Dünya Kadınlar Günü Özel: Yılın Başarılı Kadınları 2015

8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaşırken The Brand Age olarak geçtiğimiz yıl, yılın kendi alanında farklı kategorilerde başarılı kadınlarını belirlemiştik, haydi o kadınları tekrar bir hatırlayalım.
Kadınların toplumda varlıklarını gösterdiği dönem, üretim sürecine katıldıkları, ağır şartlarda çalıştıkları ve kadın işçi hareketlerini başlattıkları döneme denk gelir. İş hayatında kadınlar, hak ettikleri haklara hem çok geç hem de sıkı bir mücadelenin ardından ulaştı. Günümüzde hala dünyanın pek çok ülkesinde kadınlara, sadece iş hayatında değil, toplumsal hayatın kendisinde dahi yer verilmediğine ve hor görüldüğüne üzülerek şahit oluyoruz. Oysa ki kadının aktif olarak yer aldığı her platform, her mecra, her organizasyon ve her yapı yeniliğe daha açık, daha üretken, daha estetik ve daha vizyoner bir yapı sergiliyor. Markalar da topluma karşı sorumlulukları çerçevesinde kadınlara ait her türlü sosyal sorumluluk projelerinde aktif olarak yer alıyor ve destekliyor. Markaların bu ilham veren çabası uzun vadede toplumsal bakış açısını değiştirirken bürokraside ve yasalarda kadının önünü açıyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle, bulundukları alanda geriden gelenlere ilham olan, toplumu daha iyiye taşımak için mücadele veren, gençlere rol model olan kadınları belirledik. The Brand Age Dergisi yazarları, aşağıda belirlenen kategorilerde yakın zamanda ismini duyuran, başarılı ve vizyoner kadınları seçti. Amacımız yoğun emek harcayarak hayatı güzelleştiren ve kolaylaştıran bu kadınları desteklemek ve onların başarı hikayelerini sizlerle paylaşmak.

Yılın Duyarlı Kadınları

Gülben Ergen

Kariyerine mankenlik, oyunculuk ve şarkıcılık gibi farklı alanları sığdıran Ergen, son zamanlarda yazdığı kitaplar, televizyon programları ve yer aldığı sosyal sorumluluk projeleriyle dikkatleri üzerine çekti. Gülben Ergen, pek çok sosyal sorumluluk projesinin yüzü oldu, reklamlarda oynadı ve kendi kurduğu Çocuklar Gülsün Diye Derneği ile sosyal sorumlulukla özdeşleşen sanatçı oldu. 2010 yılında başlatılan Çocuklar Gülsün Diye Kampanyası beraberinde dernekleşerek kurumsallaştı. Gülben Ergen’in başkanlığını üstlendiği dernek, Türkiye’de okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor. Şimdiye kadar toplam 27 anaokulu inşaatı tamamlanıp, içlerini çağdaş bir eğitim için gereken tüm materyallerle donatılarak Milli Eğitim Bakanlığı’na teslim edildi.

Nurgül Yeşilçay

Oyunculuk ve sanat alanında yer aldığı projelerin yanı sıra, sosyal- toplumsal konulara da duyarsız kalmayan Yeşilçay, korunmaya muhtaç çocuklar için C&A tarafından, Koruncuk Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı yararına başlatılan kampanyanın hem yüzü hem de destekçisi oldu. Güzel oyuncu, “Meleklerin kocaman gözleri var, sadece gülünce küçülen... Sebebi ol” sözleriyle kampanyada yer alıp “Çocuklara daha güzel yarınlar bırakalım” dedi. Şubat ve Mart ayı boyunca %100 BioCotton ürünlerinin satışından elde edilecek gelirin önemli bir kısmı Koruncuk Vakfı’na bağışlanıyor. Vakfa yapılacak bağış Koruncukların eğitim giderlerine katkı sağlayacak.

Sema Yakar

Türkiye’nin ilk aktivist eşcinsel annelerinden biri olan Sema Yakar’ın hikayesi bundan yıllar öncesinde başladı. Oğlunun eşcinse olduğunu açıklamasıyla birlikte annenin de hayatı topyekün değişti. Oğlunu reddederek onu kaybetmeyi değil, onunla birlikte yan yana yürümeyi tercih eden Yakar, LISTAG LGBT Aileleri İstanbul Grubu’nun kuruluşunda bulundu ve bundan sonra kendi yaşadıklarını yaşayan ailelere yol göstermek için kolları sıvadı. Türkiye için hala hassasiyetini koruyan böyle bir konuda, cesur ve hoşgörülü bir tavır sergileyen Sema Yakar, bu durumla karşılaşan pek çok anneye de ilham kaynağı oldu.

