Glamira’ya Sportmen Dokunuş: Mesut Özil

Başarılı spor hayatının yanı sıra mücevher tutkunu olmasıyla da tanınan Mesut Özil, Glamira’yla yaptığı anlaşma kapsamında markanın yüzü oldu ve kendi koleksiyonunu tasarladı.

Mesut Özil, Glamira’yla yaptığı anlaşma kapsamında markanın yüzü oldu ve kendi koleksiyonunu tasarladı. Ünlü futbolcu ve Glamira CEO’su Adem Topaloğlu ile bu iş birliğinin arka planındaki süreci konuştuk.


Elif Tütüncü

Öncelikle hayırlı olsun, Glamira’nın yeni marka yüzü oldunuz. Bu iş birliği nasıl başladı? İlk teklif geldiğinde ne hissettiniz, kabul etme sebepleriniz neler oldu? Arka plandaki süreçten biraz bahseder misiniz? 

Çok teşekkür ederim. Glamira uzun zamandır bildiğim ve takip ettiğim bir markaydı, o yüzden teklif geldiğinde çok heyecanlandım. Bildiğiniz gibi şu ana kadar ön planda olduğum konu futboldu. Glamira’nın teklifi ise bana çok bilinmeyen mücevher tutkumu, alanında profesyonel, işini severek ve tutkuyla yapan bir marka ile geliştirme, bu alanda yeni çalışmalar yapıp üretme şansı sağladı. Benim için bir işi tutkuyla ve severek yapmak her zaman çok önemli oldu, başarılarımı da buna borçluyum. Hiçbir zaman keyif almadığım bir işte çalışmadım, çalışamam da. Futbol gibi mücevher de vazgeçilmezlerim arasında. Bu nedenle mücevher sektörü benim için çok doğru bir karar oldu. Glamira’nın uzun yıllara dayanan tecrübesi, profesyonel ekibi ve çok sevdiğim bir alanda kendi koleksiyonumu tasarlama imkânı sunması beni çok heyecanlandırdı ve teklifi hemen kabul ettim. 

Biliyoruz ki ünlü isimler hem kariyeri hem itibarı açısından gelen teklifleri ince eleyip sık dokuyor. Peki siz markaların tekliflerini değerlendirirken neleri göz önünde bulunduruyorsunuz? Sizin bir markayla çalışabilmeniz için markada olması gereken, en çok önemsediğiniz kriterler neler? 

Özellikle profesyonel yaklaşımları ve mücevhere duydukları tutku beni çok etkiledi. Glamira 1999 yılından beri bu sektörün içinde ve her geçen gün daha da büyüyor. Sektöre olan yenilikçi yaklaşımları, kişiselleştirilebilir mücevher alanındaki öncü konumları ve dünyanın dört bir yanına uzanan ağları ile sürekli kendilerini daha da ileriye taşıyorlar. Ayrıca tasarladıkları her bir tasarım için kişiselleştirme olanağı sunmaları ve her bir mücevheri o kişiye özel olarak üretmeleri, işlerini severek ve keyifle yapan bu ekibi sektörün vazgeçilmezleri arasına koyuyor. O yüzden ilk tanıştığımız günden beri çok keyifli, verimli ve heyecan verici bir süreç oldu benim için.

Glamira’yı, sizde uyandırdığı çağrışımlar kapsamında 3 kelime ile tanımlamanız gerekseydi, neler söylerdiniz?

Öncü, benzersiz, dinamik.

Peki Glamira kullanıcısını tanımlamanız gerekse neler söylerdiniz? Bu iş birliğinde marka için nasıl bir profili temsil ediyorsunuz?

Glamira kişiselleştirilebilir mücevher anlayışıyla herkese hitap eden ender firmalardan biri. Yenilikçi tasarımları ve sundukları sınırsız kişiselleştirme olanakları ile herkese kendi mücevherini tasarlama olanağı sunuyor. Glamira, kendi stil anlayışını ve zevkini kullandığı mücevhere yansıtmaktan çekinmeyen, kendi eşsiz mücevherini yaratmayı tercih eden bir müşteri profiline sahip. Pek çok şeyin aynı olduğu, hazır tüketimin egemen olduğu bu dünyada benzersizliği ve eşsizliği savunmaları, müşterilerini kendi özgün mücevherlerini yaratmaya yöneltmeleri gerçekten çok değerli.


