İstanbul Modern’in yeni sergisi doğanın değerini ve sürdürülebilirlik kavramını vurguluyor

“YOK OLMADAN” İstanbul Modern, 2016 yılındaki ilk ana sergisi “YOK OLMADAN: Doğa ve Sürdürülebilirlik Üzerine Bir Sergi” ile doğa ve ekolojiyi konu alırken sürdürülebilirlik kavramına da değinen sanatçıları bir araya getiriyor. Eczacıbaşı Topluluğu veŞekerbank sponsorluğunda, TAV Havalimanları Holding’in katkılarıyla, 13 Ocak - 5 Haziran 2016 tarihleri arasında dünyanın farklı köşelerinden yirmi sanatçı ve sanat grubunu ağırlayan sergi, doğa algımıza dair farklı bakış açıları ve ekosistemle ilişkimize dair yeni farkındalıklar öneren çalışmalara yer veriyor. Serginin basın toplantısına İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Dr Erdal Karamercan, Şekerbank Genel Müdürü Halit Yıldız, sergi küratörleri Çelenk Bafra ve Paolo Colombo, sanatçılar Alper Aydın, Bingyi, Jasmin Blasco, Elmas Deniz, Lars Jan ve Annie Saunders, Maro Michalakakos, Camila Rocha, Canan Tolon ve ikonoTV “Art Speaks Out” programı temsilcileri katıldılar. İstanbul Modern’den Çelenk Bafra ve Paolo Colombo’nun küratörlüğünü yaptığı sergide,Roger Ackling, Bas Jan Ader, Alper Aydın, Bingyi, Jasmin Blasco ve Pico Studio, Charles Dellschau, Elmas Deniz, Mark Dion, Hamish Fulton, Rodney Graham, Lars Jan, Mario Merz, Maro Michalakakos, Joni Mitchell, Yoko Ono, Camila Rocha, Canan Tolon, ikonoTV, Francesco Garnier Valletti ve Pae White tarafından hazırlanan resim, çizim, heykel, yerleştirme, fotoğraf ve hareketli görüntüler yer alıyor. Bafra ve Colombo’nun “doğaya özlemin, yaşanabilir bir dünyanın ve sürdürülebilir bir ekolojik dengeye duyulan arzunun tezahürü” olarak nitelendirdiği YOK OLMADAN, insanın doğa ve ekosistemle kurduğu ilişkiyi sanat yoluyla pekiştirmeyi ve sürdürülebilirlik kavramına sanat aracılığıyla bakarak çözüm odaklı yeni bakış açıları getirmeyi hedefliyor. 19. yüzyıldan günümüze farklı dönemlerden sanatçıların doğayı nasıl algıladıklarını ve sürdürülebilirlik kavramıyla ilişkilerini yansıtan çalışmalarda, insanın bitki ve hayvanlar başta olmak üzere tüm ekosistem ile etkileşimine dair yorumlara ve yenilikçi önerilere yer veriliyor. Sergideki yapıtlardan bazıları büyük ekolojik meseleleri çözmenin olanaksızlığına işaret ediyor, bazılarıysa ekosistemin korunmasına ve insan türünün onunla uyum içinde varlığını sürdürebilmesine yönelik öneriler içeriyor. Sergide doğayı kavramsallaştırarak ele alan sanatçılar, konu ve malzemelerini doğadan seçiyor, hatta doğanın bizzat kendisini sanatsal üretim tekniği olarak kullanıyor. Sergi, başlığını Joni Mitchell’in şarkısının nakaratından alıyor Bilmezsin eldekinin değerini; Yok olmadan. “YOK OLMADAN” sergisi başlığını Kanadalı ozan-şarkıcı ve sanatçı Joni Mitchell’ın 1970’de yayınladığı “Big Yellow Taxi” (Kocaman Sarı Taksi) adlı şarkının nakaratından alıyor. Parçanın nakaratında doğanın kıymetinin “yok olmadan” anlaşılmadığı vurgulanırken, sergide de doğanın insan hayatındaki vazgeçilmezliği ve çok geç olmadan yapılabileceklere dair işaretler var. Farklı versiyonlarla karşımıza çıkmaya devam eden bu popüler parça yayınlandığı dönemde, dünyayı etkileyen radikal değişiklikler karşısında hızla bilinçlenen bir kuşağın ekolojik duyarlılığını temsil etmişti. Sergi küratörlerine göre dünya çapında ekolojik