şekilde o uygulamaları takip etmez. Eğer
tüketiciye ulaşmak için hali hazırda var olan bir uygulama/platform varsa ve
çalışıyorsa orayı kullanmakta fayda var. Örneğin restoran markasının, yemek
sepetinde olması gibi.
Ya da yağ markasının yemek tarifleri veren bir uygulamada
yer alması gibi. Uygulama sahibi olmak zorunluluk değil. Hayal ettiğinizle
ortaya çıkanın tüketicinizde hissettirdiği duygu ve davranış aynı olmayabilir.
Hayal ettiğinizin gerçekten ortaya çıktığından emin olmalısınız. Bunun için de
uzun bir test ve geliştirme dönemi şart.
Aplikasyonlar marka ve tüketici ilişkisine nasıl etki
ediyor? Müşteride marka bağlılığını artırıcı etkiye sahipler mi, markanın
müşteride yeni bir imaj oluşturmasında işlevleri var mı?
Eğer markalar uygulama geliştirirken kendi pencerelerinden
bakmayı bırakır ve tüketiciye hissettirdikleri duyguya odaklanırlarsa doğru
uygulamalar geliştirip markaya fayda sağlayabilirler. Bir kahve markasının
pazartesi sendromuna iyi gelecek bir teklifte bulunması gibi. Ya da bir yedek
parça markasının yolda kalan bir araç sürücüsünün sorununu gidermesi gibi.
Uygulamaların çoğu çöpe gidecek
Markalar ve aplikasyon ilişkisiyle ilgili gelecek
öngörüleriniz neler? Önümüzdeki süreçte bizi neler bekliyor?
Tüketici hayatında boşluk doldurmayan, etkileşimi sürekli
olmayan uygulamaların büyük çoğunluğu kısa süre sonra çöpe gidecek.
Uzmanlaşmış uygulamalar bu süreci hızlandıracak. Basitlik ve kolaylık on
yıllardır pazarlamanın merkezinde olduğu gibi yine işin merkezinde olacak.
Tüketicinin matematik problemi çözer gibi hareket etmesi beklenemez.
Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?
Uygulama geliştirmek ve onu tutundurup sürdürmek çoğu
markanın uzmanlığı değil. Bu çikolata markasının TV kanalı açmasına benziyor.
E-Ticaret ya da teknoloji markaları için kullanım ihtiyacı var. Bu markaların
uygulama uzmanlığı kazanması da kolay. Ama çikolata markası, ya da her inşaat
projesinin bir uygulamaya sahip olmasına gerek yok. Onların markalarını
tüketicileriyle buluşturabilecekleri çalışan platformlar var. Buralardan
beslenmek çoğu marka için hem zaman hem de maliyet kaybını önleyecektir.
Hakan Demir - Yeni Bir Akıl
Hem zorunluluk hem bulunmaz fırsat
Marka ile tüketici ilişkisini, “deneyim odaklı müşteri hizmetleri geliştirmek” olarak tanımladığımızda farklı bir yere varmış oluyoruz. Benim tüketicimin ya da müşterimin aplikasyonumun kullanıcısı olarak nasıl bir personası var sorusunun cevabı, burada temel ayrıştırıcı oluyor diyebiliriz.
Hakan Demir - Yeni Bir Akıl
Marka ile tüketici ilişkisini, “deneyim odaklı müşteri hizmetleri geliştirmek” olarak tanımladığımızda farklı bir yere varmış oluyoruz. Benim tüketicimin ya da müşterimin aplikasyonumun kullanıcısı olarak nasıl bir personası var sorusunun cevabı, burada temel ayrıştırıcı oluyor diyebiliriz.
Markalar günümüzde giderek artan bir şekilde aplikasyon geliştirmeye başladı. Bunun temel sebepleri neler, markalar için aplikasyonlar artık bir zorunluluk mu oldu?
Kıyasıya rekabetin yaşandığı birçok kategoride markalar için en önemli ayrıştırıcı unsur; insanların hayatına işlevsellik katan hizmetler geliştirmek oldu. Hayatlara fonksiyonel fayda sağlayan hizmetler de markalar için sadık müşteri kitlesi oluşturmada anahtar görevi görüyor.
Bugün bir marka ile tüketicisi arasındaki ilişkinin oluşabileceği en kısa yol aplikasyonlar oldu. Çünkü mobil hayatlar, teknoloji sayesinde insanın aynı anda daha fazla içeriğe en hızlı şekilde ulaşmasını sağlıyor. Bu nedenle, tüketici için yeni yaşam alanı mobil dünya olmuşken, tüketicisine ulaşmak isteyen, onun hayat yolculuğunun bir parçası olmak isteyen markalar için aplikasyon geliştirme konusu bir zorunluluk oldu diyebiliriz. Markasını mecra haline getirmek ve bu şekilde yönetmek isteyen vizyonerler için bu zorunluluk, aslında bulunmaz bir fırsat da diyebiliriz.
Marka ile tüketici ilişkisini, “deneyim odaklı müşteri hizmetleri geliştirmek” olarak tanımladığımızda farklı bir yere varmış oluyoruz. Benim tüketicimin ya da müşterimin aplikasyonumun kullanıcısı olarak nasıl bir personası var sorusunun cevabı, burada temel ayrıştırıcı oluyor diyebiliriz.
Aplikasyonlar marka ve tüketici ilişkisine nasıl etki ediyor? Müşteride marka bağlılığını artırıcı etkiye sahipler mi, markanın müşteride yeni bir imaj oluşturmasında işlevleri var mı?
Marka ile tüketici ilişkisini, “deneyim odaklı müşteri hizmetleri geliştirmek” olarak tanımladığımızda farklı bir yere varmış oluyoruz. Benim tüketicimin ya da müşterimin aplikasyonumun kullanıcısı olarak nasıl bir personası var sorusunun cevabı, burada temel ayrıştırıcı oluyor diyebiliriz. Her tüketici kendini özel hissetmek istiyor. Bu özel hissetme durumunu da söz ile değil deneyim üzerinden inandırıcı buluyor. Şayet aplikasyon sahibi olan marka, bu özel hissettirme ihtiyacını elindeki veriyi müşterisinin deneyimini mükemmelleştirmek adına yapıyorsa mükemmel bir yola girmiş demektir. Bu yolun sonu sadakat ve tavsiye etmekle bitiyor. Markanın fanatik bir savunucusu olmuş oluyor müşterisi.
Markalar ve aplikasyon ilişkisiyle ilgili gelecek öngörüleriniz neler? Önümüzdeki süreçte bizi neler bekliyor?
Elimizin altındaki cihazların sayısı gün geçtikçe artıyor. Ya da var olanların daha güncel halleri ortaya çıkıyor. İnsanlar yeni bir teknolojiye henüz adapte olabilmişken hemen bir yenisi çıkıyor. Bu bile bize internetin halen daha evrildiğini gösteriyor. İnternetin evrildiği bir noktada aplikasyonların tüketiciler tarafından tüketilme davranışı da hızla evriliyor. Mesela bugün bildirim ekranı ile insanlar aslında aplikasyon deneyimi yaşar haldeler. Bu bize bir aplikasyonu açmadan da ihtiyaçlarımızı giderebildiğimizi gösteriyor. Gerçek anlamda kalıcı bir ilişki için markaların kendilerini değişmekte olana hızla adapte etmesini zorunlu kılıyor. Gelecekte de var olmak isteyen her bir markanın kullanıcı deneyimini teknolojiyle hümanize etmesi gerekiyor.
Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?
21.yüzyılın kompleks problemleriyle karşı karşıyayız. Bu yüzyılın problemleriyle başa çıkabilmenin ilk yolu, bildiğimiz ve denediğimiz ve sonuç alamadığımız çözümleri sorgulamaktan geçiyor. Tüketici, tüketmekten sıkıldı.
Müşteri kendinin müşteri gibi görülmesinden ve ona bir şey satılmaya çalışılmasından sıkıldı. Bu durum evrensel olarak kanıtlanmış halde. Bunun için pazarlama ve markalama konularında da daha farklı bir literatüre ve bu literatürün doğrultusundaki çözümleri geliştirmeye ihtiyacımız var. Bu, bugün için kullanıcı deneyimi konsepti üzerinde toplanmış durumda.
Kullanıcı deneyimini salt pazarlama departmanının bir görevi olarak değil, bütünsel bir organizasyon kültürü haline getirmeye başladığımızda 21.yüzyılın kompleks problemlerine yeni bir akıl ile çözüm getirme yolunda koca bir adım atmış oluruz. Karar sizin. Ya bir gün ya bugün!
Apsiyon konusunda markalara tavsiyeler
Markalar, kullanıcı deneyimi odaklı düşünme ve uygulama
konusunda net olmalı. Kullanıcı deneyiminin tasarlanan stratejik bir iş
olduğuna inanmalı. Bu iki nokta başlangıçta çok mühim. İşin kendisinden, yani
aplikasyon geliştirmekten daha mühim de diyebiliriz. İşin kendisine dair,
markalar için dikkat edilmesi gereken noktaları şöyle sıralayabiliriz:
• Marka vaadinin ya da teklifinin maksimum üç kelime
etrafında toplanması. Bu pazardaki hiçbir rakibinin iddia edemeyeceği
özgünlükte olmalı. Ve mutlaka kullanıcının deneyimledikçe işlevselliğini
hissettiği bir servise dönüşmeli.
• Tasarım araştırması denen araştırma aklından, marka
stratejisi ve müşteri deneyimi arasındaki boşluğu dolduracak bir kaldıraç
olarak faydalanmalı. Dolayısıyla aplikasyon geliştirme dahi olsa bu konuya
marka dönüşümü adına yatırım olarak yaklaşmalı.
• Kullanıcısı olmasını istediği kitleyi net ve odaklı
belirlemeli. Bu kitlenin yaşamının bir parçası nasıl olabiliriz sorusuna
derinlemesine yaklaşmalı.
• Fikirleri objektif ihtiyaçları karşılar şekilde
değerlendirmeli. Vakit bütçeleri etkin kullanma vakti.
• Son olaraksa aplikasyonun kullanıcı odaklı
geliştirilmesine dair ortaya çıkan fikirleri yine kullanıcılarının görüşlerine
sunarak nihai kararını vermeli. Burada beta aklı henüz bitmemiş bir fikrin
daha iyi olabilmesi adına yine o fikrin kullanıcısına sorulmasıyla hayat bulan
bir iş yapış tarzından bahsediyorum.
Mehmet Ak - Marka Yönetim Danışmanı
Başarılı aplikasyonlar marka bağlılığını artırır
Doğru, yerinde, hedef kitlesinin önemli bir sorununu çözen, algısı iyi yönetilerek yapılan aplikasyonların ait olduğu markaya bağlılığı arttırdıkları, hele hele rakipleri arasında en fazla kullanır hale gelen aplikasyonların ait oldukları markaları önemli oranda geliştirdikleri bir gerçektir.
Mehmet Ak - Marka Yönetim Danışmanı
Markalar günümüzde giderek artan bir şekilde aplikasyon geliştirmeye başladı. Bunun temel sebepleri neler, markalar için aplikasyonlar artık bir zorunluluk mu oldu?
Mantıklı, sorun çözen aplikasyon üreten markalar için söylemek gerekirse bunun en temel sebebi, artık internet ortamının, bütün dünyada insanlar için en önemli, ulusal ve uluslararası boyutta bir kullanım ve paylaşım ortamı haline gelmesidir. Bu, son 20 yılda insanların günlük hayatını çok önemli oranda etkileyen ve değiştiren önemli bir aşamadır. Eskiden bu iletişim ortamı gazeteler, dergiler, broşürler, radyo, televizyon, vs. tarafından bir ölçüde üstlenilmiş durumdaydı ama bugün tüm dünyada insanlar tarafından internet kullanımı öyle bir hale geldi ki, özellikle cep telefonlarımızın çok küçük, taşınabilir birer cep bilgisayarı haline gelmesiyle tüm dünya, her türlü bilgi, her an bizimle artık. Bu kadar büyük işlevi olan, bu kadar olanak sunan bu cihazlar ve alt yapılarının, günlük ihtiyaçlarımızı gideren bazı markalarımızın ürün ve hizmetlerini de bir şekilde bu aplikasyonlar aracılığı ve kolaylığıyla cep telefonlarımızla, tabletlerimizle bize sunmaları da kaçınılmaz oldu. Yalnız her konuda olduğu gibi, bu işlerde de ne yaptığınız değil, nasıl yaptığınız önemli. Yani bu noktada önümüze “Algılama Yönetimi” denen bir şey çıkıyor.
En önemli nokta algı yönetimi
Bir marka aplikasyon geliştirirken özellikle hangi noktalara dikkat etmeli?
Aslında bu sorunun cevabının büyük kısmını ilk soruda verdik. Adı; “Algılama Yönetimi”. Ne demek bu? Öncelikle şunu söyleyelim ki, sezgilere, tahminlere değil, bilgiye dayalı marka yaratmanın en önemli dayanma noktası “Algı Yönetimi”dir. Yani algıyı tam olarak, bilimsel temellere dayalı olmadan yönetemeyenler, sadece şansla marka yaratırlar. Zaten bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde markaların büyük bir çoğunluğu şansla yaratılmaktadır. Bunu başaranlar kendilerini artık her konunun uzmanı görürler; hem reklamcı, hem PR’cı, hem pazarlama uzmanı, hem satış uzmanı, hem marka gurusu, her şey, her şey. İşte gördüğümüz başarısız aplikasyonlar, çoğunlukla bu düşünce ortamı içinde geliştirilen aplikasyonlar olur. Bu nedenle bizim gibi ülkelerde marka hem az, hem de zor yaratılır. Bu meslekte kullandığımız çok iyi bir atasözümüz var, bu konuya da uyar; “İyi bir reklamın arkasında mutlaka iyi bir reklamveren vardır” diye. Bu her şeyi açıklar. İyi markaların arkasında da mutlaka iyi “beyin”ler vardır.
