Beş yaş merakıyla sorulabilecek basit ama güçlü 25 soru
İngiltere’de yakın zamanda yapılan bir araştırma, beş yaş ortalamasında olan çocukların günde 90 farklı soru sorduğunu ortaya koydu. Hayatı keşfetmek, anlamlandırmak, öğrenmek, kararlar vermek için sorulan 90 soru! Üstelik bir günde... Yetişkinlerle yapılan araştırmalar ise, yaşımız büyüdükçe soru sormayı bıraktığımızı gösteriyor. Peki, çocukluğumuzda muhtemelen ailelerimizi canından bezdirecek kadar dünyayı sorgulayabiliyorken, yaşlarımız ilerledikçe bu önemli beceriyi neden kaybediyoruz?
Aslında kaybetmiyoruz. Ancak bilgi ve deneyim sahibi oldukça öğrenmeye, öğrendikçe kanıksamaya, hatta kanıksadıklarımızla varsayımlar üretmeye başlıyoruz. Bu da kabulü getiriyor. Sahip olduklarımız, gördüklerimiz, yaşadıklarımız ve deneyimlediklerimiz alışkanlıklarımız, kabullerimiz haline dönüşüyor. Bu da çoğu zaman konforlu geliyor. Bu yüzden soru sormak, günümüzün hız dünyasında belki de artık zaman kaybı... Oysa bir soru’nun dünyayı değiştirebileceğini unuttuk. Bugün Martin Cooper “Kablosuz ve taşınabilir bir telefon nasıl olurdu” diye sormasaydı belki elimizde çok akıllı telefonlarımız olmayacaktı. Eğer Ray Kroc, “Yol üzerinde iyi bir hamburgeri nasıl bulabilirim” diye sormasaydı, McDonald’s doğmayacaktı. Soru sormanın, hayatta, yaptığımız işlerde, ilişkilerimizde ve hatta kendimizle ilgili farkındalıklarımızda bize çok temel bir güç verdiğini unuttuk. Anlama, bilgi sahibi olabilme, varsayımlarımızı görebilme ve doğru karar verebilme gücü...
Charles Duhigg, Alışkanlığın Gücü ( The Power of Habit) kitabında, soru sormanın, bireylerin alışkanlıklarını anlayabilmeleri ve dönüştürmek istediklerini dönüştürebilmeleri için üzerinde düşünmeleri gereken bir kavram olduğunu savunuyor. Alışkanlıklarımız bilinçsiz tekrarlarımızdan oluşur ve biz farkına bile varmadan hayatımızı, kararlarımızı belirler. Günlük tekrarlarımızı doğru sorularla sorgulamak bile, hayatlarımızda hangi rutinler içinde yaşadığımızı, hangi alışkanlıkların belki de bizim için artık “bir işe yaramadığını” ve içinde bulunduğumuz “patern”leri ortaya koyabilir.
Peki kendimizle olan iç konuşmalarımızı doğru bir yola sokabilecek, belki kararlar vermemizi değil ama en azından iç coğrafyalarımızda olanı biteni anlamamızı sağlayacak en iyi 25 soru listelenseydi, bunlar hangi sorular olurdu? Beş yaşında bir çocuk merakıyla her şeyi yeniden sorgulayacak, ama bu defa soruları belki bıktıracak kadar “kendimize” soracak olsaydık, basit ama güçlü, hangi soruları sorabilirdik?
Atmaya kıyamadığım eğitim dokümanları kalabalığının içinde soru avına çıktım, karşıma çıkan yüzlerce soru arasından bazılarını seçtim, bazılarını kendim ekledim. Sizin için doğru sorular başka olabilir elbette. Her ne kadar, “bir şeyin 10 etkisi”, “filancanın 30 maddesi” gibi şeylere inanmasam da, bu defa kendi “en iyi” listemi yaptım. İnanıyorum ki; etrafıma doğru soruları sormak, herhangi birini, herhangi bir durumu anlamamı nasıl kolaylaştırıyorsa, bu liste de kendi dünyamı daha iyi anlayabilmemi o kadar kolaylaştırabilir ve umarım okuyan herhangi biri için de bir ışık yakabilir.
Cevap vermek için değil, karar vermek için değil, bir aksiyon almak için değil, ama sadece anlamak ve fark edebilmek için; EN İYİ 25 SORU:
Anasayfa'ya Dön
- Eğer binlerce insanın olduğu bir kalabalığın önüne çıkacak olsaydım, giyeceğim tişörtün üzerindeki tek cümlelik mesaj ne olurdu?
- Eğer hiçbir korkum olmasaydı ve kimsenin yargılamayacağını bilseydim, şu an ne yapıyor olurdum?
- Artık bırakman gereken herhangi bir şeyi tutuyor muyum? Evetse, sence neden?
- En son ne zaman, kimin hayatına değer kattım?
- Bundan 10 sene sonra, şu an yapmadığım neyi düşünerek, pişmanlık duyabilirim?
- En son ne zaman yeni bir şeyler denedim?
- Yaşam amacım ne?
- Yaşamak ve nefes almak arasındaki fark nedir? Ben hangisini yapıyorum?
- Yaşamımda beni destekleyen şeyler neler?
- Beni engellediğini düşündüğüm şeyler neler?
- Engellerimi ortadan kaldırmak için ne yapıyorum?
- Hayatımdaki neler kutlamaya değer?
- Şu an yaptığım şeyleri neden yapıyorum?
- Benim için başarmak ne demek? Ne olduğunda kendimi başarılı görüyorum?
- Yarın hayatta olmayacak olsaydım, bugün ne yapardım?
- Şu an ne deneyimliyorum ve bundan ne öğreniyorum?
- Kendimle iç konuşmalarımda, en çok duyduğum, kendime en çok söylediğim cümle hangisi?
- Kime çok kızıyorum? Onda kendimle ilgili ne var?
- Neye hayır diyemiyorum?
- Kendim olmak nasıl bir duygu?
- Bana en çok kim ilham veriyor? Neden?
- Kendimi onaylıyor muyum? Hayırsa, neden?
- Değerlerim neler?
- Eğer beni hedeflerime ulaştıracak, sadece küçücük bir adım atacak olsaydım, bu adım ne olurdu?
- Ve benim için en kıymetlisi… Şimdi değilse ne zaman, ben değilsem kim?
YORUM YAZIN
Max. 255 karakter girebilirsiniz
Yorumunuz Alınıyor
Boş Yorum Gönderemezsiniz
YORUMLAR
Hiç Yorum Yok