farkındalık ve sürdürülebilirlik konusuna getirdikleri incelikli yorumlarla meseleyi kültürel ve toplumsal bir kırılma noktasına taşıyan sanatçılar özel bir ilgiyi hak ediyor; bu nedenle “YOK OLMADAN”ı Joni Mitchell’ın da dahil olduğu ve çevre konusunda toplumsal bilincin gelişmesine katkıda bulunan ‘68 kuşağına ve günümüzde çevresel sorunlara yeni bakış açıları kazandıran tüm sanatçılara adıyorlar. Oya Eczacıbaşı: “Doğa ve çevresel konular sanat kurumlarının gündeminde” İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, yeni yılı doğayı yücelten ve çevresel farkındalığı gündeme getiren “YOK OLMADAN: Doğa ve Sürdürülebilirlik Üzerine Bir Sergi” ile karşıladıklarını belirterek, öncelikli bir konu haline gelen doğa ve çevresel sorunların sanat kurumlarının gündeminde olduğunu vurguladı: “Dünya çapında sanat kurumları ve müzelerde doğa ve ekoloji üzerine yayın ve projeler sıklıkla gerçekleştiriliyor. İstanbul Modern’in benzer bir yaklaşımla 2011 yılında düzenlediği ‘Kayıp Cennet’ sergisinde, video ve dijital medyayı kullanan sanatçılar, yitirdiğimiz doğaya özlemin yanı sıra doğa ve teknoloji çatışmasının sanattaki izdüşümünü yansıtıyordu. Her geçen gün yeniden tanımlanan mekân kavramına dair farklı bakış açıları sunan ‘Habitat’ adlı fotoğraf sergimiz ise, ‘YOK OLMADAN’ sergisinin ön programıyla eşzamanlı olarak açıldı. Yine sergi devam ederken kısa süreli sergiler alanında VitrA Çağdaş Mimarlık Dizisi’nin konut mimarisine odaklanan son sergisinin müzede yer almasının, sanat yoluyla farkındalık yaratmasını ve ziyaretçileri çevreyi koruma ve sürdürülebilir gelecek üzerine düşünmeye yöneltmesini umuyoruz.” Çelenk Bafra: “Doğayı korumaya dair yüzeysel bakışın sanatçılar tarafından tersyüz edilmesine ihtiyacımız var” İstanbul Modern Küratörü Çelenk Bafra, yaşadığımız gezegene gelişme ve iktidar hırsıyla yaptıklarımızı, başka hiçbir canlı türünün ve doğal gücün yapamayacağının altını çizdi: “Kendi kendimizi soktuğumuz bu çıkmaza artık ne ‘iklim zirvesi’ gibi küresel politik girişimler ne de doğaya dönüşü benimseyen kişisel inisiyatifler deva olacak gibi görünüyor. Gidişat böyleyken, doğayla ilişkimizin ve doğayı korumaya dair yüzeysel ve samimiyetsiz bakış açılarının sanatçılar tarafından tersyüz edilmesine her zamankinden çok ihtiyacımız var. Daha da önemlisi, sanatın sarsıcı ve sağaltıcı gücünün hepimize iyi geleceğini düşünüyorum.” Paolo Colombo: “Sürdürülebilirliği derinlemesine düşünmenin aciliyeti apaçık ortada” İstanbul Modern Uluslararası Sanat Danışmanı Paolo Colombo ise, “Dünyanın pek çok megapolündeki hava kirliliği ve farklı yerlerden gelen iklim kaynaklı felaketlere dair haberler okuduğumuz bu günlerde, sürdürülebilirliği derinlemesine düşünmenin ve doğayla etkileşimimize yeni bir şekilde yaklaşmanın aciliyeti ne yazık ki apaçık ortada. Sergideki sanatçılar bu konulara odaklanan çalışmaları aracılığıyla hem bizimle hem birbirleriyle ilham verici bir diyalog kuruyor. Konumuz o kadar kapsamlı ve katmanlı ki, “YOK OLMADAN”, her geçen gün genişleyen ve önümüzdeki yıllarda bir davranış normuna dönüşmesini umduğumuz yeni bilinç deryasında olsa olsa bir damla olabilir” dedi. Erdal Karamercan: “Sergi, sürdürülebilirliğin temel yapısında yer alan ‘doğa’ bileşeninin, sosyal sürdürülebilirlik ile buluştuğu