Yılın İş Kadınları

Güler Sabancı

Başarılı iş hayatına Sabancı Holding’in şirketlerinden biri olan LASSA Lastik Sanayi A.Ş.’de başlayan Güler Sabancı, daha sonra holdingin farklı şirketlerinde çeşitli görevler üstlendi. 14 yıl KORDSA Kordbezi Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Müdürü olarak görev yaptı. 1997 yılında Sabancı Holding Lastik ve Takviye Malzemeleri Grup Başkanı oldu. Sakıp Sabancı’nın 2004 yılındaki ölümünden sonra; Sabancı Holding’in başına Güler Sabancı geçmiştir. Güler Sabancı, Sabancı Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı ve murahhas üyesidir. Sabancı Üniversitesi’nin Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı, Sakıp Sabancı Müzesi Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye’nin Hacı Ömer Sabancı Vakfı’nın da Mütevelli Heyeti Başkanıdır. Güler Sabancı, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) ilk kadın Yönetim Kurulu Üyesi oldu. Aynı zamanda da European Round Table of Industrialists’in (ERT) halen ilk ve tek kadın üyesidir. 2004 yılında Financial Times tarafından ‘Avrupa’nın en güçlü 30 Kadını’ arasında gösterildi. 2009 yılında Financial Times tarafından ilk kez hazırlanan Dünyanın Zirvedeki 50 İş Kadını listesinde beşinci sırada yer aldı. Aynı yıl Forbes tarafından hazırlanan Dünyanın Zirvedeki 50 İş Kadını listesinde sekizinci oldu. Sabancı, Türkiye’de iş kadını denildiğinde ilk akla gelen isim olmakla birlikte, ‘’Türkiye’’ markasını dünyada başarıyla temsil ediyor.

Gülsüm Azeri

Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği lisans ve Endüstri Mühendisliği lisansüstü programlarını tamamlayan Gülsüm Azeri, 1994-2011 yılları arasında Şişecam Kimyasallar, Cam Ev Eşyası ve Düzcam Grup Başkanlığı görevlerinde bulundu ve bu yıllarda Şişecam İcra Komitesi Üyeliği’ni sürdürdü. 2004-2008 yılları arasında Avrupa Cam Federasyonu Cam Ev Eşyası Komitesi Başkanlığı ve 2009-2011 yılları arasında “Glass for Europe”ta Yönetim Kurulu Üyeliği yapan Azeri, İstanbul Sanayii Odası (ISO) Yönetim Kurulu Üyeliği, ISO Meclis Üyeliği, ISO Meslek Komitesi Başkanlığı, TİM Yürütme Kurulu Üyeliği, Toprak ve Çimento Ürünleri İhracatçılar Birliği Başkanlığı, DEİK Yönetim Kurulu Üyeliği ve İcra Kurulu Üyeliği yaptı. 2005- 2011 yılları arasında Başbakanlık Etik Kurulu’nda özel sektörü temsilen görev aldı, 2011-2013 yılları arasında Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Üyeliği yaptı. 1 Temmuz 2011 tarihinden itibaren OMV Gaz ve Enerji Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Üyeliği ve İcra Komitesi Başkanlığı ile OMV Petrol O si Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerini ve OMV Petrol O si A.Ş. Yönetim Kurulu Üyeliği ve İcra Komitesi Başkanlığı görevlerini yürütüyor.

Serpil Timuray

Boğaziçi Üniversitesi’nde işletme okuyan Timuray, kariyer hayatına 1991’de Procter&Gamble pazarlama departmanında başladı. 1999 yılında DanoneSA’ya Tikveşli Pazarlama Direktörü ve İcra Kurulu üyesi olarak katıldı. Haziran 2002’de DanoneSA Süt Ürünleri Genel Müdürü ve İcra Kurulu Başkanı oldu. Danone’nin Türkiye Genel Müdürü olduğu dönemde, 2003’te DanoneSA şirketlerinin Danone Grubu tarafından % 100 hisse satın alımı konsolidasyonunu ve entegrasyonunu, Ocak 2004’te Nestle Türkiye sütlü ürünler işinin satın alımı ve entegrasyonunu, 2003-2006 döneminde Groupe Danone’nin dünyadaki en kapsamlı endüstriyel yatırım programlarından birinin Türkiye’de gerçekleşmesini ve bu sayede Türkiye’de %100 yerli üretime geçilmesini yönetti. 1 Ocak 2009’da Vodafone Türkiye’nin CEO’luğuna getirildi, bu süreçle birlikte Vodafone, yüzde 30’ların üzerinde büyüdü. Timuray, Vodefone’un sektöründe güçlü bir marka olmasında büyük katkı sağladı.