Marka yüzü seçmek hem markayı taşıyabilmesi, doğru yansıtabilmesi hem de iş birliğinin insanlar için samimi bulunması gibi birçok açıdan kritik bir karar. Sizin Mesut Özil’i tercih etme sebebiniz ne oldu? Karar aşamasından ve sebeplerden bahseder misiniz?
 

Adem Topaloğlu: Marka yüzü için doğru kişiyi seçebilmek çok kritik bir süreç gerçekten de. Biz de kendi araştırmalarımız ve ekipçe yaptığımız görüşmelerden sonra bu ismin Mesut Özil olduğuna karar verdik. Öncelikle kendisinin dünya çapında başarısını defalarca ispatlamış, yaptığı işte ikon hâline gelmiş bir isim olması bizim için çok önemliydi. Mesleki başarılarının yanında kişisel hayatıyla geniş kitlelerin takdirini kazanmış biri olmasını da kesinlikle göz ardı etmedik. Ayrıca iş birliği demek uzun soluklu bir proje de demek. Bu sebeple, kendisinin vizyon sahibi olması ve tarzıyla bizi etkilemesi, Mesut Özil’in uzun vadede de markamız için doğru bir isim olduğunu kesinleştirdi. Futbol ve mücevher ilk başta yan yana pek düşünülmese de burada bizim için önemli olan enerjimizin, vizyonumuzun ve aklımızdaki fikirlerin uyuşmasıydı. Öte yandan, Glamira olarak erkekler için de geniş bir ürün yelpazemiz var. Erkek ürünlerimizi öne çıkarmak ana amaçtı ve bunun için Mesut Özil ile iş birliği yapmak aldığımız en yerinde kararlardandı. 

Diğer yandan yalnızca marka yüzü olmakla kalmayıp kendiniz de tasarımcılar ile bir koleksiyon tasarladınız. Bu tasarım süreci nasıl geçti sizin için, ne kadar sürdü ve nelerden ilham aldınız? 

Mesut Özil: Tasarım süreci oldukça keyifliydi. Profesyonel bir ekip, deneyimli tasarımcılar ve çok yetenekli zanaatkarlarla tanıştım. Hepimizin ortak noktası mücevhere duyduğumuz tutkuydu. Bu yaratıcı süreç, birbirimizden ve hayattan ilham alarak hem çok eğlenceli hem de çok verimli ilerledi. Değerli taşlar, mücevher tasarımı ve üretimine dair de pek çok yeni şey öğrendim. Orası gerçekten farklı bir dünya ve sürecin her bir aşaması benim için ayrı keyifliydi.

Adem Topaloğlu: Koleksiyon yapmaya karar vermemizin ardından keyifli bir araştırma süreci gerçekleştirdik. Bu süreçte ilk olarak Mesut Özil’in profesyonel futbol kariyerindeki başarılarını ve kişisel hayatındaki duruşunu inceledik. Buradan yola çıkarak bir fikir havuzu oluşturduk. Fikir havuzunu oluştururken kendisinin tarzına ve karakteristik özelliklerine baktık. Koleksiyona bakan birinin hem Mesut Özil’i görmesi hem de farklı insanların koleksiyonda kendilerinden bir şeyler bulabilmesi ana odak noktamızdı. İlk başta farklı ürünleri içeren 140 tasarım hazırlandı, içlerinden 50 tanesi de özel koleksiyon için seçildi. Pırlantanın öne çıktığı, taşların yoğun olarak kullanıldığı, sade ve şık tasarımları içeren bir koleksiyon diyebiliriz. Koleksiyonda eşi Amine Özil ve kendisi için tasarlanan alyans ve yüzükler de var. Ayrıca bu koleksiyonda resimli kolye de bulunmakta ki bu ürün için tamamen farklı bir teknik kullanıldı. Koleksiyonda bulunan imzalı yüzükte de Mesut Özil’in imzasındaki anlam ve sadelikten yola çıkarak, kendisinin kişiliğini yansıtan bir tasarım yapıldı.


Açık konuşmak gerekirse ben mücevher tutkunuzdan bi’ haberdim, iş birliğinizin ardından haberdar oldum. Bu tutkunuz ne zaman başladı? Mücevherler ile nasıl bir geçmişiniz var, hayatınızda nasıl bir konumda yer alıyor?