nokta” Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Erdal Karamercan “sürdürülebilirliğin” Eczacıbaşı Topluluğu’nun gündeminde daima önemli yer tutan bir yaklaşım olduğunu belirtti: “Kurucu sponsoru olarak 11 yıldır eşlik ettiğimiz İstanbul Modern, 2015 Aralık ayında gerçekleşen Paris İklim Zirvesi’nin ardından, 2016 yılını doğayı yücelten ve sürdürülebilirlik kavramını vurgulayan bir güncel sanat sergisiyle karşılıyor. Sürdürülebilirliğin temel yapısında yer alan ‘doğa’ bileşeninin, sosyal sürdürülebilirlik ile buluştuğu nokta olan ‘YOK OLMADAN’ sergisi ile Eczacıbaşı Topluluğu’nun bu konudaki yaklaşımı bir kez daha gözler önüne serilmiş oluyor. Bu bağlamda doğaya ‘sürdürülebilirlik’ ekseninden bakan uluslararası sanatçıların, içinde yaşadığımız dünyaya ve ekolojik meselelere dair ortak tavırlarını sunduğu ‘YOK OLMADAN’ sergisini sanatseverlerle buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz.” Halit Yıldız: “Sürdürülebilir kalkınmayı çevresel ve sosyal boyutlarıyla destekliyoruz” Şekerbank Genel Müdürü Halit Yıldız, İstanbul Modern’in “YOK OLMADAN” sergisi ile evrensel bir çalışmaya imza attığını ve bu sergiyi desteklemekten büyük mutluluk duyduklarını ifade etti. Finansal erişimin yaygınlaştırılması, yerel üretimin desteklenmesi ve kültürel mirasın korunmasının, sosyal açıdan kapsayıcı bir büyüme için önem taşıdığının altını çizen Halit Yıldız şunları kaydetti: “Duyarlı bankacılık anlayışımız doğrultusunda faaliyetlerimizi bu yönde geliştirirken yalnızca iktisadi üretimi değil, sanat üretimini de destekliyoruz. Bunun en güzel adımını da 5 yıl önce attık. Çağdaş sanatı daha geniş kitlelere ulaştırmak amacıyla oluşturduğumuz yeni medya sanatları odaklı ‘Açıkekran’ platformumuz ile çağdaş sanatı şubelerimizde yerel halkla buluşturuyoruz.” İstanbul Modern’le dört yıldır sürdürdükleri ‘Dokunduğum Renk’ projesi kapsamında, sergi boyunca sürdürülebilirlikle ilgili atölyeler gerçekleştirileceğini hatırlatan Yıldız, “İstanbul Modern ile uzun soluklu çalışmalarımızın devam etmesini ve önümüzdeki dönemde iş birliklerimizle kültür-sanat hayatına katkıda bulunmayı diliyoruz” şeklinde konuştu. Sergiye özel prodüksiyonlar ve işbirlikleri
  • YOK OLMADAN: Doğa ve Sürdürülebilirlik Üzerine Bir Sergi”nin ön programı Paris’te düzenlenen Dünya İklim Zirvesi eksenindeki küresel ölçekli kültürel etkinlik platformu ArtCOP21 işbirliğiyle 23 Aralık’ta başlamıştı. Ön program kapsamında sanatçı-aktivist Yoko Ono’nun İstanbul Modern Koleksiyonu’na bağışladığı ve kendi deyimiyle “bir süreklilik olarak yaşamın ta kendisini anlatan” Ex Itadlı büyük ölçekli yerleştirmesi 23 Aralık’tan itibaren ziyarete açıldı.
  • Sergi kapsamında dijital yayın platformu ikonoTV ile özel işbirliği yapıldı. Böylece, ikonoTV’nin hazırladığı “Art Speaks Out” (Sanat Sözünü Sakınmıyor) başlıklı doğa ve ekoloji temalı uluslararası video seçkisi ön programın başladığı 23 Aralık’tan itibaren sergi salonunda gösterilmeye başladı. Türkiye’den Ahmet Albayrak, Kerem Ozan Bayraktar, Begüm Yamanlar ve Müge Yıldız’ın da arasında bulunduğu toplam 57 uluslararası sanatçıya yer veren programda, küresel ısınma, kentleşme, karbon salınımı, yeşil alanların tahrip edilmesi, çölleşme gibi çevre sorunları; video sanatı, sessiz belgeseller ve deneysel filmlerle ele alınıyor.