Yılın Girişimci Kadınları

Neslişah Alkoçlar

İngiltere’de eğitim gördüğü yıllarda organik beslenmeyle tanışan ve beslenme tarzını bu yönde değiştiren Alkoçlar; kendi yaşamına eklediği sağlıklı, doğal ve iyi beslenmeyi insanların hayatına da katmak istedi. Türkiye’ye her gelişinde organiğe uygun toprak alanlarını inceleyip 12 sene boyunca konuyla ilgili birçok araştırma yaptı. Alkoçlar, 2012 yılında insanların hayatına sağlık ve doğallık katmak adına ‘’doğal yaşam çizgisi’’ anlamı taşıyan Raya Organik’i kurdu. Kendi markası olan Raya Organik kısa sürede büyük başarı göstererek ürün çeşitliliğini 100’ün üzerine çıkardı.

Sedef Dördüncü

Detoks ve sağlıklı beslenme ürünleri markası Juico’nun kurucularından Sedef Dördüncü, Robert Koleji’ni bitirdikten sonra lisans ve MBA derecelerini Amerika’da aldı. Mezuniyet sonrası Barclays’in yatırım bankacılığı bölümünde iki sene çalıştı. 2013’te Türkiye’ye kesin dönüş yaparken, yaşam ve beslenme tarzı ne olursa olsun herkesin kolaylıkla gündelik hayatına sokabileceği bir juice cleanse markasını İstanbul’da yaratmaya karar verdi. Juico markası, lokal damak tadını ve şehrin koşuşturmalı yaşamını dikkate alarak uygulanan ve aylarca süren test sürecinin sonunda ortaya çıktı. Nisan 2014’te Juico.com.tr üzerinden satışa başlayan şirketin kendi verilerine göre aylık ortalama ziyaretçi sayısı bugün 20 bin civarına ulaştı.

Melis Tasacı

Tasacı, henüz 30 yaşında genç bir kadın girişimci. Ankara Atatürk Anadolu Lisesi ardından Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi İstatistik Bölümü’nden mezun oldu. 2006-2008 yılları arasında Avrupa’da katıldığı uluslararası fuarlarda ve yaptığı araştırmalarda ortopedik engelli kişilerin günlük hayatlarını kolaylaştıracak ürünlerin Türkiye’de henüz olmadığını arketti. Tasacı, kendisine hayran bıraktıracak cesaretiyle arabasını satıp kredi çekerek engellilerin günlük yaşamda karşılaştığı erişim zorluğunu çözüme kavuşturmak için ‘’Medlis Engelsiz Yaşam Ürünleri’’ni kurdu. Bu projesi Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu önemli bir konuya katkı ağlaması sebebiyle hem beğeni topladı hem de pek çok alanda ödüle layık görüldü.

Yılın Gazeteci Kadınları

Ece Üner

Koç Özel Lisesi’nden mezun olan Ece Üner, Koç Üniversitesi Tarih ve Sosyoloji bölümlerini çift dal okudu. Öğrenciliği sırasında NTV‘de stajyerliğe başlayan Üner, Paris‘te Sorbonne Üniversitesi‘nde Fransızca dil eğitimi, Brüksel‘de ise Avrupa Birliği konusunda eğitim aldı. Kariyerine muhabirlikle başlayıp sunuculukla devam eden Üner, 6 Ocak 2014 tarihinden itibaren Show Tv hafta içi ana haberi sundu. Uzun yıllar Habertürk TV’de hem ana haberi hem de Türkiye gündemine ses getiren tartışma programlarına imza attı. Ekranların sayılı güzellerinden olan Üner başarısına, sahip olduğu donanımı ve ekran önündeki performansıyla ulaştı ve çok sayıda ödüle layık görüldü.

Nazlı Öztarhan

İlk ve orta okulu İstanbul Özel Dost Koleji’nde tamamladıktan sonra lise eğitimi için İsviçre’ye gitti ve Amerika’da bulunan Emerson Üniversite’sinden televizyon- video ve psikoloji olmak üzere çift dalda, yüksek onur listesinden mezun oldu. Türkiye’ye döndüğünde NTV Haber merkezinde polis-adliye muhabiri olarak işe başladı. 2002 yılında Amerikan Dışişleri Bakanlığı’nın davetlisi olarak Beyaz Saray, Pentagon gezilerini de içeren “televizyon gazeteciliği” programını tamamladı. Öztarhan “İlhami Erdil” röportajı ile 2004 yılında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından haber dalında övgüye değer bulundu. Meslek hayatında aldığı onlarca ödülün yanısıra en iyi kadın haber sunucusu dalında da Altın Kelebek sahibi.