Aplikasyonlar marka ve tüketici ilişkisine nasıl etki ediyor? Müşteride marka bağlılığını artırıcı etkiye sahipler mi, markanın müşteride yeni bir imaj oluşturmasında işlevleri var mı?
Tabii ki var. Ama belirttiğim gibi, bu aplikasyonların tam yerine oturması, çok akıllıca ve profesyonelce yapılması, laf olsun diye yapılmamaları gerekir. Burada altını çizmeye çalıştığımız konu, bunları kötü yapanların, bunun farkında olmamalarıdır. Doğru, yerinde, hedef kitlesinin önemli bir sorununu çözen, algısı iyi yönetilerek (dizayn, renk, işlevsellik, kullanım kolaylığı, pratiklik, sürat, vs.) yapılan aplikasyonların ait olduğu markaya bağlılığı arttırdıkları, hele hele rakipleri arasında en fazla kullanır hale gelen aplikasyonların ait oldukları markaları önemli oranda geliştirdikleri bir gerçektir.
Aplikasyonlar hayatımızı renklendiriyor
Markalar ve aplikasyon ilişkisiyle ilgili gelecek öngörüleriniz neler? Önümüzdeki süreçte bizi neler bekliyor?
Günümüzde akla hayale gelmeyecek aplikasyonlar ardı arkasına hayatımızda yerini almakta. Bunlar gerçekten çok iyi düşünülmüş konularda aplikasyonlar oluyor ama kullanırken birçok açığını görüyoruz ve daha tabletlerimize, telefonlarımıza yüklememizle silmemiz de bir oluyor (algı iyi yönetilmediğinden, iyi test edilmediğinden). Gittikçe konular, fikirler daralsa bile, birçok konuda yeni aplikasyonlarla karşılacağız gelecekte. Bunlar kısmen başarısız da olsalar, iyi ki varlar. Hayatımız renkleniyor, değişiyor. Bazıları eğlendiriyor, bazıları işimizi hızlandırıyor, bazıları bize zaman, para, bazen başka şeyler kazandırıyor.
Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?
“İnsanlar okudukları kitapların toplamı kadardır” diye çok güzel bir söz var; bugün Amerika’da doktora yapmamış insanlar iş bulamıyor. İleride koşan firma / markalar daha fazla bilgiye, bilgili insana ihtiyaç duyuyor. Şirketler, markalar aynen insan gibi sadece bilgiyle büyüyor. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde maalesef bir şeyler okuma, yazma, kendini geliştirme düşünce ve isteği son derece az olduğundan, bunlara “Her şeyi ben bilirim” hastalığını, ortalığın uzman olmayan uzmanlarla dolu olmasını da ekleyince, bu kargaşa içinde gerçek, doğru bilgiyi ortaya koymak son derece zor oluyor. Bu da ülkelerin gelişimini, ekonomilerini olumsuz yönde etkiliyor.
Yalçın Sezen - İş Bankası
Önemli olan teknolojiyi doğru konumlandırmak
Bizim için esas olan, teknolojileri ideal müşteri deneyimi yaratmak adına kolay ulaşılabilir, kullanılabilir servislere dönüştürmek. Bu bakış açısı ile hemen hemen her ay uygulamalarımız özelinde yeni fonksiyonları devreye alıyoruz.
Yalçın Sezen - İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı
Markanızın aplikasyonlarından kısaca bahsedebilir misiniz?
İş Bankası olarak ilklerin bankası olma vizyonumuzla, özellikle 30 yıldır dijital temas noktaları üzerinden geliştirdiğimiz servislerimiz, bugün 4,5 milyona yakın mobil müşterimiz, teknoloji odaklı yenilikçi yaklaşımımız ile dijital bankacılığın ülkemizde gelişmesine ve yaygınlaşmasına öncülük ediyoruz.
Teknolojik gelişmeler doğrultusunda 10 yıllık periyotlarla Bankamatik, İnternet Şube ve İşCep’i bir ilk olarak hayata geçirdik. İşCep’ten yapılan işlem adedi 2016’da 1 milyarı geçerken, 2017’nin yalnızca ilk 6 ayında işlem adedi 706 milyonu aştı. iOS 10 ve üzeri işletim sistemine sahip mobil cihazı olan İşCep kullanıcıları, Ocak 2017’den beri Apple’ın “iMessage” servisi üzerinden sohbet ederken, hızlı ve kolay para aktarabiliyor.
Mayıs’ta hayata geçirdiğimiz Siri ile para gönderme hizmetimizle, İşCep müşterilerimiz Apple’ın “Siri” servisine “Para Gönder” komutunu vererek İşCep’ten tanımlı hesaplarına havale yapabiliyor. Bir diğer yenilikçi para aktarma hizmetimiz olan “Sosyal Hesap” ile İşCep kullanıcıları telefon rehberindeki kayıtlı kişilerden yemek, doğum günü gibi organizasyonlar için belirledikleri hesaba para aktarmalarını isteyebiliyor, kendilerine iletilen organizasyon taleplerine hızlı bir şekilde yanıt verebiliyor.
Borsa yatırımlarında kesintisiz deneyim
İşCep’e entegre edilen ve yine Türkiye’de bir ilk olan “Mobil Borsa” ile kullanıcılar, anlık borsa verilerini ücretsiz takip edebiliyor, teknik analizlere kadar ihtiyaç duyulan tüm verilere kolayca ulaşabiliyor. İşCep’ten de sunduğumuz Vadeli Hesap ile müşterilerimiz şubeye gitmeden diledikleri zaman diledikleri yerden birikim yapabiliyor.
İşCep’ten Anında Kredi ile 7/24 kredi kullandırmayı ve kredi tutarının o an hesaba yatmasını sağlıyoruz. Ayrıca “İşCepMatik” cihazımız ile kullanıcılar, para çekme ve yatırma işlemlerini bluetooth ve karekod teknolojilerini kullanarak kartsız olarak ve klavye ile tuşlamadan kısa sürede tamamlayabiliyor.
Ticari müşterilerimiz de Ticari İşCep ile hesap açabiliyor, havale, EFT ve para transferi gerçekleştirebiliyorlar. Ayrıca son 10 yıla ait hesap hareketleri ve şirket kredi kartlarına ait taksit detaylarını da kolaylıkla görüntüleyebiliyorlar. Mart’ta yeni uygulamamız “Maximum Mobil”i kullanıma sunduk. Bu uygulamayı 3 ana eksen etrafında tasarladık.
İlk olarak; Maximum Kart programını tüm fonksiyonları ile dijitale taşıyacağımız bir uygulama geliştirmeye odaklandık. İkincisi; bankamız kart müşterisi olsun olmasın, herkes tarafından kullanılabilsin istedik.
Son olarak da Maximum Mobil’i, iş ortaklarımız ile zenginleştireceğimiz bir ekosistem içerisinde sunmayı amaçladık. Maximum Mobil kullanıcıları, tüm kampanyaları takip ediyor, İş Bankası kredi kartlarına ilişkin detaylı bilgilere erişebiliyor ve kartlarına ilişkin borç ödeme, limit artışı, taksitli nakit avans gibi birçok işlemi kolay ve hızlı gerçekleştirebiliyorlar.
