Kandırmayın kendinizi
Volkan Akay
Kandırmayın kendinizi
Yalnızlıktan öleceksiniz,
Etrafınız kalabalıkmış ya da yoğunmuş gibi yapmaktan zevk alamaz oldunuz,
Kendinizi önemli hissetme ve hissettirme çabanız kişiliğinizi yüz parçaya bölüyor,
Karakteriniz her duruma göre rol kestiği için hayattan aldığınız zevk hep yarım kalıyor, arayışınız bitmiyor, sevmediğiniz insanlara benziyorsunuz ama bu durumdan kurtulmak için sohbetlerinizde ben şöyle şöyle insanlar sevmem deyip kendinizi aklamaya çalışıyorsunuz,
Beraber yaşadığınız insanlardan yoruldunuz ya da belki onları eskisi kadar sevmiyorsunuz ama bunu kendinize itiraf etmekten bile korkuyorsunuz,
Alttan almaktan, idare etmekten, hoş görmekten, affetmekten nefret ediyorsunuz,
Yapmaya mecbur hissettiğiniz şeylerin sayısı arttıkça hayattan soğuyor, kendinizden kaçıyorsunuz,
Güçlüymüş gibi davranmak artık size acı veriyor,
Pes etmeye, yoruldum demeye, vazgeçmeye yer arıyorsunuz,
Ben yaptım sen de yapabilirsin sözlerini duymaktan kusacaksınız artık,
Birilerinin seni sahiden dinlemeden, anlamadan, hissetmeden hadi devam et demesinden bıktınız,
Seni anlıyorum ama diye başlayan cümlelerden yoruldunuz,
Size sadece geçici rahatlıklar veren sözlerden gına geldi,
Bazen hayatımı mahvettiniz diye böğürmek, sizin yüzünüzden hayatımı ıskaladım, düşün yakamdan, beni rahat bırakın diye haykırmak istiyorsunuz,
Yetişmeye, orta yolu bulmaya çalışmak, anlaşma, uzlaşma zemini arayan taraf olmak istemiyorsunuz,
Sevmek zorunda olmaktan, seviyormuş gibi davranmaktan, dengeli insan olmaktan usandınız,
Kandırmayın kendinizi,
Böyle hissediyorken hissetmiyormuş gibi yapmayın,
Yoksa içi dışı bir olmuyor insanın,
Ondan bu aşk yalanları,
Bu saçma ayrılık gayrılıklar,
Bu gizli düşmanlıklar, kıskançlıklar, dost kazıkları,
Ondan bu kendini kandırmalar, görmezden, duymazdan gelmeler, nafile kaçışlar,
İçi başka konuşuyor, dışı başka insanın,
Ondan bu samimiyetsiz ifadeler, çabuk sinirlenmeler, tahammülsüzlükler,
Gerçekleri ya da hayalleri ertelemeler, üşengeçlikler, tembellikler,
Hayal kırıklıkları, çaresizlikler, takatsizlikler, hemen bıkmalar,
Ruhu başka yerde insanın, aklı gönlü başka,
Uyumsuzlar ne zamandır,
İçi dışı bir olmuyor insanın,
Affeder gibi yapmalar,
Unuttum yalanları,
Kıymet bilmemeler,
Düşene ben demiştim deyip, gizli saklı gülmeler hep bundan,
Hissettiğiyle yaptığı arasında dağlar var,
Sevmek zorunda kalmalar,
Susmak zorunda olmalar,
Kabullenme, onaylama, tamam deme mecburiyetleri,
O yüzden bazen içinde kocaman dışında hiç,
Bazen dışında kocaman içinde hiç,
Yaşadığıyla yaşamak istediği arası toprakla gök kadar,
Acısı da, kini de, öfkesi de, üzüntüsü de, mutluluğu da bu yüzden ölçüsüz, garip, sahipsiz ve hükümsüz...
YORUM YAZIN
Yorumunuz Alınıyor
Boş Yorum Gönderemezsiniz
YORUMLAR
Hiç Yorum Yok