LAV, kadınların kendilerini yeniledikçe yaşadıkları heyecan duygusunu canlı tutan bir marka olmalıydı. "Yeni bir cam, yeni bir heyecan" sloganımız bu şekilde ortaya çıktı.   Geçtiğimiz yıl, ekranlarda yeni bir cam markasından haberdar olduk, LAV. Hatırlarsınız, reklamda evlerindeki eskimiş bardakları değiştirmek isteyen kadınlar vardı. Kırılanın eşyanın yerine, yenisini almak gerektiği için de kaderin bir cilvesiyle bardaklar masalardan düşüyorlardı. Yeni markanın mesajı çok açıktı, “eskinin yerine yenisi gelir”. Yeni çıkan her marka zaten bunu söylüyor diye düşünebilirdik. Fakat LAV, daha yolun başındayken sıradanlıktan çıkıp farklı olmaya yöneliyor. Gürallar Grubu çatısı altında 19 yıldır Gürallar ArtCraft adıyla faaliyet gösteren marka, yeniliğe önce kendi adından başlıyor. Sofra camı sektöründe genç bir marka olmasına rağmen üretim kapasitesiyle dünyada 6. sırada yer alan LAV için “yeni doğan bir marka” demektense “yeniden doğan bir marka” diyebiliriz. Sektöre girişiyle tekelciliğe son veren grup, artık yeni markasıyla sektöre heyecan katmaya devam ediyor. The Brand Age, ekim sayısında LAV’ın marka hikayesini dinledi. Lav markasını yaratma fikri nasıl doğdu ve nasıl gelişti? Türkiye'nin köklü sanayicilerinden olan Gürallar Grubu olarak 19 senedir sofra camı ürünleri kategorisinde faaliyet gösteriyorduk. Üretimde istediğimiz noktaya geldikten sonra, marka yatırımına başlamanın zamanı geldiğini düşündük. Kategorinin daha iddialı bir oyuncusu olmak adına markamızı yeniden yaratmaya karar verdik. Yaptığımız araştırmada, evdeki eskimiş, çizilmiş cam ürünlerinin ne kadar eskirlerse eskisin raftaki yerlerini koruduğunu, kadınların cam alışverişlerindeki en büyük motivasyonlarının yenilik ve heyecan arayışı olduğunu gördük. Zorlu ve uzun geçen bir sürecin sonunda Grubun köklü deneyimini arkamıza alarak, pazara LAV markasıyla iddialı bir şekilde giriş yaptık. Yeni bir marka oluştururken hedefiniz neydi ve nasıl belirlendi? Amacımız; marka farkındalığını arttırarak, kategorinin ilk akla gelen ve saygın markalarından biri haline gelerek, satışları arttırmaktı. Bu noktada stratejimiz, tüketicinin sahip olduğu cam alma motivasyonlarını incelediğimizde karşımıza 4 ana motivasyon çıktı. Bu motivasyonları sahip olma arzusu, fonksiyonel gereklilik, yenilenme ihtiyacı ve hediye olarak  özetleyebiliriz. Sahip olma ve fonksiyonel gereklilik gibi motivasyonlar kategorinin önde gelen motivasyonlarıydı. Hediye ise farklı ürün gamlarına sahip ve geniş bir kitleye seslenmek isteyen bir markayı konumlamak için fazla niş bir alandı. Geriye oldukça gelecek vaat eden yenilenme ihtiyacı kalıyordu. LAV, kadınların kendilerini yeniledikçe yaşadıkları heyecan duygusunu canlı tutan bir marka olmalıydı. Bu yüzden de marka, onlara farklı ve yeni sofralar yaratabilecekleri çeşitlilikte cam ürünleri sunmalıydı.  "Yeni bir cam, yeni bir heyecan" sloganımız da bu şekilde ortaya çıktı.  Aslında yeni bir cam aldırmak kolay değil, nasıl bir strateji geliştirdiniz? Evlerinde yeni cam ürünlerine yer kalmayan kadınlara, bir türlü kıyamadıkları eskimiş, çizilmiş bardaklarını elden çıkarma yolunu gösteren "Hayatınızda ona yer açın" fikri ile ulaşmaktı. Reklam filmimizde de farklı kadınların eskimiş ve çizilmiş bardaklarını masaların kenarlarına ufacık bir harekette yere düşecek şekilde yerleştirmeleriyle başlıyordu. Bu durum doğal olarak insanlarda bir merak ve filmin sonunu görme isteği uyandırdı. Masaların ucuna yerleştirilen eskimiş ve çizilmiş bardaklar ardı ardına çeşitli "kaza"larla düşüyor ve kadınlar yüzlerinde muzip bir ifadeyle gülümsüyorlardı. Bu noktadan sonra hikaye kadınları bir markette ellerinde LAV ambalajlarıyla görmemizle aydınlanıyor ve tüm bu çabanın evlerine yeni bardak almak isteyen ama bir yandan da eskimiş bardaklarından vazgeçemeyen kadınların bulduğu eğlenceli bir çözüm olduğunu anlıyorduk. Reklam filminizin markanıza yansımaları nasıl oldu? Yarattığımız başarılı kampanya ile hem iş hem de davranış bazında hedeflerimizin üzerinde sonuçlar aldık. Ciro bazında ciddi artış sağlayarak satılan ürün sayısında da beklenen yükselmeyi yakaladık. Yeni market zincirleriyle ve kurumsal müşterilerle çalışmaya başladık. Hedeflerimizden bir diğeri olan marka bilinirliğimiz de arttırmaktı. 2015 Q1 döneminde %43’olan bilinirlik oranımız Q2’de yapılan bir araştırma sonucunda ise %69 seviyesine çıktı. Bu da bizlere tüketici nezdinde akılda kalıcılığımızın yüksek olduğunu göstermektedir. “Yeni bir cam, yeni bir heyecan” diyen marka, çağımızın yeniliklerini de takip ediyordur değil mi? Gün geçtikçe alışkanlıklar ve yaşam tarzları farklılaşıyor, sofra kültürü ve sunum şekilleri de bu paralelde değişim ve gelişim gösteriyor. Son yıllarda bir hayli ilgi toplayan yemek programları da bu konuda şüphesiz etkili oldu. Sosyal medya kullanımı da arttıkça, kadınlar hazırladıkları ikramları sunuş şekillerine en az lezzeti kadar önem vermeye başladılar. Biz de hem sosyal medya hesaplarımızdan hem lav.com.tr sitemizden tüketicilerimize farklı sunumlarla ilgili önerilerde bulunuyor, onlara fikir açmada yardımcı oluyoruz. Sofra trendlerinin bu kadar hızlı değiştiği günümüzde, hem tasarım hem de üretim açısından gelişimin kaçınılmaz olduğunu bilerek tüketici ihtiyaçlarını araştırıyor ve her sene ürün gamımızın %30’unu yeniliyoruz. Önümüzdeki dönemde de tüketicilerimizin karşısına yenilikçi bakış açımızla yeni koleksiyonlar sunmaya devam edeceğiz.