Markanızın aplikasyonlarıyla ilgili olarak kullanıcılarınızdan nasıl geri dönüşler aldınız?
Bizim için esas olan, teknolojileri ideal müşteri deneyimi yaratmak adına kolay ulaşılabilir, kullanılabilir servislere dönüştürmek. Bu bakış açısı ile hemen hemen her ay uygulamalarımız özelinde yeni fonksiyonları devreye alıyoruz.
Düzenli olarak yürüttüğümüz müşteri memnuniyeti çalışmalarında gördüğümüz tatmin edici seviyedeki memnuniyet ve NPS skorlarının, ideal müşteri deneyimi odağı ile geliştirdiğimiz, zenginleştirdiğimiz hizmet çeşitliliğimizle birlikte dijital temas noktalarının tercihindeki artışın devam edeceğini düşünüyoruz.
Yeni teknolojiler mobile şekillendirecek
Gelecekte piyasaya sürmeyi planladığınız aplikasyonlardan bahsedebilir misiniz? Önümüzdeki süreçte kullanıcıları neler bekliyor?
Değişen müşteri davranışları ve beklentilerinin, yeni dijital teknolojilerin (Internet of Things, chat bots, 3D Printing, Robotics & Drones, Artificial Intelligence, Augmented Reality, Virtual Reality, Blockchain), startup’ların gündeme taşıdığı ana trendlerin mobil ödeme sistemlerini hızla şekillendireceğini öngörüyoruz.
4,5G ve 5G teknolojilerine paralel olarak video teknolojilerinin daha fazla gelişmesini; AR, VR gibi yeni teknolojilerin yaygınlaşmasını bekliyoruz. Bankacılık sektöründe ise müşteri temas noktalarında video etkileşimli uygulamalara daha fazla tanık olacağız. Nesnelerin interneti (IOT), finans sektörünün önemle üzerinde durduğu bir konu. Dünyadaki trendlere baktığımızda bankacılık sisteminin önündeki duvarların kalkmaya başladığını, aracısızlaşmanın (disintermediation) hız kazandığını gözlemliyoruz.
İş Bankası olarak olağan ülke değerlerine sahip çıkıp ekonomiye katkı yapma sorumluluğunu hep taşıdık. Bugün, paylaşmanın ön planda olduğu bu yeni ekonomiyi destekleyerek, teknoloji odaklı iş yapış biçimlerinin yaygınlaşmasının ve katma değerli dijital iş modellerinin hayata geçmesine destek olmak amacıyla yoğun çalışmalar yürütüyoruz.
Bu bakış açısıyla, müşterilerimizin bankamızın tüm temas noktalarında gerçekleştirdiği etkileşimi bir bütün olarak değerlendirerek birbirini tamamlayan, tutarlı fiziksel ve dijital deneyimler sunabilmek, müşteri ihtiyaç ve beklentilerini, ihtiyacın oluştuğu anda, gerçek zamanlı ve kişiselleştirilmiş olarak, uygun ve kolay ulaşılabilir bir şekilde karşılamak en temel stratejimizi oluşturuyor.
Tunç Berkman - Vestel
Tüketicilerimizin hayatlarını kolaylaştırıyoruz
Vestel olarak benimsediğimiz ‘herkese eşit şans’ ilkesinden yola çıkarak, uygun koşullar sağlandığında her bireyin iş ve sosyal yaşamında engelsiz olduğuna inanıyoruz!
Tunç Berkman - Vestel A.Ş. Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı
Markanızın aplikasyonlarından kısaca bahsedebilir misiniz?
Vestel’in tüketicilerin hayatlarına dokunmak ve onlara teknolojik fayda sağlamak adına geliştirdiği birçok uygulama mevcut. Buradaki amacımızı hem tüketicilerin var olmaktan vazgeçemediği dijital dünya içinde yer almak hem de teknolojik algımızı bu uygulamalar ile geliştirmek şeklinde özetleyebiliriz. Ek olarak tüketici ile duygusal bağ kurmak için de bu tip uygulamaların yararları olduğunu düşünüyoruz. Aplikasyonlarımızdan bazıları;
Vestel Cumhurbaşkanlığı Bisiklet turuna 2015’te sponsor oldu ve bu sporun daha geniş kitleler tarafından sevilmesi için çeşitli projeleri hayata geçirdi. BisikletimVBen uygulaması da bu projelerden biri. Bu uygulama ile kendi hesabınızı oluşturup, antrenmana başlayabilir, antrenman sonunda durdurarak; kat ettiğiniz mesafeyi, yaktığınız kaloriyi, hızınızı ve salınımını engellediğiniz karbondioksit miktarını görebilirsiniz.
Aynı zamanda sürüşünüzü seçeceğiniz müziklerle daha keyifli hale getirebilir, çekeceğiniz fotoğrafları kendi hesabınız üzerinden paylaşabilirsiniz. Arkadaşlarınızla iletişim kurabilir, etkinlik oluşturabilir veya var olan etkinliklere katılabilir, bisiklet sporu ile ilgili detaylı bilgiye ulaşabilir, güncel gelişmeleri takip edebilir, Türkiye’deki bisiklet yollarına ve tüm bisiklet kulüplerine erişebilirsiniz.
Eminiz her eve en az bir kere Saatli Maarif Takvimi girmiştir. Her yeni yılda heyecanla beklenen bu takvim günümüze uygulansa nasıl olurdu diye düşündük ve Vestel Takvim Uygulamasını birkaç sene önce hayata geçirdik. Bu uygulama aslında içinde bilgilendirici ve eğlenceli içerikler barındıran bir yıllık takvim uygulaması. Her güne özel yemek tarifi, tarihte bugün, haftanın ürünü, burç yorumları, günün videosu, bulunulan şehre göre günlük namaz vakitleri ve yararlanılabilecek daha birçok eğlenceli ve bilgilendirici içerik sunulmakta. Ayrıca okuduğunuz ve paylaştığınız içeriklerden puanlar kazanıp, Vestel’in hediye dükkanından puanınıza uygun ödüllere sahip olabiliyorsunuz.
Ramazan dönemi için gündeme aldığımız Vestel Mobil İmsakiye Uygulaması; bulunduğunuz şehre göre namaz saatlerini gösteriyor, İftar ve İmsak vakitlerine ne kadar kaldığını belirtiyor, sabah ve akşam ezanı okunduğunda hatırlatma yapıyor. ‘Nerede o eski Ramazanlar?’ özleminize birbirinden güzel sesli manilerle bir nebze de olsa yanıt vermeye çalışan bu uygulama her gün Ramazan sofranıza ilham kaynağı olacak ‘Günün Menüsü’nü de sunuyor.
Vestel Sesli Tarifler, yemek tariflerini sesli anlatan ve sesle kontrol edilen bir tablet uygulaması. Vestel Sesli Tarifler’de yer alan tüm tariflerin reçeteleri, EKS Mutfak Akademisi tarafından özel olarak oluşturuldu. Yöresel lezzetlerin yanı sıra dünya mutfaklarından izler taşıyan çorbalar, mezeler, tatlılar, içecekler, başlangıç yemekleri ve ana yemeklerin tariflerine yazılı olarak da ulaşabileceğiniz Vestel Sesli Tarifler’de, aynı zamanda yemekleri daha lezzetli yapacak ipuçları, servis önerileri de mevcut.
