80’lerde doğduysanız Fifa, Winning Eleven ve PES gibi oyunları oynayarak büyümüşsünüzdür. Sizin zamanınızda bu oyunlar oldukça popülerdi, ancak aynı oyunların bir gün profesyonel bir şekilde oynanacağı aklınızın ucundan geçmemiştir.

Gamerlar bir raddeden sonra bize yabancı gelen bir oyun jargonunu konuşan ve kendilerine has semboller kullanmaya başlayan “klanlar” haline geliyorlar. Dolayısıyla bu insanlarla aynı zevke sahip değilseniz onların sizi kabul etmesi çok zor. Şirketler bu alanda başarılı olmak istiyorsa bu insanları neyin heyecanlandırdığını, bu insanların neye ihtiyaç duyduklarını ve neden endişelendiklerini anlamaları gerek.

Esporun etrafında dönen rakamlar gerçekten inanılmaz. Statista’nın 2018’de yaotığı bir araştırmaya göre, küresel Espor pazarı 865 milyon dolara ulaşmış. Bu rakamın 2022’de 1.79 milyar doları bulacağı düşünülüyor.

Tıpkı aktif oynayan sayısı gibi Espor izleyen sayısı da artıyor. Somut bir karşılaştırma yapacak olursak; 2017 League of Legends şampiyonasını 43 milyon kişi izlemiş. Bu sayı NBA finallerinin 7. maçından yalnızca 1.5 milyon kadar az.

2017 yılında 335 milyon kayıtlı izleyicinin %51’i Asya-Pasifik bölgesinden, %18’i Avrupa’dan, %13’ü Vietnam’dan ve geri kalan %18’i dünyanın çeşitli bölgelerinden etkinliğe tanık olmuştur. Business Insider’ın sunmuş olduğu rapora göre dünya çapında Espor izleyici sayısı 2023’te 600 milyona ulaşacak.

Espo kavramı, gaming dünyasına uzak birine bir manyaklık olarak görünebilir. İnsanların bütün gün oyun oynayıp oturduğu yerden şan şöhret sahibi olduğu, bazen de milyonlar kazandığı bir mecra gibi gelebilir. Fakat bu algı sağlam bir şekilde yıkılıyor. Bilindik spor kulüplerinin yapmış olduğu yatırımların bunda büyük bir payı var.

Bildiğimiz spor dalları ve esporlar arasında benzerlik olmadığını düşünebilirsiniz. Ne de olsa geleneksel sporlar “fiziksel bir alan”dayken elektronik sporlar “sanal alem”de yapılmakta. Buna rağmen ikisinin ortak olduğu noktalar da mevcut: Sıkı antrenman programları (mesela esporcular haftada ortalama 50 saat antrenman yapar), fiziksel dayanıklılık (esporcular da sakatlanır) ve tabii ki de takımına gönülden bağlı, ateşli bir taraftar grubu.