Eğer kendi değerlerimizle uymayan bir kurumda çalışıyorsak, uyum gösteremeyen ruhumuzu ve mutluluğumuzu dışarıda bırakıyoruz demektir.  Değerler, meslek ilkelerinin temelini oluşturuyor Uzun süredir üzerinde düşünüyorum, bireysel değerlerimiz her geçen gün kayboluyor.  Aslında toplumları ayakta tutan da değerler değil mi? Nedendir bilinmez, bizim çocukluğumuzun değerleriyle bugünün değerleri çok farklılaşmaya başladı. Daha doğrusu değerler çeşitlenmeye doğru gider oldu. Herkesin kendine göre bir değeri oluşmaya başladı. Peki ya temel değerlere ne oldu? Hepimiz kendi değerimizi yaratırsak, toplumun genel düzeni nasıl kurulacak? Sorularım çok ama ben bu konuları belki beş yıldır her yerde söylüyorum, gerçek değerlerimizi koruyabilmemiz, gelecek nesillere doğru aktarabilmemiz gerekiyor. Aslında bu konuda üniversitelerin de çalışması ve temel bireysel değerlerin gündeme taşınması ve gelecek nesillere aktarılması sağlanmalı. Değerler, bireylerin sahip oldukları ve karar verme aşamasında yönlendiren ilkeler.  Toplumda benimsenen ve uygulanan davranış ve kurallar bütünüdür değer. Kültürü oluşturan da işte bu değerlerimiz. Genellikle de ahlaka ve edebe, inanca, beğeniye, sanata dayanır.  Söz ve davranışlarda güzel çirkin dediğimizde sanatsal değer ölçütleri, iyi kötü dediğimizde ahlaki değer ölçütleri ortaya çıkıyor. İnsan davranışlarının hangilerinin iyi, hangilerinin doğru ve faydalı olduğunu belirten değerlerdir. İtibar, değerler üzerine oturuyor Değerler bireyin davranışını değerlendirmesinde bir ölçü ve bir davranışa yön veren kuralların tamamını kapsıyor, ayrıca insana özgü. Bireysel değerler, mesleki değerlerimizin ve kurumsal değerlerin şekillenmesinin de temelini oluşturuyor. Kabul gören meslek değerlerini uygulamak, kurumsal değerlerin etkinlik kazanması, ancak bireysel değerlerin sağlamlığı ile şekillenir.  Bugün birey olarak hangi değerlere sahip olduğumuz, en az mesleğimiz kadar önem taşıyor. Kurumsal değerler, bireysel değerlerle zenginlik kazanıyor. Eğer kendi değerlerimizle uymayan bir kurumda çalışıyorsak, uyum gösteremeyen ruhumuzu ve mutluluğumuzu dışarıda bırakıyoruz demektir. Diğer yandan, kurum kültürü ile uyum göstermeyen değerler de, kurumun bütünlüğü açısından tehlike gösteriyor demektir. Bu nedenledir ki, işe alımda yapılan testlerde, kişilik testleri kurumlar için önem taşıyor, sadece bilgi yeterli gelmiyor. Bu testler de çok ilginç doğrusu, insanın kişiliğini açığa çıkartıyor. Meslek etiği bireysel değerlerin üzerine oturuyor. Bütün mesleklerin meslek etiği var. Meslek etiği meslekleri icra ederken bazı kurallara uyumu gerektiriyor. Bu kurallara uyum aşamasında ise bireysel değerlerin nitelikleri ortaya çıkıyor. Kurallar uyum gösterilmeyi gerektiriyor. Kendi isteğimize göre bu düzenlemeleri yapmak, meslekleri de yozlaştıracağı için kabul edilen bir yöntem değil. Biz önce bireysel değerlerimize sahip çıkacağız ve koruyacağız, sonra da mesleki değerlerimizi koruyacağız. İtibar dediğimiz kavram değerler üzerine oturuyor. Önce bireysel değerlerle başlıyor, mesleki değerlerle birleşiyor ve kurumsal değerleri etkileyecek yapıya ulaşıyor.