Pelin Çift

Notre Dame de Sion Fransız Lisesi’nden ve İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’den mezun olan Pelin Çift, Galatasaray Üniversitesi, Radyo-Televizyon Gazeteciliği Bölümü’nde yüksek lisansını tamamladı. Eğitim hayatının ardından ilk ekran deneyimine NTV’de hava durumu sunucusu olarak başladı. Burada başarısı farkedilen Çift, kısa bir süre sonra kanalın haber sunuculuğu görevine getirildi. 2004-2009 yılları arasında CNN Türk kanalında devam eden 5 yıllık kariyerinin ardından 2009 yılında Habertürk TV’ye geçti. Özellikle Habertürk’te sunduğu Öteki Gündem programıyla dikkatleri üzerine çekti. İşlediği konular hem merak uyandırdı hem de toplumu bilgilendirdi. Sevilen programını şu an TRT 1’de Pelin Çift ile Gündem Ötesi adıyla sunuyor.

Yılın Parlayan Kadınları

Elçin Sangu

İstanbul’da dünyaya gelen güzel oyuncu, Mersin Üniversitesi Opera bölümünü okudu. Mezuniyet sonrası ise Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Bölümü’nü kazandı. Sangu, Sahne Tozu Tiyatrosu’nda eğitimler aldıktan sonra dizilerde rol almaya başladı. İlk olarak 2010 yılında ‘’Öyle Bir Geçer Zaman ki’’ dizisiyle karşımıza çıkan oyuncu, asıl şöhretineyse hala devam etmekte olan ‘’Kiralık Aşk’’ dizisiyle kavuştu. Reyting rekorları kıran Kiralık Aşk dizisiyle uzmanlar tarafından yılın en parlayan oyuncusu olarak görülüyor.

Neslihan Atagül

Henüz 8 yaşındayken oyuncu olmayı kafasına koyan Atagül, Yeditepe Üniversitesi Tiyatro Bölümü’nde okuyor. 2006 yılında çocuk yaşta Yaprak Dökümü dizisinde canlandırdığı Deniz karakteri ile oyunculuk dünyasına adım attı. Ayrıca aynı yıl ilk uzun metrajlı projesi olan ‘’İlk Aşk’’ lmindeki rolü ile Altın Koza Film Festivali’nde ‘’Umut Veren Genç Kadın Oyuncu Ödülü’’nün sahibi oldu. Sanatçının yıldızının parlaması ise Burak Özçivit ile başrolleri paylaştığı Kara Sevda dizisiyle başladı.

Hande Erçel

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü’nde okumaya devam eden Erçel, 2012 yılında düzenlenen Miss Cilivaliton of the World (Dünya Medeniyetler Kraliçesi) yarışmasında birinci oldu ve ülkemizi temsil etti. Daha önce Çılgın Dersane Üniversite’de lminde rol alan güzel oyuncu şimdilerde ise Güneşin Kızları adlı televizyon dizisinde rol alıyor. Dizideki performansı ve buğulu bakışlarıyla fark yaratan oyuncunun yıldızı parladı.

Yılın Yazar Kadınları

Gülse Birsel
Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’ndenden mezun olan Birsel, üniversitenin ikinci yılında gazeteciliğe merak sardı ve Aktüel dergisinde muhabir olarak çalışmaya başladı. Mezuniyetinin ardından Amerika’da sinema eğitimi aldı. Mart 2002’de Atv’de yayınlanan GAG programı ile adını duyuran Birsel, yine Atv’de yayınlanan “Avrupa Yakası” adlı dizisindeki rolü ve dizinin senaristi olarak kariyerine devam etti. 2003’te köşe yazıları ve bazı GAG metinlerinden olusan “Gayet Ciddiyim” adlı ilk kitabını ve Mayıs 2004’te “Hala Ciddiyim!” adlı ikinci kitabını yayımladı. Geçtiğimiz yıl ‘’Memleketi Ben Kurtaracağım’’ isimli yeni kitabını çıkardı. Özellikle rahat yazımı ve ironik söylemleriyle okuyucu tarafından sevildi.

Alev Alatlı

ODTÜ mezunu olan Alatlı, üniversiteyi bitirdikten sonra yüksek lisans yapmak üzere Amerika’ya gitti. Bu dönemde ilgi duymaya başladığı Düşünce Tarihi ve İlahiyat üzerine Türkiye’ye döndüğünde 5 yıl araştırma yaptı. Daha sonra Universty of California, Berkeley’in Türkiye’de yürüttüğü bir psiko-dilbilim projesinin İstanbul ayağını üstlendi ve aynı zamanda YAZKO yazarlar kooperati nde görev aldı. 1984 yılında hep yapmak istediği bir işi yapmak için eve çekildi ve yazmaya başladı. Üretken bir yazar olan Alev Alatlı sırasıyla; Yaseminler Tüter mi Hala?, İşkenceci, Or’de kimse varmı? ve çok ses getiren kitabı Schrödinger’in Kedisi’ni çıkardı. Son kitabı, 2035 Türkiye’sine dair, fütüristik bir bilim kurgu değil, bilimi temel alan kurgu olarak değerlendirilip, Türk edebi yazınına farklı bir bakış açısı kattı.

