Türkiye’yi dünyada temsil edecek TRT WORLD, habercilik alanında global bir marka olma yolunda gün sayıyor. ‘İnsan’ı merkeze alan haber anlayışıyla başta mazlumlar olmak üzere tüm insanların sesini din, dil ve ırk farkı gözetmeksizin tüm dünyaya duyurmayı hedefliyor. Gündem belirleyerek birleştirici güç olacak kanalın logosunda da bu ilkeye uygun olarak doğu ile batının birleşimi vurgulanıyor.  TRT’nin 51. kuruluş yıl dönümünde internet sitesi ve sosyal medya iyi bir başlangıç yapan TRT WORLD, 18 Mayıs Pazartesi günü test yayınına başladı. Misyonu, mazlum insanların sesini din, dil ve ırk ayrımı yapmadan tüm dünyaya duyurarak gündem yaratmak olan TRT World, dünyada görülmesi ve duyulması gereken daha fazla şey olduğuna inanıyor ve haberin merkezine ayrım yapmadan insanı koyuyor. Tüm haber anlayışını insan odaklı kuran TRT WORLD, toplumlar arasında ayrım yapmayan vizyonuyla sesi duyulmayan kalabalıkların aynası görevini üstlenmeyi hedefliyor. Suni son dakikalar peşinde koşmadan ve istatistiklere boğulmadan insan hayatı ve yaşamın gerçeklerine odaklanacak. Kadrosuna tecrübeli habercileri kattı  TRT World’ün bünyesine BBC, Bloomberg, CNN ve Al Jazeera gibi kanallarda çalışmış tecrübeli ekran yüzleri katıldı. National Geographic ve Discovery Channel kalitesinde belgesel yapımlarına da yer verecek olan TRT World’ün merkez stüdyosu İstanbul’da olacak. Washington DC, Londra ve Kuala Lumpur gibi merkezlerde kurulacak stüdyolar ile yayınlar geniş bir alanda 7 gün 24 saat canlı olarak gerçekleşecek. Yine dünyanın dört bir tarafından muhabirler canlı haber yayınlarıyla uluslararası ölçekte haber yayını yapacaklar.  Avrupa’nın en büyük stüdyosu İstanbul’da inşa edildi Teknoloji diğer alanlarda olduğu gibi yayıncılıkta da her geçen gün yenileniyor. 60 yıllık bir yayın tecrübesi olan TRT, yeni kanalı için bütün teknolojik gelişmelerden yararlandı. Avrupa’nın en büyük ve en yeni teknolojisi ile donatılmış stüdyosu İstanbul’da inşa edilirken,  sade bir ekran ve renk seçimini titizlikle belirlendi. TRT Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren, TRT World için şunları söyledi, "İstanbul merkezli, fakat dünyayı dünyaya anlatan bir haber kanalı olacak. Asya, Amerika ve Avrupa kıtalarında çeşitli temsilcilikleri ve birçok alanda muhabirleri bulunacak ve insan odaklı hikayeler izleyiciye sunulacak. Şu an Kuala Lumpur, Washington ve Londra'da stüdyolarımız kurulma aşamasında. Oralardan gün içinde yayınlar yapılacak, konuklar alınacak. TRT World, onlarca ülkeden aramıza katılan profesyonel gazeteciler, teknik ekiplerle dünya çapında, referans alınan bir yapılanmaya sahip olacak." Teknolojiye ayak uydurmak ve alt yapıyı sorunsuz kurmaktan ziyade yoğunlaştıkları konunun personel seçimi olduğu belirten Eren, “Dünyanın farklı noktalarından binlerce insan iş başvurusunda bulundu. Profesyonel insan kaynakları aracılığı ile bu başvuruları değerlendirdik. Uluslararası insan kaynakları uzmanları ile birlikte büyük yayın kuruluşlarından transferler yaptık.” dedi. “Kurumsal rengimiz Turkuaz” TRT World, kurumsal rengini turkuaz olarak belirledi. TRT World logosu şekil olarak, marka DNA’sının birçok özelliğini taşıyor. Global bir haber kanalına yakışır vizyonun gereklerini de gözettiklerini belirten Eren, “Görsellerimizde dünya üzerindeki farklı renk ve dilleri simgeleyen parçacıklar var ve bunların bir araya gelmesi anlamlı bütünlüklere dönüşüyor.  World kelimesinin içinde ön planda olan büyük nokta hareketli görüntülerde yüzlerce parçanın bütünleşimi olarak global temsil inancımızı resmediyor. Hareket esnasında, noktayı çevreleyen ve iki yarımdan oluşan “O” harfinin saat yönünün tersine dönmesi ise; toplumsal mirasımızı referans alıyor ve doğu ile batının birleşimini vurguluyor. ” dedi. Eren, “Doğru, tarafsız ve insan odaklı yayın politikamızla kısa süre içerisinde, dünya devleri arasında gireceğiz. Bizi öne taşıyacak en önemli unsur mazlum halkların sesini duyuracak olmamız.  TRT Genel Müdürü Şenol Göka ise,  “Türkiye hatırı sayılır bir ülkedir. Dolayısıyla bu ülkenin, bu ülke insanının söyleyecek çok sözü var. Bu rekabetçi ortamda bütün dünyanın kolay anlayacağı bir dille yayın yaparsak, ülke insanının söylemek istediği birçok şeyi daha rahat anlatabileceğimizi düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.