Vestel olarak benimsediğimiz ‘herkese eşit şans’ ilkesinden yola çıkarak, uygun koşullar sağlandığında her bireyin iş ve sosyal yaşamında engelsiz olduğuna inanıyoruz! Vestel ürünlerine özel hazırlanan Sesli Kılavuz uygulamasında Vestel Buzdolabı, Çamaşır Makinesi, Bulaşık Makinesi, Ankastre Fırın, Ankastre Ocak ve Klima ürünlerinin tüm özellikleri, kullanım bilgileri, temizlik ve bakım önerileri yer alıyor.
Sesli Kılavuz içerisindeki tüm bilgiler hem okunabilir hem de dinlenebilir formatlarda yer alıyorlar. Kullanıcılar bu bilgileri cihazlarına indirebiliyorlar. Sesli Kılavuz uygulaması içerisinde, sahip olduğunuz Vestel ürünlerini tanımlayabilir ve kendi ihtiyacınıza uygun kişiselleştirilmiş bir Sesli Kılavuz listesine sahip olabilirsiniz. Üstelik Sesli Kılavuz daha önce dinlediğiniz metinlerin neresinde kaldığınızı unutmaz ve uygulamayı tekrar açtığınızda, dinlemeye kaldığınız yerden devam edebilirsiniz.
Gelecekte piyasaya sürmeyi planladığınız aplikasyonlardan bahsedebilir misiniz? Önümüzdeki süreçte kullanıcıları neler bekliyor?
Vestel olarak, her zaman tüketicilerimizin yanındayız. Tüketiciler, yaşamlarındaki ihtiyaçlarını fark etmemizden ve onların hayatlarını kolaylaştırmamızdan mutlu. Bu nedenle tüketicilerden gelen dönüşler ve yorumlar genellikle olumlu. Her geçen gün gelişen teknolojiye ayak uydurmanın ötesinde, bu teknolojiyi ortaya koyan taraftayız. Müşterilerimizi bu teknolojiye ve yeniliklere ulaştırmak için çalışmalarımızı yürüteceğiz. Onların hayatlarını kolaylaştıracak uygulamalarımızı sürdüreceğiz.
Yakup Doğan - Yapı Kredi
Aplikasyonlarla zamandan ve mekandan bağımsızlaşıyoruz
İnovatif yaklaşımımız ve sektördeki dijitalleşmeye öncülük etmenin verdiği sorumluluk bilinciyle müşterilerimizin hayatlarını kolaylaştıracak teknolojiler sunmayı bir görev biliyoruz. Hedefimiz tüm kanalların birbiriyle konuştuğu bir bankacılık dünyası oluşturmak.
Yakup Doğan - Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı
Markanızın aplikasyonlarından kısaca bahsedebilir misiniz?
Mobilin yükselişiyle daha da dijitalleşen dünyada müşterilerin hayat tarzları ve kullanım alışkanlıkları hızla farklılaştı. Kusursuz ve kesintisiz teknoloji ile müşteri deneyimi sunmak artık çok daha kritik hale geldi. Günümüzde “yeterince iyi” olan değil, mükemmel deneyim sunan markalar öne çıkıyor.
Bizim de Yapı Kredi olarak mobil uygulamamız ile hedefimiz; müşterilerimizin ihtiyaçlarına yönelik ürün ve hizmetleri, zamandan ve mekandan bağımsız bir şekilde onlara sunabilmek; en önemlisi de sınırsız bir bankacılık anlayışını onlara deneyimletebilmek.
Bunun için mobil uygulamamız Yapı Kredi Mobil’i sürekli geliştiriyor ve zenginleştiriyoruz. Yapı Kredi Mobil ile pek çok ilk olma özelliği taşıyan hizmeti sektörümüze kazandırıyoruz.
2016 yılının sonunda bankacılıkta mobil bankacılık uygulamamızı yeniledik. Avrupa’da ilk kez gelişmiş göz tanıma sistemi teknolojisi kullanarak her müşterimiz için göz damar bilgisinden yola çıkan ve çok güvenli Göz-ID sistemini Yapı Kredi Mobil’e girişte kullanmaya başladık.
MobilNakit ile ATM’ye dokunmadan QR kod ile anında para çekme, Çağrı Merkezi’ne direkt bağlanma özellikleriyle bankacılık işlemlerini şubesiz ve şifresiz olarak gerçekleştirme imkanı sunduk. Bankacı Klavye ile akıllı telefonlardaki mesajlaşma uygulamaları ekranından hiçbir farklı uygulamaya girmeden hızlı para transferi yapılabilmesini sağladık.
Bununla birlikte, Yapı Kredi müşterileri Siri ve iMessage üzerinden de ister sesle ister mesajla hızlı ve kolay bir şekilde para gönderebiliyor.
Bu kolaylıklara ek olarak ‘‘Hizmette Sınır Yoktur’’ anlayışıyla Yapı Kredi Mobil’e, müşterilerimizin istedikleri şubeden istedikleri tarih ve saate randevu alabildikleri Şube Yoğunluk Haritalarını Görüntüleme ve Randevu Alma özelliğini ekledik.
Kartlarını kaybeden müşterilerimizin ise, mobil bankacılık şubesindeki yeni Panik Yok Butonu ile kartlarını anında kullanıma geçici olarak kapatarak mobilden işlemlerine devam edebilmelerini, ayrıca kartları için kayıp/çalıntı bildiriminde bulunup, yeni kart talebi de yapabilmelerine olanak tanıdık.
Müşterilerimize mobil bankacılık uygulamamızı “Bankanın Uzaktan Kumandası” olarak konumlandırarak her bir bankacılık işleminin tek bir noktadan gerçekleştirilmesine imkan tanıdık. Facebook Messenger’ın bot uygulaması ile bir ilki gerçekleştirerek bu servis üzerinden de bankacılık hizmetlerimizi sunuyoruz.
Öte yandan akıllı telefonlara indirilebilen “Yapı Kredi Cüzdan” uygulamamız ile de kredi kartı deneyimini dijitale taşıdık. Cüzdan uygulaması ile Yapı Kredi müşterileri, bulundukları lokasyona göre kendilerine en yakın alışveriş noktalarını ve bu noktalardaki World kampanyalarını görüntüleyebiliyor, son alışverişlerini, limit, puan durumlarını, hesap kesim tarihi gibi bilgileri öğrenebiliyor ve cep telefonundan mobil ödeme ile alışveriş yapabiliyor. Türkiye’de bankaların sunduğu uygulamalar aracılığıyla yapılan her 100 mobil ödeme işleminin 71’inin Yapı Kredi Cüzdan üzerinden yapılması ile de bu alandaki liderliğimizi sürdürüyoruz. Önümüzdeki dönemde de bu uygulamamızı yeni fonksiyonlarla daha da geliştirmeyi hedefliyoruz.