  • Arazi sanatının ve çevreci sanatın genç takipçisi Alper Aydın, sergi küratörlerinin davetiyle “YOK OLMADAN” için bireyin kimliğinin inşasıyla doğanın ilişkisini anımsatan yeni bir yapıt üretti. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden topladığı taşlarla inşa ettiği Taş Kütüphanesi içinde bulunduğumuz coğrafyadaki farklı toplulukların ortak belleğini temsil ediyor.
  • Sergi için, Güney Kafkasya’nın olağanüstü doğasında “drone” olarak bilinen insansız hava aracının çektiği görüntülere sanatsal müdahalede bulunan Elmas Deniz, “güzel” ve “el değmemiş” doğa deneyimine olan talebin gitgide artışını sorgulayan İnsansızve ona eşlik eden drone-kuş melezi heykel ile, insan ve insan teknolojisinin doğayı algılama, sunma ve doğa üzerinde iktidar oluşturma biçimlerini sorguluyor.
  • Serginin ana görseli olarak da seçilen Maro Michalakakos imzalı boynu bacağına dolanmış flamingo resmi, kendi yetersizliklerimiz ve hatalarımızdan hasar görmüş dünyanın bir metaforu. Sergiye özel yeni suluboya resimler yapan, Yunanistan’dan sanatçı Maro Michalakakos’un üslubu, 19. yüzyıldaki bilimsel kuş tasvirlerini çağrıştırıyor.
  • Camila Rocha, sergi küratörlerinin davetiyle memleketi Brezilya’nın zengin görselliğinden ve doğa felsefesinden esinlenerek, canlı, yapay ve özel üretim bitkilere yer veren ve adeta “sefası” sürülebilecek bir bahçe tasarladı. “YOK OLMADAN” için müzenin alt kat fuaye alanına özgü kurgulanan Sefatoryum, sergi süresince doğa ve sürdürülebilirlik üzerine farklı bakış açılarının tartışılıp kaynaşabildiği buluşmalara ve katılımcı programlara da evsahipliği yapacak.
Sergi Etkinlikleri “YOK OLMADAN: Doğa ve Sürdürülebilirlik Üzerine Bir Sergi” kapsamında İstanbul Modern Eğitim ve Sosyal Projeler Bölümü, Doğa Dostu Sanat Atölyeleri başlıklı, sergiye özel bir program düzenliyor. İstanbul Modern Sinema, Güzel ve Çirkin başlıklı film programını gösterime sunuyor. İstanbul Modern Mağaza’da sergi kataloğunun yanı sıra sergiye özel bir ürün seçkisi ve İstanbul Modern Kütüphane’de sergi sanatçılarıyla ilgili yayınlar bulunuyor. Sergi süresince sanatçı söyleşileri, paneller ve çevre konularında farkındalık yaratmaya çalışan kişi ve kuruluşlarla buluşmalar da planlanıyor. Sergi küratörleri Çelenk Bafra ve Paolo Colombo’nun moderatörlüğünde 13 Ocak Çarşamba günü saat 18.30’da İstanbul Modern Sinema’da gerçekleşecek söyleşide sergi için İstanbul’a gelen beş sanatçı, Çin’den Bingyi, ABD’den Jasmin Blasco, Yunanistan’dan Maro Michalakakos, ABD’den Annie Saunders (Lars Jan’ın “Holoscenes” projesinin koreograf ve performansçısı) ve ABD ile Türkiye arasında çalışmalarını sürdüren Canan Tolon, kendi sanat pratikleri üzerinden “YOK OLMADAN” sergisinin kavramsal çerçevesini tartışıyor. İstanbul Modern Eğitim ve Sosyal Projeler Bölümü, Eğitim Sponsoru Garanti Bankası’nın katkılarıyla “YOK OLMADAN: Doğa ve Sürdürülebilirlik Üzerine Bir Sergi”ye paralel olarak, okul gruplarına yönelik “Doğa Dostu Sanat Atölyeleri” adında özel bir atölye programı hazırladı. İlk kez gerçekleştirilen bir uygulamayla Berrak-Nezih Barut, Berrak-Kamil Coşkun, Cem Eren, Bergüzar Korel-Halit Ergenç, Esra Oflaz Güvenkaya, Selen Sarıoğlu, Türkan Özilhan Tacir, Aylin-Özcan Tahincioğlu, İrden-Hasan Ulusoy, Arzuhan-Mehmet Ali Yalçındağ ve Cem Yılmaz’ın destek olduğu “YOK