Şebnem Burcuoğlu

Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden 2004 yılında mezun olan Şebnem Burcuoğlu, Boğaziçi Üniversitesi’nde yüksek lisansını tamamladı. Kendisini her yönden geliştirmeye çalışan Burcuoğlu doğum fotoğra arı çekmek, şarkı söylemek, iyi derecede salsa yapmak gibi birçok farklı alanla da ilgileniyor. Yazdığı ilk kitap Kocan Kadar Konuş, satış rekorları kırdı ve aynı zamanda beyaz perdeye uyarlandı. “Fırsat yarattıkça ruhumu beslemeyi iş edindim. Yazı yazmak, merakımı en iyi gideren uğraş” diyen Burcuoğlu, şu an kariyerine Milliyet Gazetesi’nde devam ediyor.

Yılın Sanatçı Kadınları

Gülşen

Gülşen’in 5-6 yaşlarından bu yana müziğe ilgisi ve yeteneği vardı. İlk bestesini yaptığında henüz 16 yaşındaydı. Şehremini Lisesi’ni bitirdikten sonra İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Bölümü’ne girdi ancak 2 yıl okuyabildi. Konservatuvarla eş zamanlı olarak İstanbul’da kulüplerde sahne aldı. 90’lı yıllarda şarkılarıyla ekranda boy gösteren Gülşen’in asıl yükselişi 2004 yılında çıkardığı “Of.. Of..” adlı albümle oldu. Kariyeri dışında ebru sanatına ilgi duyan sanatçı, squash oynamayı seviyor ve aynı zamanda Karate’de siyah kuşak sahibi. Geçtiğimiz yıl pek çok farklı kurumdan ve mecradan ödüle layık görülürken halk üzerinde yapılan araştırmalarda da en beğenilen şarkıcı oldu.

Emel Vardar

Sanat eğitimini Mimar Sinan Üniversitesi Resim ve Heykel Müzeleri Derneği atölyelerinde alan Vardar, heykellerinde değişik malzeme ve farklı teknikler uygulayarak ‘’Kadın’’ konusunu işliyor. Çalışmalarıyla kadını anlatan ve kadın güzelliğinin yalnızca ziksel bir güzellik olmadığının altını çizen sanatçı heykellerine de bunu yansıtıyor. Emel Vardar, kadının içsel dünyasının zenginliğini önemsiyor ve bu güzel duyguların yoğunluğunun “Kadının Gücü” olduğuna inanıyor. Sanatçı Türkiye’de kişisel sergiler, grup sergileri, sanat fuarları ve festivaller içinde yer almakla birlikte yurt dışında pek çok ülkede uluslararası sanat etkinliklerinde aktif olarak bulunuyor.

Ayşe Birsel

Tasarımcı Ayşe Birsel, Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde Endüstri Ürünleri Tasarımı öğreniminin ardından Fulbright bursu aldı. Yüksek lisans çalışmasını New York Pratt Institute’de tamamladı. Yenilik, Birsen’in genellikle çalışmalarının sonucu olsa da, asla amacı değil. “Yeniliğin üzerinde çok fazla durulması çok fazla ıvır zıvır doğurur” diyen Birsel, tasarımı bencil bir süreç olarak tanımlıyor. Pratt’taki “Su Odası” tezi, ID Konseptler Ödülünü ve Japonya’da Geleceğin Tasarımı Ödülü’nü kazandı.

Yılın Sporcu Kadınları

Neslihan Demir

Eskişehir doğumlu milli voleybolcu Neslihan Demir’in voleybola başlangıcı 1995 yılında Eskişehir DSİ’de oldu. 14 yaşında iken, ilk transferini yaptı ve Yeşilyurt Spor Kulübü’nde oynamaya başladı. Yeşilyurt’da 4 sene forma giydikten sonra Neslihan Demir’in yıldızı 2002’de transfer olduğu Vakıfbank Güneş Sigorta’da oynarken parladı. Bu kulüp altında 2 şampiyonluk, 1 Top Teams Cup kazandıktan sonar 2006 yılında Cannes’da düzenlenen Indesit Şampiyonlar Ligi Final Four’unda forma giydi. Neslihan Demir, 2006-07 sezonunda İspanya’nin Spar Tenerife Marichal takımıyla 4 senelik anlaşma imzaladı. Bu kulüp takımıyla çıktığı ilk maçta 34 sayı yapan Neslihan Demir’e takımın taraftarları; “Demir Yumruk” lakabını taktı. Dünyada Neslihan Demir için kullanılan bazı lakaplar ise şöyle; ”Voleybolun Messi’si, Demir Lady, Çekiç” Türkiye’de ise Neslihan Demir’e “Türk Voleybolu’nun Demir Lady’si” deniyor. Demir, Milli takımlar düzeyinde Dünya Şampiyonası’nda 2 sene art arda en skorer oyuncu ünvanını kazanan tek oyuncudur. 2006 Dünya Şampiyonası’nda 225, 2010 dünya şampiyonasında 251 sayıyla en skorer oyuncu ödülünü aldı. Demir, kariyerine Eczacıbaşı Spor Kulübü’nde devam ediyor.