Markanızın aplikasyonlarıyla ilgili olarak kullanıcılarınızdan nasıl geri dönüşler aldınız?
Yenilenen mobil uygulamamız, iOS platformuna sunulmasının ardından çok kısa bir süre içerisinde App Store’da 5 yıldızla en beğenilen uygulama oldu. Yapı Kredi Mobil, Android platformunda da aynı beğeniyi topladı. Yayına aldığımız günden itibaren kullanıcılarımızdan büyük beğeni alan Göz-ID özelliğimiz ise dünyanın en saygın fintech etkinliklerinden Finovate Europe’da örnek uygulama olarak tanıtıldı. Bu etkinlikte Yapı Kredi’nin bankacılık sektörüne kazandırdığı devrim niteliğindeki ilkleri tanıtmanın yanı sıra Türk bankacılık sektörünü de temsil etmenin gururunu yaşadık. Bununla birlikte, mobil bankacılık uygulamamız farklı uluslararası kuruluşlar tarafından da ödüle layık görüldü.
Mobil cihazlar cüzdana dönüşecek
Gelecekte piyasaya sürmeyi planladığınız aplikasyonlardan bahsedebilir misiniz? Önümüzdeki süreçte kullanıcıları neler bekliyor?
İnovatif yaklaşımımız ve sektördeki dijitalleşmeye öncülük etmenin verdiği sorumluluk bilinciyle müşterilerimizin hayatlarını kolaylaştıracak teknolojiler sunmayı bir görev biliyoruz. Hedefimiz tüm kanalların birbiriyle konuştuğu bir bankacılık dünyası oluşturmak. Plastik kartların ortadan kalkacağı, mobil cihazların bir cüzdana dönüşeceği bu dünyanın kapılarını gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla şimdiden aralamaya başladık. Önümüzdeki dönemde de bu yönde çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Murat Çelik - DenizBank
Uyguladığımız stratejinin merkezi müşteri
İnovatif yaklaşımımız ve sektördeki dijitalleşmeye öncülük etmenin verdiği sorumluluk bilinciyle müşterilerimizin hayatlarını kolaylaştıracak teknolojiler sunmayı bir görev biliyoruz. Hedefimiz tüm kanalların birbiriyle konuştuğu bir bankacılık dünyası oluşturmak.
Murat Çelik - DenizBank Dijital Kuşak Bankacılık Grubu Genel Müdür Yardımcısı
Markanızın aplikasyonlarından kısaca bahsedebilir misiniz?
“Dünyanın En İnovatif Bankası” unvanını üç yıl art arda kazanan bir banka olarak uygulamalarımızı geliştirirken her ince detayı düşünüyor ve bu detayları içeren tüm fonksiyonları müşteri bakış açısıyla değerlendiriyoruz. Kendimizi kullanıcı yerine koyup her seferinde uygulamalarımızı nasıl daha kolay, daha anlaşılır ve daha kullanışlı yapacağımıza karar veriyoruz.
Milyonlarca kullanıcısı olan ver her gün kullanıcı sayısı artan uygulamamız fastPay başta olmak üzere tüm uygulamalarımızı bu şekilde geliştirdik. Dijital uygulamalarımızın birkaçından bahsedecek olursam; mobil cüzdan uygulamamız fastPay ile günün her anında para gönderme imkanına sahipsiniz, üstelik para göndermek için herhangi bir banka müşterisi olmanız gerekmiyor. Bir diğer imkanınız ise lokasyondan bağımsız ödeme.
Nerede olursanız olun ödeme işlemlerinizi tek tık ile fastPay’den gerçekleştirme imkanına sahipsiniz. Nesnelerin interneti konusunun bu kadar çok konuşulduğu bir dönemde Denizbank olarak geride kalmamız düşünülemezdi.
Konu dahilinde yaptığımız geliştirmeler ve başarılı Fintech iş birliklerimizin başarılı bir çıktısı olarak fastPay’e önemli modüller ekledik. Bu modüllerden biri siz bir üye işyeri yanından geçerken size indirim imkanlarını ve fastPay ile ödeme yapabileceğiniz bilgisini edinebileceğiniz “push notification”lar paylaşmak üzerine çalışıyor.
Bir diğer uygulamamız Kobideniz ile müşterilerimizin finansal olmayan ihtiyaçlarını da çözüyor, onların bankası değil dijital yardımcısı oluyoruz. Kobilerimize sunduğumuz dijital kimlik hizmeti ile onları yepyeni bir dijital kobi ekosistemine dahil ediyoruz.
Yenilikçi uygulamamız Deniz Kabuğu ile bireysel müşterilerimizin dijital asistanı oluyoruz. Uygulamanın “Shake” özelliği ile kullanıcılarımız kartvizit paylaşabiliyorlar. Bugüne kadar birçok insanın birbiri ile dijital kartvizit paylaşma ihtiyacını da bu şekilde çözüme kavuşturduk. Bunun haricinde kullanıcılarımızın tamamı şifrelerini güvenli bir şekilde saklayabiliyor hatta cep telefonları yanında olmadıklarında bile internet tarayıcısı eklentisi ile şifrelerini web’de görüntüleyebiliyor ve ilgili web sayfasındaki şifreleri kopyala-yapıştır ile diledikleri sitelerde kullanabiliyorlar.
Yeni nesile özel uygulama
Bankacılık ile yeni tanışacak nesil için özel olarak geliştirdiğimiz inovatif uygulamamız Yihu ise Denizbank’ın İnovasyon vizyonunu yansıtan bir uygulama diyebiliriz. Çünkü biz Denizbank olarak var olan uygulamalarımız içine yeni “sosyal bankacılık” modülleri geliştirmek yerine dünyada başka bir örneği olmayan bir uygulama geliştirerek yeni bir bankacılık kanalı yarattık. Uygulamanın ana konseptlerinden biri olan “şifresiz bankacılık” ile “sosyal müşterilerimiz” kredi kartı bilgilerini, kredilerini ve fatura ödemelerini görebiliyor ve uygulama üzerinden tüm istatistiklerini de takip edebiliyorlar. Yihu’dan beklenecek şekilde sosyal ağları kullanarak para gönderme özelliğinden de yararlanabiliyor ve fastPay altyapısını kullanarak bağış yapabiliyorlar.
Markanızın aplikasyonlarıyla ilgili olarak kullanıcılarınızdan nasıl geri dönüşler aldınız?
Bir ”güven markası” olarak tüketicilerinize fayda sağlayacak uygulamalar sunduğunuzda ve bu uygulamalar ile onların hayatını kolaylaştırdığınızda olumlu geri bildirimler elde etmemeniz ihtimal bile değil. Dijital uygulamalarımızı Denizbank olarak geliştirmeye başladığımız 2012 yılından beri her zaman müşteriyi merkezde konumlayan bir strateji uyguluyoruz.
Uygulamalarımızı müşterilerimizin karşısına çıkardıktan sonra kendi aramızda gerçekleştirdiğimiz sayısız toplantılarda da hep bu görüş ve öneriler doğrultusunda kalite çıtamızı nasıl bir seviye yukarı taşıyabileceğimizi tartışıyor ve ürünlerimizi kullanıcılarımızın geri dönüşleri ile şekillendiriyoruz.