OLMADAN” sergisi eğitim programları, doğayı tanımaya, doğadan ilham alarak sanat çalışmaları üretmeye ve sürdürülebilirliğe odaklanıyor. Atölye programlarında 4-12 yaşarasındaki çocuklar, sergideki çalışmalar aracılığıyla doğa ve sanat arasındaki ilişkileri keşfederken, bir parçası oldukları doğayı daha yakından inceliyor ve güzel bir gelecek için fikir önerileri sunma fırsatı buluyor. İstanbul Modern, bu sergiyle çocuklara doğayı sanat yoluyla tanımaya ve yorumlamaya yönelik “Büyütecimdeki Dokular”, “Hayalimdeki Ağaç” ve “Çevreci Fikirler Kılavuzu” başlıklı üç farklı etkinlik sunuyor. Ayrıca, Özden Çetin, sergi vesilesiyle 300 yıllık bir zeytin ağacını İstanbul Modern’e bağışladı. İstanbul Modern Sinema, Sinema Sponsoru Türk Tuborg A.Ş.’nin katkılarıyla “YOK OLMADAN: Doğa ve Sürdürülebilirlik Üzerine Bir Sergi”ye paralel, 100 yıllık bir sinema tarihi boyunca hayvanların başrol oynadığı filmlerden oluşan Güzel ve Çirkinbaşlıklı bir program hazırlıyor. 5-15 Mayıs 2016 tarihleri arasında sinema ekranında hayvanlara ait bir alan açan programda farklı zaman, tür ve kültürlere ait, içinde karakter veya tema olarak hayvanların olduğu filmler yer alıyor. Bu filmler bize yabancı bir dünyayı ele geçirip ehlileştirme, ne kadar tanıdık olsa da bilinmeyen bir şeye bakma güdümüzü hatırlatıyor. İnsanın kendinden başka canlılardan da faydalanıp, onları tahrip ve hatta yok ederken, aynı zamanda onlarla empati kurabileceğini gösteriyor. Sinemada çoğu zaman medeniyetin doğal karşıtı olarak karşımıza çıkan bu hayvan temsilleri bir yandan korku ve arzularımıza dokunurken bir yandan da bu duyguları yansıtma görevi görüyor. İstanbul Modern Mağaza’da “YOK OLMADAN” sergisinin Türkçe-İngilizce kataloğunun yanı sıra Maro Michalakakos’un serginin ana görseli olarak da kullanılan suluboya çalışmasının yer aldığı poster, kartpostal, magnet, defter, kitap ayracı, çanta, yastık ve iPhone kapaklarından oluşan ürün seçkisi bulunuyor. Sergi için ayrıca doğa ve sürdürülebilirlik kavramlarından yola çıkan defterler, yapboz oyuncaklar ve özel tasarım objelerden bir seçki hazırlandı. Araştırmacı ve ziyaretçilerin yararlanabildiği İstanbul Modern Kütüphane’de sergideki sanatçılarla ilgili kitap ve katalogların yanı sıra doğa ve sanat ilişkisini ele alan yayınlar yer alıyor. Sergi Kataloğu Türkçe-İngilizce hazırlanan sergi kataloğunda “YOK OLMADAN”da yer alan sanatçı ve yapıtlarla ilgili metin ve fotoğraflarla birlikte, sergi için yazılan ve konu üzerine farklı bakış açıları sunan üç makale yer alıyor. Çelenk Bafra ve Paolo Colombo’nun kavramsal çerçeveyi ve sergideki yapıtları sundukları ortak metinlerinin yanı sıra Post Carbon Institute’teki çalışmalarıyla tanınan eğitimci ve çevreci Richard Heinberg makalesinde “neden sürdürülebilirlik?” sorusuna yanıt ararken, sanat tarihçi Dr. Roger Cook iseDostum Güzel Hava: Antroposen için Sanat başlıklı makalesiyle sergideki yapıtlar bağlamında doğa ve sanat ilişkisini yorumluyor. 1452597096_MARO_MICHALAKAKOS 1452597102_Bingyi 1452597156_03 1452597185_01 1452597164_04 1452597212_06 1452597185_02 1452597236_07 1452597196_MARK_DION 1452597192_05 1452597256_09 1452597090_CANAN_TOLON 1452597260_08
 Anasayfa'ya Dön

YORUM YAZIN

Max. 255 karakter girebilirsiniz

Yorumunuz Alınıyor

Boş Yorum Gönderemezsiniz

YORUMLAR

Hiç Yorum Yok

BENZER HABERLER