Anasayfa Gündem İDA Şeref Kürsüsü’nün Yeni İsmi: Işıl Arıdağ
Gündem

İDA Şeref Kürsüsü’nün Yeni İsmi: Işıl Arıdağ

Paylaş
Paylaş

İletişim Danışmanlığı Şirketleri Derneği (İDA), sektörün duayen isimlerinden Işıl Arıdağ’ı Şeref Kürsüsü’ne dahil etti. Arıdağ, kürsüye adını yazdıran dokuzuncu isim oldu.

İletişim Danışmanlığı Şirketleri Derneği (İDA), iletişim sektörüne uzun yıllar katkı sunan ve ilham veren profesyonelleri onurlandırmak amacıyla oluşturduğu İDA Şeref Kürsüsü’ne bu yıl Işıl Arıdağ’ı dahil etti. 35 yıllık deneyimiyle sektörde önemli bir rehber olarak kabul edilen Arıdağ, kürsüye ismi eklenen dokuzuncu isim oldu.

İDA’nın, üyesi olduğu Uluslararası İletişim Danışmanlığı Birliği (ICCO) Hall of Fame oluşumundan esinlenerek hayata geçirdiği Şeref Kürsüsü’nün bu yılki töreni 29 Mayıs’ta gerçekleşti. Törene İDA üyeleri, sektör temsilcileri ve akademisyenler katıldı. Işıl Arıdağ’a ödülü, İDA Yönetim Kurulu Başkanı Özge Uzun tarafından takdim edildi.

İDA, Şeref Kürsüsü ile hem iletişim alanındaki başarıları görünür kılmayı hem de genç profesyonellere ilham verecek örnekleri yaşatmayı amaçlıyor. Bugüne dek kürsüde yer alan isimler arasında Alaeddin Asna, Betûl Mardin, Salim Kadıbeşegil, Meral Saçkan, Ceyda Aydede, Necla Zarakol, Figen İsbir ve Ali Cem İlhan bulunuyor.

Paylaş

Bir yorum bırakın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler
Gündem

İletişim Dünyasının Acı Kaybı: A. Selim Tuncer hayatını kaybetti

Genna Reklam’ın Kurucusu ve Başkanı A. Selim Tuncer, bir süredir tedavi gördüğü...

Gündem

Watsons Ödülleri Yöneticilerin Rap Performansıyla Renklendi

Watsons’ın 20. yılına denk gelen 11. Watsons Güzellik ve Kişisel Bakım Ödülleri,...

Gündem

1010.istanbul’un İş Modeli, Ecrou’ya Başarı Getirdi

1010.istanbul, Ecrou.com ile geleneksel ajans-marka ilişkisini aşarak “tek ekip” modelini hayata geçirdi....

Gündem

Yalnız Kalmak İstiyoruz ama Yalnız Hissetmek İstemiyoruz

Elif Tütüncü Türkiye’nin Keyif Haritası araştırması, toplumsal ruh hâlimizin ‘birlikte yalnızlık’ paradoksunu...