Çağla Büyükakçay

Çocuk yaşındayken konservatuvarla tenis arasında bir seçim yapması gereken Büyükakçay’ın, tenise olan tutkusu galip geldi. Bu tutkunun verdiği güçle henüz 12 yaşında Türkiye Klasman Turnuvası ve Türkiye Kapalı Kort Turnuvası şampiyonluklarını kazandı. 15 yaşında Türkiye Fed Kupası Takımı’na seçilerek Türk tarihindeki en genç bayan milli tenis takımı oyuncusu oldu. 2010’da ise ITF turnuvası kazanan ilk bayan Türk tenisçisi ünvanını aldı. Başarılı kariyeri dur durak bilmeyen Büyükakçay, 2014’te düzenlenen BMW Malezya Open turnuvasında, WTA turnuvasında çeyrek nale çıkan ilk Türk tenisçi oldu.

23 Şubat 2015 tarihinde açıklanan WTA sıralamasında 108. sırada yer alarak kariyerindeki en parlak konuma ulaştı. Katar Açık Kadınlar Turnuvası’nın 2. turunda, organizasyonun son şampiyonu ve dünya sıralamasında ilk 15te bulunan Safarova’yı yenerek tur atlayan Çağla Büyükakçay, Türkiye tenis tarihinde bu başarıya ulaşan ilk kadın tenisçi oldu. Büyükakçay ülkemizi uluslararası alanda başarıyla temsil etmeye devam ediyor.

Naz Aydemir

Sporcu bir aileden gelen Naz Aydemir, spor yaşamına atletizm ve basketbolla başladı. Aydemir, annesiyle gittiği Eczacıbaşı A takım antremanında voleybola başlama kararı verdi ve dokuz yaşında Eczacıbaşı altyapısında voleybola başladı. Şimdilerde ise ‘çok çalışmam gerek, tek bildiğim bu!’ inancına sahip olan oyuncu, saha içi mücadeleden kaçınmıyor ve her turnuvada en iyi performansını ortaya koymaya çalışıyor. Spor kariyerinde genç yaşına büyük başarılar sığdıran Aydemir, VakıfBank SK ve Türkiye A Milli takımının oyunculuğunu yapıyor. 2011 yılı itibariyle Red Bull rmasının Türkiye’de sponsorluk yaptığı 7 sporcudan biri ve hem kulüp takımlarıyla hem de milli formayla yüksek atlama branşında tescil edilmemiş Türkiye rekoruna sahip.

Yılın Marka Yüzü Kadınları

Merve Boluğur

Maybelline markasının yüzü olan İstanbul doğumlu Merve Boluğur, kariyerine önce modellik yaparak başladı. Oyunculuk kariyerine Acemi Cadı isimli dizi ile başlayan Boluğur, Kül ve Ateş, Küçük Sırlar, Kuzey Güney gibi yapımlarda rol aldı. 2012 tarihinde Rexona markası ile reklamlarda rol almaya başlayan güzel oyuncu, geçtiğimiz yıl Maybelline markasının da yüzü oldu. Kırmızı dudakları, çekici bakışları ve ‘’Çarpıcılık istersen, cesaret istersen, sen ne istersen’’ sloganıyla Boluğur markanın vamp, iddialı kadın imajıyla özdeşleşti.

Ezgi Mola

Genç ve başarılı oyuncu Ezgi Mola’nın, oyunculuk adına ilk eğitimi 2000 senesinde Akademi İstanbul’da başladı. Daha 18’ini bitirmeden Kartal Tibet yönetmenliğindeki Karate Can isimli dizi ile ilk televizyon deneyimini yaşadı. Ardından yüksek öğrenimi için Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ni kazandı ve burada 4 senelik bir eğitim aldı. En iyi yardımcı kadın oyuncu dalında Sadri Alışık ödülünün sahibi olan Mola, birçok sinema lminde rol aldı. Reklam dünyasında Patos, Ipana, Ori ame gibi birçok markanın yüzü olan oyuncu, son olarak Boyner’in yılbaşı reklamlarıyla ekrana geldi. Birçok markanın reklam lminde yer aldığı için tüketici gözünde net olarak özdeştirildiği bir marka bulunmuyor. Fakat Mola, son Boyner reklamındaki performansı ile markayı başarılı bir şekilde temsil etti.

