Artık üçüne beşine bakmayacaksın

Ali Saraç THY son beş yıldır Avrupa'nın en iyi hizmet veren havayolu şirketi seçiliyor ama Avrupa'da bu kimin umurunda? Ben size söyleyeyim, bunu iyi pazarlayamadığımızdan dolayı sektörü tanıyan kişilerin dışında pek kimsenin umurunda değil. THY eğer Avrupa'da tanınmışlığını artırmak istiyorsa ya British Havayolları’nı ya da Lutfhansa Havayolları'ndan birini almak zorunda. Almak zorunda diyorum ama bu şirketlere yapılacak bir teklif bile ücretsiz tanıtımı beraberinde getirir. Artık Türk şirketleri kendi sınırlarını aşıp sektörlerindeki uluslararası markalara talip olmalıdırlar yoksa markalaşmak bizim zannettiğimiz gibi güzel bir logo ve iyi bir taklit ürünle olmuyor ve asla olmayacak. Türk Hava Yolları'nın Alman veya İngiliz devini aldığını düşünün. Vestel'in, Philips'e talip olduğunu düşünelim. Bir babayiğit çıkıp BMW'yi alsa mesela, Sabancı Holding, Hollanda Merkezli Akzo Nobel firmasına talip olsa, Mesela Halk Bankası çıkıp INGBank’ı satın alsa Ziraat Bankası çıkıp Deutsche Bank'a talip olsa BIM marketleri çıkıp bir Avrupa devine talip olsa Konya Torku çıkıp Avrupa pazarının en büyüğüne talip olsa Türk Telekom çıksa Nokia'yı satın alsa… Kuzey Avrupa ülkelerinin her sokak başında bir Türk firması olsa, Türk bazlı uluslararası firmalar bünyelerinde 500 bin kişi çalıştırsalar Avrupa'da, ciroları Avrupa'da 1000 milyar Euro olsa, Avrupa acaba Türkiye’ye nasıl bakar? Yine ben söyleyeyim, şimdikinden çok farklı, işçi Ali'den işveren Ali'ye geçmek Avrupa'da öyle taklit ürünle, fason üretimle ol-ma-ya-cak. Olması için büyük düşünmek ve büyük oynamak gerekecek. Para kazanabilecek şirketleri satın almaktan korkmayacaksın arkadaş, yukarıda söylediklerim olmayacak işler değil, hatta zannedilenden daha basit ama ortak amaç ve hedefi düşünen insanları bir araya getirip, organize olmaktan geçiyor süreç. Flört etmesini bilmeyenden satıcı olmaz. Müşterinin neyi, neden ve hangi amaçla satın aldığını bilmeyenden de olmaz, biz ne kadar teşvik versek de insanları doğru eğitmedikten ve doğru insanları doğru yere gelmesine vesile olmadıktan sonra boşuna milli servetimizi ne New York sokaklarında ne de Londra'nın alışveriş merkezlerinde car çur edilmesine de vesile olmayalım. Marka olmak ilk önce düşüncede başlar, inanç gerektirir ve itina ister.
 Anasayfa'ya Dön

YORUM YAZIN

Max. 255 karakter girebilirsiniz

Yorumunuz Alınıyor

Boş Yorum Gönderemezsiniz

YORUMLAR

Hiç Yorum Yok

BENZER HABERLER