Sadece fastPay uygulamamız bile şu an 1 milyonun üzerinde indirilmeye sahip, bu bile bir bankanın ev sahipliği yaptığı uygulamanın ne kadar sevildiği ve kullanımının ne kadar yaygın olduğunu anlatan bir ölçüt. Unutmamak gerekir ki müşterilerinizin direkt olarak ağzından duyamayacağınız fakat davranışlarından ve kullanım alışkanlıklarından edinebileceğiniz çok önemli gerçekler mevcut. Bu gerçekleri onların gözüyle göremedikçe olumsuz geri dönüşler içinde kaybolmaya yüz tutacak ürünlere sahip olmaktan başka bir alternatif ise düşünülemez bile…
Ebru Şapoğlu - Şişecam
Aplikasyonlarımız ürün seçimine yardımcı oluyor
Kullanıcıların istedikleri cam kombinasyonlarının performans değerlerine her yerden her zaman yanlarındaki cep telefonu ile ulaşabilmelerine, hatta ürünün performansını mobil cihaz üzerinden deneyimlemelerine fırsat sunan bu aplikasyonlar, gerek nihai kullanıcılardan gerekse PVC firmalarından yoğun ilgi görmeye devam ediyor.
Ebru Şapoğlu - Şişecam Düzcam Pazarlama ve Satış Başkan Yardımcısı
Markanızın aplikasyonlarından kısaca bahsedebilir misiniz?
Cam sektörünün global oyuncusu Şişecam Topluluğu’nun bünyesinde düzcam alanında faaliyet gösteren Şişecam Düzcam olarak üretim kapasitesi bakımından dünyanın 5’inci, Avrupa’nın lider düzcam üreticisi konumundayız. Şişecam Düzcam faaliyetlerini mimari camlar, otomotiv ve enkapsüle camları, güneş enerjisi camları, beyaz eşya camları olmak üzere dört ana iş kolunda sürdürmektedir.
Şişecam Düzcam, doğru cam seçimini kolaylaştırmak ve ihtiyaca yönelik doğru ürün seçiminin yapılmasını sağlamak amacıyla geliştirdiği mobil aplikasyonları ile kullanıcıların ihtiyacı olan uygulamalara kolay erişmesine fırsat sunuyor.
Bu kapsamda ‘Performans Hesaplayıcı’, ‘Cam Danışmanı’ ve ‘Cam Akustik’, ‘Isıcam Seçim Sihirbazı’ gibi mobil aplikasyonlar kullanıcılardan yoğun ilgi görüyor.
Performans Hesaplayıcı adıyla hayata geçirilen mobil uygulama ile, kullanıcıların ihtiyaçlarına yönelik doğru cam çözümünü seçebilmek adına farklı cam kombinasyonlarının gün ışığı, güneş enerjisi geçirgenliği ve ısı geçirgenlik katsayısı gibi performans değerlerine kolayca ulaşılabilmektedir. Yapılan hesaplamalar uygulama içerisinde kayıt altına alınıp, istendiğinde kolayca e-posta ile paylaşılabilmektedir.
Isıcam Seçim Sihirbazı da Şişecam Düzcam’ın enerji tasarrufu sağlayan nitelikli Isıcam Sistemleri ürünlerinin (Isıcam Sistemleri S ve K Serisi) kullanımının yaygınlaştırılması, PVC doğrama firmalarının kullanıcıları ihtiyaçları doğrultusunda doğru ürüne yönlendirebilmeleri ve nihai kullanıcıların beklentileri doğrultusunda doğru ürünü seçebilmeleri için hem mobil platformlarda hem de web sitesi üzerinden kullanılabilen bir aplikasyondur.
Bu uygulama kullanıcılara yöneltilen 6 farklı soruya verilen cevaplar doğrultusunda, ihtiyaca en uygun Isıcam ürününü tavsiye ediyor. Kullanıcılar uygulama üzerinden aynı zamanda bu ürünü kullandıkları takdirde, ne kadar tasarruf elde edeceklerini ve sağladıkları enerji verimliliği ile doğaya ne kadar katkıda bulunabileceklerini de görebiliyorlar.
Kullanıcıların Isıcam Sistemleri Yetkili Üreticilerini görerek iletişime geçebildiği aplikasyon üzerinden Şişecam Düzcam’a da online olarak soru iletilebiliyor.
Şişecam Düzcam, ‘Cam Danışmanı’ adıyla hayata geçirdiği uygulama kapsamında da karar vericilerin proje ihtiyaçları doğrultusunda doğru cam seçimleri konusunda mobil danışmanlık hizmeti veriyor. Cam Danışmanı uygulaması, projenin ısı ve/veya güneş kontrolü, gürültü kontrolü, emniyet ve güvenlik gibi ihtiyaçları doğrultusunda en uygun cam önerilerini alternatifli olarak sunmaktadır. Aplikasyon ayrıca, ürünlere ait teknik bilgilere erişime ve örnek referans proje görsellerini incelemeye de imkân tanımaktadır.
“Cam Akustik” adlı aplikasyonla, kullanıcılar farklı gürültü yoğunluğundaki ortamlarda Şişecam Düzcam ürünlerinin gürültü kontrol performansını deneyimleme imkânı buluyorlar. İşleme, kullanıcıyı rahatsız eden gürültü türünün seçimiyle başlanıyor. Yapılan seçimin ardından gürültünün duyulduğu ve seviyesinin grafik üzerinde görülebildiği aplikasyon ana ekranına ulaşılıyor.
Aplikasyon ana ekranında ise üç adet ikon yer alıyor. Sol üstteki ikon daha önce seçilen gürültü türünün değiştirilebilmesine imkan veriyor. Sağ üstte yer alan ikon ile ortam sesi kaydedilip dinlenebiliyor. Altta, ortadaki ikon ise ürün listesine ulaşılabilmesini sağlıyor. Burada yapılan seçime bağlı olarak, Şişecam Düzcam ürünlerinin sağlayacağı gürültü kontrolü aplikasyon üzerinden deneyimlenebiliyor.
Markanızın aplikasyonlarıyla ilgili olarak kullanıcılarınızdan nasıl geri dönüşler aldınız?
Kullanıcıların hayatını kolaylaştırmak için hayata geçirdiğimiz uygulamalarla ilgili oldukça iyi geri dönüşler almaktayız. Kullanıcıların istedikleri cam kombinasyonlarının performans değerlerine her yerden her zaman yanlarındaki cep telefonu ile ulaşabilmelerine, hatta ürünün performansını mobil cihaz üzerinden deneyimlemelerine fırsat sunan bu aplikasyonlar, gerek nihai kullanıcılardan gerekse PVC firmalarından yoğun ilgi görmeye devam ediyor.
Uygulamamızı akıllı telefonuna indirerek profesyonel hayatında kullanan PVC doğrama firmaları nihai kullanıcılara ürün tavsiye süreçleri üzerinde pozitif etkisinden dolayı uygulamamızdan oldukça memnun olduğunu sık sık dile getiriyorlar.