Fahriye Evcen

L’Oréal Paris’in marka yüzü olan Evcen, Almanya Düsseldorf Heinrich-Heine Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde okudu. Üniversite öğrencisiyken Türkiye ziyareti sırasında Oya Aydoğan’ın televizyon programına izleyici olarak katıldığı sırada dizi lm tekli alınca; okul kaydını dondurup annesiyle birlikte İstanbul’a geldi. 2005 yılında “Asla Unutma” adlı dizide sinema hayatına başladı. Evcen, asıl çıkışını Reşat Nuri Güntekin’in aynı adlı eserinden uyarlanan Yaprak Dökümü dizisinde oynadığı Necla karakteri ile yaptı. “L’Oréal Paris kadını, sahip olduğu gücü içten dışa yansıtarak duruşuyla çevresine örnek olur. Bu önemli misyon ile Türk kadınlarına ulaşıyor olmak; onların kendi değerlerini fark etmeleri ve gerçek güzelliklerini ortaya çıkarmaları için yol göstermek benim için çok anlamlı” diyen Evcen, oynadığı reklamlarla markasını başarılı bir şekilde temsil ediyor. Fahriye Evcen L’Oréal Paris’in reklamında seslendirdiği Fransızca şarkı ve yumuşak bakışları ile markanın adeta soft bir yüzü oldu.

Yılın Global Kadınları

Eren Özmen

Eşi Fatih Özmen’le birlikte Sierra Nevada Havacılık Şirketi’ni kuran Eren Özmen, dünyaca ünlü Forbes dergisinin hazırladığı “Amerika’nın Servetini Yaratan 50 Kadın” listesinde 19.sırada yer aldı. Özmen bu başarısıyla listeye giren tek Türk kadını oldu. Nevada Üniversitesi’nde İş İdaresi konusunda masteri bulunan Eren Özmen, eşiyle birlikte çalıştıkları SNC’yi 1994 yılında satın aldı. Devraldıkları şirketi daha da büyüten ve ABD’nin 18 eyaletinin yanı sıra Avrupa’da da organize olan Özmen çifti, personel sayılarını da 20’den 3 bine ulaştırdı. Çiftin, Türkiye’de kurduğu bir uzay ve havacılık şirketi de bulunuyor. Şirketin son olarak, NASA’nın kargo teslimatı hizmetinin yerine getirileceği CRS2 ihalesini kazanması büyük yankı uyandırdı.

Deniz Gamze Ergüven

Yönetmen Ergüven, üniversitede Edebiyat ve Afrika Tarihi okudu. Güney Afrika’da (Johannesbourg’de) mastırını yaptıktan sonra 2002’de Fransa’daki ünlü sinema okulu FEMIS’e başladı. Daha bir yaşını doldurmadan ailesi ile birlikte Fransa’ya geldiklerini ve yaşamının neredeyse tamamının Fransa’da geçtiğini söyleyen genç yönetmen; “Ben Türk vatandaşıyım. Ama burada büyüdüm ve eğitimimi burada yaptım. Kendimi daha çok Fransız hissediyorum” ifadelerini kullanıyor. Ergüven son olarak geçtiğimiz sene Türkiye’de Türkçe çektiği ‘’Mustang’’ filmiyle, Oscar Ödülleri’nde Fransa adına ‘’Yabancı Dilde En İyi Film’’ dalında aday gösterildi.

İlayda Şamilgil

İlayda Şamilgil geçtiğimiz yıl İstanbul Özel MEF Lisesi 12. sınıf öğrencisiyken, 22’ncisi düzenlenen dünyanın en prestijli zik proje yarışması olarak kabul edilen “First Step to Nobel Prize in Physics” (Nobel Fizik Ödülü’ne Doğru İlk Adım) adlı yarışmaya, bir yıldır çalıştığı “Sıvılardaki Su Oranını Mıknatısla Ölçebilen Ucuz, Hızlı ve Taşınabilir Bir Sistem” adlı projesi ile katılarak ünlü akademisyenlerden oluşan üriden tam puan almayı başardı. Türkiye İlayda’yı, aynı projeyle TÜBİTAK yarışmasına katılıp derece almamasına rağmen yurtdışında gösterdiği başarısıyla tanıyor. Bilimsel çalışmalarında en büyük destekçilerinin kendisini ziğe yönlendiren ailesi ve öğretmenleri olduğunu söyleyen İlayda, bundan sonraki aşamada Nobel Ödülü’nü hedefliyor.