Mücevher tutkum aslında hep vardı. Her zaman istediğim ama şu ana kadar bir türlü gerçekleştiremediğim bir hayalimdi. O yüzden en başından beri bu iş birliği beni çok heyecanlandırdı. Klasiğin dışına çıkmayı, farklı tasarımlar denemeyi ve tarzımı imza parçalarla anlatmayı seviyorum. Futbol gibi mücevher de benim için çok özel. Hayatıma futbol dışında tutkulu olduğum bir diğer alanı da eklediğim için kendimi gerçekten çok şanslı ve mutlu hissediyorum. 

İş birliğinizin duyurulmasının ardından sosyal medyadan gelen yorumları okuyor musunuz? Dikkatinizi çeken ve sizi mutlu eden, güldüren veya kızdıran mesajlar, yorumlar, tweetler var mı aklınızda kalan?

Mesut Özil: Glamira ile olan iş birliğimiz ile ilgili çok güzel geri dönüşler aldık. İnsanları hem şaşırtan hem de heyecanlandıran bir etkisi oldu. Özellikle Türkiye ve Almanya’da insanların desteğini görmek benim için çok değerliydi. 

Adem Topaloğlu: İş birliğimizi duyurduktan sonra sosyal medyada gelen yorumları özellikle takip ettim. Çünkü hem markamızın hem de benim çok değerli bulduğu bir iş birliği. Ayrıca bir e-ticaret markası olarak sosyal medyadan yapılan yorumlar bizim için her açıdan çok önemli. Bizi mutsuz eden ya da üzen herhangi bir yorumla karşılaşmadığımızı memnuniyetle söyleyebilirim. Aksine markamızı takip eden ve Mesut Özil iş birliği sayesinde bizi yeni tanıyan herkes bu konuda bizi çok destekledi. Emek vererek hazırladığımız, tüm aşamalarından gurur duyduğumuz işlerin insanlar tarafından destek görmesi tabii ki çok güzel. Yaptığımız işlere olumlu yorumlar gelmesi, gelecekte yapmayı planladığımız projeler için de büyük birer motivasyon kaynağı. Umarım bizi bekleyen diğer maceralar da hep böyle iyi geri dönüşler alır. Mesut Özil gibi dünyaca tanınmış bir futbolcunun bir mücevher markası ile iş birliği yapması tabii ki insanları başta çok şaşırtmıştı. Buradan gelen yorumların bizi güldürdüğünü ve eğlendirdiğini söylemeden geçmeyeyim. 

Uzun ve başarılı bir futbol kariyeriniz var. Şu anda Türkiye’nin en büyük spor kulüplerinden olan Fenerbahçe Spor Kulübü’nde futbol oynuyorsunuz. Kariyeriniz boyunca da pek çok insanın, özellikle çocukların gönlünde taht kurdunuz. Hayranlarınızı düşündüğünüzde ilk aklınıza gelen, sizi çok etkileyen bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?

Kariyerim boyunca pek çok farklı insanla tanıştım. Fenerbahçe ise benim tutku ile bağlı olduğum kulüp. Futbol da mücevher gibi tutkuyla takip edilen bir alan. Hayranlarımı düşündüğümde onların da benim gibi futbola duydukları tutku, hayatlarında kapladığı yer ve gerçekten bundan keyif almaları beni her seferinde çok etkiliyor.


Glamira ile olan iş birliğiniz neleri kapsıyor? Neler yaptınız ve yapacaksınız birlikte? Birlikteliğin ne kadar süreceği ile ilgili bir kesinlik bulunuyor mu?
 

Mesut Özil: Birlikte çalışmaktan oldukça mutluyuz. En sevdiğim ürünlerden oluşturduğum özel seçkiyi “Finest Selection” adı altında sizlerle paylaşmıştık. Şimdi ise, “Mesut Özil Collection” olarak kendi koleksiyonumu lanse ettik. Bu proje uzun zamandır hayalini kurduğum bir projeydi o yüzden gerçekten çok heyecanlıyım. Ayrıca ekiple beraber çok güzel bir enerji yakaladık. Fotoğraf çekimlerinden reklam çekimlerine süreç çok keyifli ilerliyor. Bu dinamik, yaratıcı ve profesyonel ekibin bir parçası olmak, tutkulu olduğumuz mücevher alanında güzel işler ortaya çıkartmak gerçekten çok keyif verici. Yeni projelerimiz de elbette ki var, pek çok sürprizin sizleri beklediğini söyleyebilirim. Takipte kalın. 