Yayına gireli kısa bir süre olmasına rağmen, özellikle “Cam Akustik” adlı aplikasyon ile ilgili hem kullanıcılar hem de sektör profesyonellerinden çok olumlu geri dönüşler alıyoruz. Tasarımından dolayı farklı ve ilgi çekici, ürünlerin sağladığı gürültü kontrolünün kolay ve hızlı bir şekilde deneyimlenebilmesinden dolayı faydalı bulunuyor.
Starbucks
Deneyimimizi Türkiye’ye uyarladık
Markanızın aplikasyonlarından kısaca bahsedebilir misiniz?
Starbucks Mobil Uygulaması, Amerika’da 2009 senesinden beri, Starbucks eşsiz misafir deneyimine hizmet ediyor. Günümüzde Amerika’daki ödemelerin %30’u mobil uygulama üzerinden yapılıyor. Türkiye’de ise misafirlerimizin ilgisi ve beklentisi doğrultusunda 2017 senesi itibariyle Starbucks Türkiye Mobil Uygulaması’nı misafirlerimizle buluşturduk. Hızlı ve kolay ödemenin yanı sıra yeni ürünleri tanıtma ve herkesten önce deneyimleme imkanının bulunduğu mobil uygulamamız ile sık sık kişiye özel kampanya ve avantajlar da sunuyoruz. Mağazalarımızın lokasyonlarına, menülerimize ve dönemsel yeniliklere de yine uygulamamız üzerinden ulaşılabiliyor.
Kahveseverlerden yoğun ilgi
Markanızın aplikasyonlarıyla ilgili olarak kullanıcılarınızdan nasıl geri dönüşler aldınız?
Starbucks Türkiye olarak mağazalarımızda misafirlerimize sunduğumuz deneyimin kalitesi her zaman önceliğimiz. Misafirlerimizi dinleyerek markamızdan beklentilerini daha iyi anlamaya çalışıyoruz. Bugün misafirlerimizin mağazalarımızda kişiye özel ve daha hızlı bir deneyim yaşamak istediğini görüyoruz. Mobil uygulamamızı da bu doğrultuda geliştirdik ve misafirlerimize en iyi deneyimi sunmak amacıyla sürekli geliştirme ve yenilikler üzerinde çalışıyoruz. Starbucks’ın, ayrıcalıklar dünyasının kapılarını açan Starbucks Mobil Uygulaması’nın ilk senesini bitirmeden 450.000’i aşkın kahvesever tarafından indirilmiş olması bizleri çok mutlu ediyor.
Gelecekte piyasaya sürmeyi planladığınız aplikasyonlardan bahsedebilir misiniz? Önümüzdeki süreçte kullanıcıları neler bekliyor?
Starbucks Türkiye olarak bu sene misafirlerimiz ile buluşturduğumuz mobil uygulamamızın önümüzdeki dönemde de büyüme ivmesini devam ettireceğini öngörüyoruz. Bu nedenle şu an yeni bir aplikasyondan ziyade, uygulamamızı misafir deneyimini daha yukarıya taşıyacak yeni fonksiyonlar ile geliştirmeyi hedefliyoruz. İlerleyen dönemlerde ise üyeler arası iletişim ve kahve hediye sistemi, e-gift card lansmanı, uzaktan mobil ödeme ve ‘Starbucks on the go’ premium self servis ünitemize entegrasyon gibi yenilikleri hayata geçirmek için çalışıyor olacağız.
Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?
Starbucks her zaman sektöründe öncü ve yenilikçi bir marka olmuştur. Starbucks Mobil Uygulaması da bulunduğu kulvarda global alandaki öncü çalışma ve yenilikleriyle dikkat çekiyor. Starbucks Türkiye olarak mobil uygulamamızı geliştirirken globalden aldığımız bilgi ve deneyimi, Türkiye’deki misafirlerimizin beklenti ve ihtiyaçlarına göre şekillendirirerek fark yaratan bir uygulama sunmak için çalışmaya devam edeceğiz. Starbucks Türkiye Mobil Uygulaması’nın misafirlerimizi daha iyi tanıyan, farklı istek ve beklentilerine cevap veren, mağazalarımızda yaşadıkları kişisel ve samimi deneyimi online ortamda devam ettiren bir uygulama olarak hayatına devam etmesini amaçlıyoruz.
Aplikasyonlar, düzenli kullanılırsa anlamlıdır
Markanızın aplikasyonlarından kısaca bahsedebilir misiniz?
5 yıl öncesinden farklı olarak, günümüzün mobil tarayıcı, HTML5 kodlama teknikleri ve Mobil Arayüz know-how’ımız sayesinde kullanıcılarımıza en iyi sınıf mobil deneyimi yaşatmayı başarıyoruz. Tüm çalışmalar, kullanıcıların büyük çoğunluğunun sadece birkaç uygulamayı düzenli kullandığını, geri kalan çoğu uygulamanın hiç kullanılmadığını ya da akıllı telefonlardan silindiğini gösteriyor. Bu nedenle, aplikasyon geliştirme konusunda çok titiz davranmayı uygun buluyoruz. Bir aplikasyon yaratırken halihazırda web üzerinden sağladığımız zengin deneyimi daha da güçlendirmemiz gerekiyor. Bu sebeple, müşterilerimizin sadece yükleme değil aynı zamanda düzenli olarak kullanacağı bir aplikasyon geliştirebilmek için çeşitli araştırma ve çalışmalar yürütmeye devam ediyoruz.
Gelecekte piyasaya sürmeyi planladığınız aplikasyonlardan bahsedebilir misiniz? Önümüzdeki süreçte kullanıcıları neler bekliyor?
Halihazırda IOT müşterilerimiz için aplikasyonumuz mevcut ancak kullanıcı tabanı hala sınırlı. IOT standart hale geldiğinde, ki bunun yakın gelecekte olacağına inanıyoruz, IOT aplikasyonumuza pek çok yeni özellik ekleyeceğiz. Şu anda müşterilerimize gelişmiş servis çözümleri bulmaya odaklanmış durumdayız. Eğer bir uygulama geliştirilecekse bu müşterilerimizin hayatını daha kolaylaştıracak servis tabanlı çözümler sağlayan bir aplikasyon olacaktır.
Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?
Aplikasyon günümüzde bir gereklilik değil. Her markanın mobil bir aplikasyon geliştirmesi gerekmiyor. Böyle bir maceraya atılmadan önce bazı ciddi soruların sorulması gerekiyor; mesela aplikasyon web üzerinden sağlanamayan bir özelliği müşterimize sunuyor mu? Müşterilerimiz bu aplikasyonu düzenli kullanacak mı? Bu aplikasyon nasıl ve neden alışkanlık yaratıyor? Bir mobil aplikasyon ancak düzenli kullanılacaksa anlamlıdır ve bu da başarılması kolay bir şey değildir.
YORUM YAZIN
Yorumunuz Alınıyor
Boş Yorum Gönderemezsiniz
YORUMLAR
Hiç Yorum Yok