Yılın İz Bırakan Kadınları

Tomris İncer

16 Mart 1948 Bulgaristan doğumlu olan Tomris İncer çeşitli tiyatro, dizi ve sinema yapımlarında rol aldı. 1974 yılında İstanbul Şehir Tiyatroları kadrosuna giren sanatçı, birçok farklı proje ile izleyici karşısına çıktı. Tiyatro ve sinema alanında çok sayıda değerli ödüle layık görülen İncer, döneminde izlenme rekorları kıran Bir İstanbul Masalı dizisinde yer aldı. 2006 yılında sevilen dizi Binbir Gece’de ekrana gelen İncer, Nadide Evliyaoğlu karakterine hayat verdi. Son olarak Racon dizisiyle tekrar ekranlara gelen sanatçı, 67 yaşında kanser sebebiyle geçtiğimiz yıl yaşamını yitirdi.

Müzeyyen Senar

Senar, 16 Temmuz 1918 tarihinde Bursa’da doğdu. Altı yaşındayken mevlitlerde annesine eşlik etmeye başlayınca onun sesini dinleyenler hayrete düştü. Anne babasının ayrılmasının etkisiyle kekeme olan sanatçı, eğitimine İstanbul’da devam etti ve okulundaki müzik hocası sayesinde Üsküdar Musiki Cemiyeti’ne kaydoldu. Güçlü bir sese sahip olan Senar, Hafız Sadettin Kaynak, Selahattin Pınar, Lemi Atlı, Mustafa Na z Irmak gibi devrin önemli üstatlarından da dersler aldı. 1932 senesinde İstanbul Radyosu’nda şarkı söylemeye başladı. Senar’ı bu radyo programında dinleyen, 10. Yıl Belvü Gazinosu’nun sahibi olan İbrahim Dervişzade, 1933 yılının yaz sezonunun yıldızlar programına Müzeyyen Senar’ı da aldı. Sahneye çıkmak için getirdiği ‘solo’ şartı ile Senar, Türk gazino tarihinde solistlik müessesesini başlatan ilk sanatçı oldu. Senar’ın yeteneği, Cumhuriyet’in kurucusu ve Türk Sanat Müziği’nin büyük hayranı Mustafa Kemal Atatürk’ün de ilgisini çekti ve sanatçı birçok kez onun huzurunda, özel meclislerinde şarkı söyledi. En son 2004 yılında Sezen Aksu tarafından düzenlenen 73. Sanat Yılı Konseri’nde sahneye çıkan sanatçı, 1998’de Devlet Sanatçısı ünvanı ve ‘’Cumhuriyet’in Divası’’ lakabını aldı. Kariyeri boyunca beş binden fazla plak yapan Senar, 8 Şubat 2015 tarihinde 97 yaşında aramızdan ayrıldı.

Fikret Şeneş

Fikret Şeneş 1921 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Amerikan Kız Koleji’nden mezun olduktan sonra konservatuvarın şan bölümüne yazılan Şeneş, evlendiği için konservatuvarı bitiremeden okuldan ayrıldı. İlk yazdığı Türkçe şarkı sözü; eşi Bedii Çapa’dan ayrıldıktan sonra “Strangers in the Night” adlı şarkıya uyarladığı Türkçe sözlü “İki Yabancı” adlı parçasıdır. Piyano çalıp İngilizce şarkılar söylemeye 12 yaşında başlayan Şeneş’in, ‘’40 yaşından sonra yazmaya başladım’’ dediği şarkı sözlerinin sayısı 300’ü buldu ve bunlardan 85’ini ‘’şarkılarımın en iyi vitrinidir’’ dediği Ajda Pekkan’a verdi. “Haykıracak Nefesim Kalmasa Bile”, “Bir Günah Gibi”, “Yeniden Başlasın”, “Uykusuz Her Gece”, “Kimler Geldi Kimler Geçti”, “Hoş Gör Sen”, “Kapı açık Arkanı dön ve çık” “Bir Başkadır Benim Memleketim” gibi Türk pop müziğine damgasını vurmuş şarkıların sözlerini yazdı. Türk popuna 300’a yakın eser bırakan Şeneş, en son 1996 yılında Ajda Pekkan için “Bir Hata” adlı şarkıyı yazdı. Ayla Dikmen’in seslendirdiği ve sözlerini kendisinin yazdığı “Anlamazdın” şarkısı, Çağan Irmak’ın ‘Issız Adam’ lminde kullanıldı. Geçtiğimiz yıl 94 yaşında bizlere veda etti.

 
 Anasayfa'ya Dön

YORUM YAZIN

Max. 255 karakter girebilirsiniz

Yorumunuz Alınıyor

Boş Yorum Gönderemezsiniz

YORUMLAR

Hiç Yorum Yok

BENZER HABERLER