Adem Topaloğlu: Mesut Özil’in özenle bir araya getirdiği “Finest Selection” isimli seçkinin yakaladığı başarının ardından bir de “Mesut Özil Collection” çıktı. Fotoğraf çekimlerimizi yaptık, ayrıca çok önem verdiğimiz bir de tanıtım filmi çektik. Dijitalde de aktif olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Her zaman olduğu gibi dijital ve geleneksel medyada yepyeni çalışmalarla müşterilerimize kendimizi en iyi şekilde sunacağız. İş birliğinin geleceğine gelirsek, planlanan bir yılın yarısına geldik bile. Şu an aldığımız sonuçtan ve geri dönüşten çok memnunuz. Hâliyle Mesut’u uzun süre yanımızda görmek isteriz tabii. Glamira, kişiselleştirme seçeneği ile ön planda olan bir marka. Bu koleksiyonda da bu özelliğimizi devam ettirdik. Beraber çalışmak için seçtiğimiz isimlerin bu özelliği benimseyebilmeleri ve kendi ürünlerinde bunu yansıtabilmeleri bizim için çok önemli. Mesut Özil ile de bunu başardığımız kesin.  

Pandemi öncesindeki yaşantılarımıza dair en çok özlediğiniz şeyler nedir?

Mesut Özil: Pandemi dönemi bize izolasyonu getirdi. Kısıtlamalar süresince eve kapandığımız dönemler hepimiz için farklı bir deneyim oldu. Yemek yemek, su içmek gibi doğal bir ihtiyaç olan sosyalleşme konusunda daha önce hiç deneyimlemediğimiz bir kısıtlama ve yasak sürecinden geçtik, hastalanma ve ölüm korkusuyla burun buruna geldik. Bu nedenle en çok özlediğim şey sosyalleşmek. En kısa sürede insanların eskiden olduğu gibi hastalanma korkusu yaşamadan, kısıtlamalar olmadan özgürce hayatlarını yaşayıp, bir araya gelebilmelerini diliyorum. 

Son olarak, Twitter ve Instagram başta olmak üzere sosyal medyayı aktif olarak kullandığınızı görüyoruz. Sosyal medyayı hayatınızda nasıl konumlandırıyorsunuz, sizin için ne ifade ediyor? Hesaplarınızı kendiniz mi yönetiyorsunuz, birlikte çalıştığınız bir ekip veya bir danışmanınız bulunuyor mu? 

Mesut Özil: Sosyal medya, özellikle yaşadığımız şu çağda insanlarla iletişim kurabilmek ve paylaşımda bulunabilmek için oldukça önemli. Özellikle geçirdiğimiz bu izolasyon döneminde, sosyal medya birbirimizle iletişim kurabilmenin yegâne yollarından biri hâline geldi ve pek çok kişi gibi benim de hayatımda önemli bir yere sahip. Birey olarak dünya ile aranızda, sunduğu sınırsız olanakla gittikçe gelişen ve organikleşen bir bağ kuruyor. Sosyal medya hesaplarımı ise bir ekip ile birlikte yürütüyoruz. Beraber düşünüp, ortaya çıkan fikirleri değerlendirip, organik ve samimi bir platform yaratarak paylaşımları gerçekleştiriyoruz.


Mesut Özil ile Packshot

Sabahları dua etmeden uyanamam.
İlham kaynağım: Ailem
Çocukken olmak istediğim meslek: Futbolcu 

Favoriler

Oyun: Fortnite
Film: Karate Tiger
Dizi: Diriliş Ertuğrul
Kitap: Futbolun Büyüsü
Aktör: Engin Altan Düzyatan
Müzisyen: Mustafa Sandal
Şarkı: Aya Benzer
Futbol takımı: Fenerbahçe
Futbolcu: Zinedine Zidane

Hangisi?

Çay mı, kahve mi? Çay
Messi mi, Ronaldo mu? Ronaldo
Kitabını okumak mı, filmini izlemek mi? Filmini izlemek
Kedi mi, köpek mi? Köpek
Pizza mı, lahmacun mu? Döner
Rap mi, rock mı? Rap

 Anasayfa'ya Dön

YORUM YAZIN

Max. 255 karakter girebilirsiniz

Yorumunuz Alınıyor

Boş Yorum Gönderemezsiniz

YORUMLAR

Hiç Yorum Yok

BENZER HABERLER